Noel kutlamak yozlaşmadır
Abone olYeni yıla az bir zaman kala yılbaşı kutlamaları üzerindeki tartışmalar da arttı. Diyanet İşleri ise tartışmalara son noktayı koyarak bir açıklama yaptı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, 25 Aralık'ta başlayan
Noel kutlamalarının Hıristiyanlar'a mahsus dinsel bir bayram; 1
Ocak'taki yılbaşı kutlamalarının ise anneler günü gibi evrensel
kültürün bir parçası olarak üretilen ve geliştirilen, bütün
insanlığa malolmuş olumlu bir davranış biçimi olarak görülmesi
gerektiğini bildirdi. Bardakoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, 25
Aralık'la başlayan ve yaklaşık bir hafta süre süren Noel'in, başta
Avrupa ve Amerika'da olmak üzere dünyanın birçok yöresindeki
Hıristiyan topluluklarca kutlandığını kaydetti. 1 Ocak'taki yılbaşı
kutlamalarının Türkiye'de de özellikle son dönemlerde gittikçe
artan bir ilgiyle karşılandığına işaret eden Bardakoğlu, batıda
farklı anlamlar ifade eden Noel ile yılbaşı kutlamalarının
Türkiye'de genellikle birbirine karıştırıldığını, bu nedenle de
kamuoyunda spekülasyon ve tartışmalara yol açtığını ifade etti.
Noel Yortusu ya da batıdaki yaygın isimlendirmesiyle Kristmas
(Christmas) adı verilen ve Hz. İsa'nın doğumu anısına 25 Aralık'ta
gerçekleştirilen kutlamaların tamamıyla ''dinsel bir bayram''
olduğunu belirten Bardakoğlu, şunları kaydetti: ''Hıristiyanlar
tarafından 25 Aralık olarak hesaplanan Hz. İsa'nın doğum günü, doğu
Hıristiyanları'nca 6 Ocak olarak hesaplanmakta, dolayısıyla doğu
kiliseleri 6 Ocak tarihini Kristmas bayramı olarak
kutlamaktadırlar. Esasen Hz. İsa'nın doğum gününün ne zamana denk
düştüğü konusunda erken dönemlerden itibaren yoğun bir tartışmanın
olduğu ve yukarıdaki tarihlerden başka bu günün nisan ayındaki bir
zamana denk düştüğü yönünde görüşlerin de ileri sürüldüğü
bilinmektedir. Batı Hıristiyanları'nca belirlenen 25 Aralık
tarihinin Eski Roma'da güneşle ilgili kutsal bir gün olduğu ve
bunun sonradan Hz. İsa'nın doğum günü olarak adapte edildiği ileri
sürülmektedir.'' ÇAM AĞACI SÜSLEMELERİ Noel Yortusu'nun, nisanda
kutlanan Easter (Paskalya) bayramıyla birlikte Hıristiyanlığın en
önemli bayramları arasında olduğuna işaret eden Bardakoğlu, Noel
kutlamalarının vazgeçilmez folklorik unsurları arasında, çam ağacı
süslemelerinin önemli yer tuttuğunu ifade etti. Ali Bardakoğlu,
Noel'de çam ağacı süslemelerinin ilk kez 15. Yüzyıl'da Kuzey
Avrupa'da ortaya çıktığını, bu adetin eski Cermen ve Kelt dinsel
geleneklerinden adapte edildiğini kaydetti. Birçok dinsel gelenekte
olduğu gibi eski Kuzey Avrupa halkları arasında da yeşil ağacın
verimlilik, bereket ve üretkenliğin sembolü olarak kabul edildiğini
bildiren Bardakoğlu, dinsel bayramlarda meydanlara dikilen veya
evlerde bulundurulan bir yeşil ağacın bu inancı sembolize ettiğini
belirtti. Kuzey Avrupa halklarının Hıristiyan olmasıyla birlikte,
Hıristiyan geleneğindeki ''Hayat Ağacı''nı temsilen Hz. İsa'nın
doğum gününde yeşil bir ağaç süsleme ve dallarına çeşitli hediyeler
asma adetinin ortaya çıktığına dikkati çeken Bardakoğlu, 18.
Yüzyıl'dan itibaren çam ağacı adetinin Güney Avrupa Hıristiyanları
arasında yayılmaya başladığını bildirdi. NOEL BABA İNANCI Bu
durumun Noel Baba inancı ve bu inanç çerçevesinde yapılan adetler
için de geçerli olduğuna işaret eden Diyanet İşler Başkanı
Bardakoğlu, Almanya, ABD ve Kuzey Avrupa ülkelerinde Santa Claus
adıyla bilinen Noel Baba inancının da yine Almanya kökenli olduğunu
kaydetti. Bardakoğlu, bu inancın 18. Yüzyıl'dan itibaren Almanlar
vasıtasıyla Güney Avrupa'ya ve Alman göçmenlerce Amerika'ya
taşındığını, Santa Claus ya da Noel Baba olarak adlandırılan ve
Hıristiyanlar'ca, İznik Konsili katılımcılarından birisi olduğu
ileri sürülen Myra (Demre) piskoposu Aziz Nicholas'la özdeş olduğu
söylenenin tamamıyla efsanevi bir kişilik olduğunu belirtti.
