Nisan yağmurundan kaçmayın öyle faydası var ki...
Abone olNisan yağmurları diğer aylarda düşen yağmurlardan çok farklı..Neden mi? İşte nisan yağmurunun bilinmeyen mucizeleri...
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Meteoroloji
Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet Köse, "Nisanda yağan
yağmurlar, vücuda zindelik ve enerji kazandıran kullanılabilir
demir maddesi içermektedir. Nisan yağmurlarıyla, kış boyunca en alt
seviyeye inen vücudun demir miktarı, en doğal yoldan geri
kazanılabilir." dedi.
Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, toprağın ve bitkinin,
gelişim dönemleri nisanda suya ihtiyaç duyduğunu söyledi.
Nisanda yağan yağmurların bu gelişimi hızlandırdığı için bereketli
olduğunu belirten Köse, "Bu dönemdeki yağışlar, gübrenin
toprağa daha hızlı karışmasını sağlar. Ürünün hem kalitesini hem de
verimini artırır." diye konuştu.
"HAVASI KİRLİ YERLERDE ZARARLI"
Köse, ilkbaharda tabiatın canlanmaya başlamasıyla bitki ve
ağaçların çiçek tozu, reçine, bitki kaynaklı yağ ile polenlerin,
rüzgar ve hava akımlarıyla atmosfere karıştığını dile getirdi.
Nisan yağmurlarının, diğer aylarda düşen yağışlardan farklı
olduğunu anlatan Köse, şöyle devam etti:
"Nisan yağmurları sırasında, havadaki bu zerrecikler
yağışla yeryüzüne düşer. Ancak hava kirliliğinin yoğun olduğu
kentlerde, havada asılı bulunan çeşitli karbon ve kükürt
partikülleri ile çok sayıda zararlı kimyasal madde parçacıkları da
yağmur sularına karışacağından, havası kirli yerlerde yağmur suları
faydadan çok zarar veren bir durumun ortaya çıkmasına neden
olabilir. Havanın temiz olduğu ve kirletici unsurların bulunmadığı
yerlerde, nisan yağmurlarının temiz kaplarda toplanarak
kullanılması, sağlık açısından son derece faydalıdır."
"HASTALARA ŞİFA OLARAK DAĞITILIYORDU"
Nisan yağmurunun altında durulması önerisinde bulunan Köse,
"Nisanda yağan yağmurlar, vücuda zindelik ve enerji
kazandıran kullanılabilir demir maddesi içermektedir. Nisan
yağmurlarıyla, kış boyunca en alt seviyeye inen vücudun demir
miktarı, en doğal yoldan geri kazanılabilir." ifadelerini
kullandı.
Yaşlıların el, yüz ve saçlarına yağmur suyu sürülmesinin de faydalı
olacağını belirten Köse, "Mümkünse yağmur öncesinde
kanınızdaki demiri ölçtürün, ıslana ıslana dolaştıktan sonra
kanınızdaki demiri tekrar ölçtürün. Aradaki farkı net olarak
göreceksiniz." dedi.
Selçuklulara başkentlik yaptığı dönemde Konya'da nisan
yağmurlarının kaplarda toplanıp hastalara şifa olarak
dağıtıldığını, yemeklere katıldığını anlatan Köse, şunları
kaydetti:
"O dönemde Konya'da bulunan Mevlana dergahında Mevleviler,
'nisan tası' adı verilen kaplara topladıkları nisan yağmurlarını,
gelen misafirlere ikram ediyorlar, bu suyun bazı dertlere şifa
olacağına inanıyorlardı. Nisan yağmuru biriktirme geleneği azalsa
da özellikle Konya'nın kırsal bölgelerinde çeşitli şekillerde
yaşatılmaktadır. Nisan yağmurlarının şifalı olduğuna inananlar,
yağmur yağarken leğen benzeri geniş ağızlı kapları açık alanlara
bırakarak, içine yağmur sularının dolmasını sağlıyor. Bu kaplarda
biriken sular, daha sonra bidonlara aktarılarak çeşitli şekillerde
kullanılıyor. Saçları uzamayanlar başlarını bu nisan yağmuruyla
yıkarken, temiz kaplarda toplanan suları, baharın bolluk ve bereket
getirmesi ya da hastalıklardan arınılması düşüncesiyle de içenler
oluyor."