Neşter'de müsteşar parmağı

Neşter davası sanıklarının cumartesi günü olmasına rağmen tahliye edilebilmelerinin arkasından Adalet Bakanlığı Müsteşar Vekili Bülent Gökgöz çıktı. Gökgöz, telefon ederek adli emanetin açılmasını sağladı. Kardeşi Prof. Dr. Levent Gökgöz de yüzer bin dolar olan kefalet ücretinin bir bölümünü yatırdı ve sanıklar tahliye oldu. Neşter davası sanıklarının cumartesi günü olmasına rağmen tahliye edilebilmelerinin arkasından Adalet Bakanlığı Müsteşar Vekili Bülent Gökgöz çıktı. Gökgöz, kendisinin bizzat telefon ederek, adli emanetinin açılmasını sağladığını Hürriyet'e doğruladı. Mahkemenin gece 02.00'de tahliye kararı verdiğinin ertesi günü olan 28 Haziran cumartesi sabahı Müsteşar Vekili Gökgöz'ün, Hakimevi havuzuna ve saunasına gittiği belirlendi. Orada bulunanlar, saunadan cep telefonuyla Başsavcı ve diğer yetkilileri arayan Gökgöz'ün, ‘‘Memur bey, savcı beyi ver kardeşim’’ dediği duydu. Müsteşar Vekili Gökgöz'ün girişimleri üzerine görevli memur hafta sonu tatili olmasına rağmen Ankara Adliyesi'ne gelerek aralarında Prof.Dr.Derviş Oral'ın da bulunduğu yedi sanığın 100'er bin dolarlık kefalet paralarını Adliye Emanetine aldı. Kefalet ücretleri, pazartesi günü Maliye veznesine aktarıldı. Gökgöz, Hürriyet'e adliye emanetini kendisinin açtırdığını kabul ederek, olaya müdahale etmesini şöyle savundu: ‘‘Aksi halde hafta sonu cezaevinde kalacaklardı ve haksız tutuklama yapılacaktı. Cumartesi günü adli emanetine para yatırılarak, tahliye hep olur. Bana şikayet geldi, telefon ettim tabi. Bu benim müsteşar olarak görevim. Gizli saklı da yapmadım. Herkesin ortasında cep telefonundan aradım.’’ GARİP TESADÜF Ancak bu olaylar zincirinin ardından bir başka garip tesadüf daha çıktı; Müsteşar Vekili Gökgöz'ün Gazi Üniversitesi'nde kardiyolog olan kardeşi Prof Dr Levent Gökgöz'ün, Neşter davası sanıklarından Doç Dr. Mehmet Metin'in iş ortağı olduğu belirlendi. Müsteşar Vekili Gökgöz, bu bağlantıyı da Hürriyet'e doğruladı. Sanık Doç Dr. Mehmet Metin'in 100 bin dolar olan kefalet ücretini de Prof.Dr. Levent Gökgöz ve Doç. Metin'in eşi tarafından adliye emanetine yatırıldı. Prof Gökgöz, emanete para yatırılmasına yardım etmesini Hürriyet'e şöyle anlattı: ‘‘Mehmet benim çok eski arkadaşım, kardeşim. Muayenehanede birlikte çalışıyoruz. Eşi yalnızdı.Özden'e yardımcı olmak için adliyeye gittim. Kefalet ücretini ben karşılamadım. O para hazırdı. Benim zaten o kadar param yok. Birisinin imzalaması gerekiyordu. Ben imzaladım. Bir an önce tahliye edilmesini istiyorduk. Oğlan beş dakika önce çıksın diye uğraştık. Avukatını bekledik. Gecikti gelemeyecek, diye ben imzaladım. Ayrıca, Mahkeme tarafından salıverilmesine karar verilince, bir kişinin bir dakika bile cezaevinde kalmaması gerekir. Ben hukuki prosedürü bilmiyorum. Ama böyle olması gerekli.’’ HÜRRİYET