Ruslar'ın da Aziz Nicholas'ın kendileri için koruyucu bir aziz
olduğu kanaati taşıdıklarını ifade eden Diyanet İşleri Başkanı
Bardakoğlu, şu görüşleri dile getirdi: ''Hıristiyanlar, bu şahsın
Noel döneminde gökyüzünde Ren geyiklerinin çektiği bir kızakla ya
da yerde eşek sırtında (veya yaya olarak) dolaştığına ve evlere
bacalardan inerek başta çocuklar ve fakirler olmak üzere insanlara
çeşitli hediyeler bıraktığına inanırlar. İslam geleneğindeki Hızır
ve Yahudi geleneğindeki İlyas'ın adeta Hıristiyanlık'taki bir
karşılığı gibi gözüken bu inanç, Hıristiyan geleneğinin önemli bir
folklorik değerini oluşturmaktadır.'' NOEL İLE YILBAŞI
KUTLAMALARININ FARKI Bardakoğlu, bugün için ticari yönünün ön plana
çıkmış olmasına rağmen, bütün adet ve törenleriyle Noel
kutlamalarının kökeni itibariyle tamamıyla ''dinsel bir bayram''
anlamına geldiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti. ''Bu bayramın
ve bayramla ilgili olarak yapılan adet ve törenlerin Müslümanlar'ca
benimsenip uygulanması ise dinsel ve kültürel bir yozlaşma olarak
görülmeli; böylesi bir tutumun, kendi değerlerimizden uzaklaşma ve
başkalaşma sürecini hızlandırdığı, halkımıza ve ülkemize yönelik
Hıristiyan misyonerliği için de oldukça elverişli bir durum
oluşturacağı gözden uzak tutulmamalıdır. 1 Ocak'ta kutlanan
yılbaşına gelince, böyle bir adet her ne kadar batı Hıristiyan
toplumlarınca Noel'le birleştirilen bir kutlama olarak görülse de,
miladi takvimi esas alan bütün uluslarca yeni yılın başlangıcı
anısına kutlanan bir etkinliktir. Tarihin bilinen en erken
dönemlerinden beri yeni yıl kutlamalarının bütün toplumların
geleneklerinde mevcut olması, güneş ya da ay takvimini esas alan
uluslar, yılın çeşitli mevsimlerine denk düşen ve genellikle
tarımsal faaliyetlerden hareketle düşünülen farklı yılbaşı günleri
ortaya koymuşlardır. Bugün dünya genelinde yılbaşı kutlamaları,
dinsel bir bağlamdan öte kültürel bir anlam ifade etmekte; insanlar
yeni yıla yönelik iyilik, bereket, refah, huzur ve barış
beklentilerini yeni yıl kutlamalarında dile getirmektedirler.''
''OLUMLU DAVRANIŞ'' Yeni yıl kutlamalarının tıpkı içinde farklı
ekonomik ve sosyal amaçları da barındıran anneler-babalar günü,
işçi bayramı, doğum günü kutlamaları gibi evrensel kültürün bir
parçası olarak üretilen ve geliştirilen, sonuçta bütün insanlığa
malolan olumlu bir davranış biçimi olarak görülmesi gerektiğini
ifade eden Ali Bardakoğlu, ''Ancak bu kutlamaları dinsel ve
kültürel değerlerimize aykırı birtakım adet ve geleneklerle
birlikte düzenlemek, kutlamalar esnasında kamuoyunu rahatsız edici
ya da dinimizin emir ve yasaklarına, genel ahlaka ve toplumsal
kurallara aykırı davranışlarda bulunmak, kesinlikle doğru
değildir'' dedi. Vatandaşların yeni yılını da kutlayan Ali
Bardakoğlu, açıklamasını şöyle tamamladı: ''Yeni bir yıla girerken,
geçmiş yılın ve yılların muhasebesini yaparak önümüzde kalan
sınırlı zaman dilimini daha iyi kullanma bilinci kazanmamızı, 2004
yılının milletimize ve bütün insanlara hayırlar getirmesini;
yoksulluğun, açlığın, doğal felaketlerin yaşanmadığı, savaş ve
terör gibi üzücü olayların son bulduğu bir dönem olmasını, yeni
yılın bütün insanlığa huzur ve barış getirmesini diliyorum.''