New York Times'ta Erdoğan bombardımanı!
Abone olNew York Times'ta yayınlanan başyazıda, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığında ‘gücünü artırmasının’ Türkiye’yi belirsizliğe sürükleyeceğini yazdı.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından, Tayyip Erdoğan’a
sert eleştiriler yönelten yabancı gazetelere New York Times da
eklendi.
Amerikan gazetesi, ‘Türkiye’de demokrasiye yönelik yeni
tehditler‘ başlıklı başyazısında, Erdoğan’ın
cumhurbaşkanlığında ‘gücünü artırmasının’ Türkiye’yi belirsizliğe
sürükleyeceğini yazdı.
Başyazının tam metni şöyle:
"ZAFERİ O KADAR BÜYÜK DEĞİL AMA MUHALEFETİ
SİNDİRDİ!"
Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin ilk doğrudan cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması sürpriz değil. Erdoğan 2002′den bu yana başbakanlık yapıyor ve bu süreçte, zaten zayıf olan muhalefeti ustaca ve acımasız bir biçimde kontrol altına alıp sindirdi. Zaferi, birçoklarının tahmin ettiği kadar büyük değildi. Buna rağmen, Erdoğan ve hedefledikleri, hem ülkesi, hem ABD, hem de doğu cephesindeki siper olarak Türkiye’ye güvenen NATO üyeleri açısından yeni belirsizlikler yarattı.
KURUMSAL DENETİM ARTIK AYAĞINA
DOLANMAYACAK!
Bu seçimler, bütün gerçek demokrasilerin hayati unsuru olan
kurumsal denetim mekanizmalarının Erdoğan’ın ayağına artık daha da
az dolanacağı anlamına geliyor. Erdoğan’ın her zamankinden daha da
güçlü bir yürütme organı yaratma yönündeki planlarının ilk adımı,
sistemi, cumhurbaşkanının parlamento değil halk tarafından
seçilmesi yönünde değiştirmek oldu.
KENDİ ELİYLE UYSAL BİR BAŞBAKAN
SEÇECEK
Parlamentonun seçtiği cumhurbaşkanlarının önemi büyük ölçüde
sembolikti. 28 Ağustos’taki yemin töreninden sonra, Erdoğan’ın
cumhurbaşkanlığı makamında sahip olduğu yetkileri sonuna kadar
kullanması ve nüfuzunu, kendi eliyle belirlediği, uysal bir
başbakan üzerinden genişletmesi bekleniyor. Erdoğan’ın hedeflerine
ulaşması garanti değil. Değişikliklerini kalıcı kılmak için
anayasada da değişiklik yapılması gerekiyor ve bunun olabilmesi
için de, Erdoğan’ın ve İslamcı kökenli partisi AKP’nin önümüzdeki
yıl düzenlenecek genel seçimlerde parlamento çoğunluğunu artırması
gerekiyor.
ARTIK İLHAM VERMİYOR
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldığı yaklaşık yüzde 52 oranındaki
oy ‘sağlıklı‘ görünse de, anketlerin tahmin ettiğinden düşük bir
orandı. Gerçekten de, bazı yorumculara göre Erdoğan ve
partisine verilen desteğin zirve noktasına ulaştığı günler geride
kalmış olabilir. Ve Erdoğan Anadolu’daki muhafazakarlar arasında
hala popüler olsa da, ona bir zamanlar destek veren çok sayıda
liberal ve laik artık ‘soğumuş‘ durumda. Ve haklı sebepleri de var.
Erdoğan bir zamanlar ilham verici bir kişilikti; Türkiye’yi
nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ülkeler arasında model bir
demokrasiye dönüşürme, bir NATO üyesi olarak vaatlerini yerine
getirme ve AB üyeliğine aday statüsüne kavuşturma amaçlı reformları
savunuyordu.
Onun yönetiminde, ekonomik büyüme yılda ortalama yüzde 5
oranında seyretmiş, enflasyon düşmüş ve ordu sivil kontrol altına
alınmıştı. Türkiye’nin Kürtlerine de, seleflerinden daha fazla hak
tanıdı; Kürt militanlarla 2013′ten bu yana devam eden bir ateşkes
sağladı.
ESKİ MÜTTEFİKİ CEMAATLE İKTİDAR
MÜCADELESİ
Fakat Erdoğan demokratik bir çizgiden uzun süre önce uzaklaştı;
geçen yaz hükümet karşıtı protestoları gaddarca bastırdı; ifade
özgürlüğü, basın ve interneti ciddi biçimde kısıtladı. Haber
kuruluşları Erdoğan’ın ‘kafadarları‘ tarafından ele geçirildi ve
bağımsız düşünen gazeteciler işten çıkarıldı. Eski bir müttefikiyle
iktidar mücadelesi, geçen yıl Erdoğan’ın ailesini de içine çekecek
ve onu, muhalefeti ezmekte daha da kararlı hale getirecek bir
yolsuzluk skandalına yol açtı.
GÜL ERDOĞAN'IN ÖLÇÜSÜZLÜKLERİ KARŞISINDA
ALARM HALİNDE
Bu arada, Erdoğan’ın otoriter yöntemleri mevcut Cumhurbaşkanı ve
AKP’yi Erdoğan’la birlikte kuran isimlerden Abdullah Gül’le
ilişkilerde de gerilim yarattı. Fikir birliği arayan, saygın bir
isim olan Gül’ün, Erdoğan’ın anti-demokratik ölçüsüzlükleri
karşısında alarm halinde olduğu belirtiliyor. Fakat Gül’ün
Erdoğan’a doğrudan meydan okuyup okumayacağı hala belirsiz ve
ufukta başka muteber siyasi rakipler de görünmüyor.
ABD İÇİN RAHATLATICI
DEĞİL
Eğer Erdoğan gücünü daha da pekiştirmekte başarılı olursa,
Türkiye’nin zaten çalkantılı olan demokrasisi her zamankinden de
belirsiz bir sürece girecektir. Dahası, siyasi belirsizliklerin
en
azından 2015′teki genel seçimlere kadar sürmesi bekleniyor. Bu, ABD
veya giderek kontrolden çıkan bir Ortadoğu’da Türkiye’den istikrar
sağlayıcı bir rol oynamasını bekleyen diğer hükümetler için
rahatlatıcı bir haber değil.
Başyazının İngilizce orijinal metni