Noterler Birliği'nden kanun değişikliği
Abone olTürkiye Noterler Birliği kanun değişikliğini zorunlu gördü
Türkiye Noterler Birliği Başkanı Fahri Köse, yargı hizmetlerinin hızlandırılmasında ihtilafsız işlemlerin tamamının noterlere verilecek şekilde kanun değişikliği yapılmasının zorunlu olduğunu söyledi.
TÜRKİYE NOTERLER BİRLİĞİNİN 41. OLAĞAN GENEL KURULU BAŞLADI
Açılış konuşmasını yapan Başkan Fahri Köse, noterin devlet tarafından irade özgürlüğünün sağlanması ve bireylerin haklı çıkarlarının korunmasıyla görevlendirilen yasal yetkili olduğunu ifade ederek, noter imzasının yasal eylemlere resmiyet kazandırdığını belirtti.
Yargı Reformu Stratejisi kapsamında noterlikle ilgili yapılacak çalışmalara ilişkin önerilerini sıralayan Köse, İcra İflas Kanunu'nun 38. maddesinde düzenlenen tek taraflı para borcu ikrarını içeren düzenleme biçimindeki noter senetlerinin ilam gücünün, tahliye taahhütleri, herhangi bir edimin yerine getirilmesi, sulh ve kabuller gibi diğer senetleri de içerecek şekilde genişletilmesini istedi.
Miras ve aile hukuku dahil adalet sisteminde yargılamayı gerektirmeyen çekişmesiz tüm hizmetlerin noter tarafından verilmesini talep eden Köse, 10-15 dakika gibi kısa sürede ilgililere mirasçılık belgesi verilmesinin hem mahkemelere rahatlık getirdiğini hem de büyük oranda vatandaş memnuniyeti sağladığını söyledi.
Köse, Avrupa Birliği Noterler Konseyi'nin Madrid Duyurusu'nda belirtildiği şekilde, yargı hizmetlerinin hızlandırılmasında ihtilafsız işlemlerin tamamının noterlere verilecek şekilde kanun değişikliği yapılmasının zorunlu olduğunu ifade etti.
İcra dairelerinde sadece ödeme emri göndermek için açılıp, hiç işlem yapılmadan arşive kaldırılan milyonlarca dosya bulunmasının emek, mesai ve arşiv yükünü ağırlaştırdığına işaret eden Köse, ödeme emirlerinin noterlerce gönderilmesinin bu olumsuzlukların önüne geçeceğini söyledi.
Noterlerin alternatif uyuşmazlık çözümlerinde gerekli temel özelliklerin çoğunu bünyesinde barındırdığını anlatan Köse, noterlerin arabuluculuk gibi uyuşmazlık çözümündeki işlevlerinin geliştirilmesi ve uzlaştırıcı noterliğin oluşturulması Noterlik Kanunu'nda daha açık düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.
Köse, Türk noterlerinin tüm Avrupa, Orta ve Güney Amerika ülkelerinde meslektaşlarına verilen gayrimenkul alım-satım ve ayni haklara ilişkin ipotek tesisi, sükna, irtifak hakkı kurulması ve bunun gibi çok önemli hukuki işleri yapmasının zamanı geldiğini belirterek, bunun hukuki güvencenin yanı sıra ülke ekonomisi ve dünyayla entegrasyon açısından önemli olduğunu söyledi.
DAMGA VERGİSİ ŞİKAYET
Fahri Köse, damga vergisinin ABD'de hiç uygulanmadığını, AB ülkelerinde sınırlı alanda hisse senedi ve tahvil ihraçlarında, menkul ve gayrimenkul devirlerinde, adi kiralama ve bazı sigorta işlemlerinde uygulandığını anlatarak, bu verginin Türkiye'de aynı alanda mevcut diğer vergilere ilave olarak alındığını kaydetti.
Damga Vergisi'nin işletmeleri kayıt dışına ittiğini, içerdiği belirsizlikler ve yüksek oranlar dolayısıyla ticari hayatın işleyişine sekte vurduğunu savunarak, ''Harç miktarının azaltılması, Damga Vergisi ve değerli kağıt bedelinin tamamen kaldırılması halinde yargı sistemindeki tıkanıklık tahmin edilenden çok daha çabuk çözülecektir'' diye konuştu.
ELEKTRONİK İMZAYA İTİRAZ
Elektronik imzayla işlem yapılmaya başlandığı için noter onayının gereksiz olduğuna ilişkin beyanları ''yanlış ve anlamsız'' olarak niteleyen Köse, ''Sunulan hukuki güvenlik hizmeti göz ardı edilerek, teknolojiyle bedavaya zaman damgası, tasdik yapılacağı iddiası olsa olsa hukuktan ve hukuki güvenlikten kaçma girişimidir'' dedi.
Elektronik imzaların ''Belgeyi kim imzaladı?'', ''İmzalayan kişi belgeyi tam olarak anladı mı, tasarruf ehliyeti var mı?'', ''Hazırlanan belge hukuka uygun mu?'' sorularına cevap veremeyeceğinin altını çizen Köse, ''Dijital olarak imzalanmış belgeler noter huzurunda imzalanmış belgelerin taşıdığı hukuki güvenceyi asla taşıyamaz. Hiçbir elektronik imza, bir imzayı özel bir kişi ile ilişkilendirme özelliğine sahip değildir'' diye konuştu.