Nesrin Nas'a çirkin komplo!..

Türk siyasi pratiğindeki çirkinliklerden her parti kendine düşen payı alıyor.

Star Gazetesi yazarı Hadi Özışık, bugünkü yazısında ANAP'ın içinde 'çirkinlikleri' oldukça çarpıcı bir şekilde köşesine taşıyor.

Özışık, partilerimizde hakim olan 'erkek egemen' bakış açısının, ANAP'ta nasıl şekillendiğinin tüm çarpıklığıyla gözler önüne sererken, bu partinin lideri Nesrin Nas'a yapılan 'çirkin komplo'yu da günışığına çıkarıyor. İşte Star yazarı Özışık'ın diye adeta haykırdığı yazısı:  

ANAP'lıların kadına bakışı hiç değişmemiş anlaşılan; Çiller'e geçmişte yapılanın aynısı, hatta daha fazlası bugün Nesrin Nas'a yapılıyor çünkü:

-Mutfağına dön!

Peki ya dönmezse...

-Çirkinleşiriz!

Nesrin Nas'ı istifaya davet eden Başkanlık Divanı üyeleri, (hepsi değil) bekledikleri istifa gerçekleşmeyince, işte böyle çirkinleşiyorlar! ANAP'lıların daha nasıl çirkinleşeceğini gerçekten çok merak ediyorum!

-İstifa dilekçeni yaz bize ver!

-Hayır!

-Bak çirkinleşiriz!

Bir kadına, daha başka nasıl bir çirkinlik yapılabilir ki...

Ya iftira atarsınız...

Ya da bir tokat!

-İstifa ettim!

ANAP'lılara telefonla geçilen bu mesajın altında Nesrin Nas'ın imzası vardı. Oysa hiçbir şeyden haberi yoktu Nas'ın, yapılanın bir 'çirkinlik' olduğunu sonradan farketti.

Peki ne oldu?

Bu kadar 'çirkinlik'in sebebi ne olabilir?

Nesrin Nas'ın 'kendi başına hareket etti'ğini söylüyorlardı ya.

Yalanmış meğer!

ANAP Başkanlık Divanı üyeleri, Şeref Ekşi, İbrahim Çebi, Cengiz Altınkaya, Abdulbaki Erdoğmuş, Ömer Ertaş ve Adnan Çeltikçioğlu, 'DYP-ANAP birleşmesi' için, Nas'ın Ağar'la görüşmesine önayak olmuşlar meğer...

'Sen git, biz arkandayız' taktiği!

ANAP'ta kıyametler koparılınca, kıvırmaca, diklenme ve çirkinleşme...

Hepsi bu mu?

Aşağıda daha ne 'çirkinlik'ler var...

Çok ayıp Halil Bey!

ANAP'ta Nesrin Nas'a tepkilerin doruğa çıktığı günler. Bayrama bir kaç gün var... ANAP lideri, vekili Halil İbrahim Özsoy'u 'parti büyüğü' olarak seçiyor:

-Arkadaşlarla konuşun, hadise tatsızlaşıyor. Merkez Karar'a bilgi vereceğim. İşi şimdi soğutalım. Bayram geliyor. Bayramı atlatalım, Merkez Karar'a gerekirse istifamı sunarım.

Halil İbrahim Özsoy, hiçbir şey olmamış gibi hareket ediyor, Nesrin Nas'a moral veriyor:

-Aman efendim bozmayın siz moralinizi...

Tam bu sırada Nas'ın sekreteri elinde Anadolu Ajansı'nın bir haberiyle içeriye giriyor. Nas, haberi okuyor, bakıyor ki çok ağır ifadeler var. ANAP Başkanlık Divanı üyeleri bir bildiri yayınlamışlar meğer. O bildirinin altında da Nesrin Nas'a moral veren, 'Siz haklısınız' diyen Halil İbrahim Özsoy'un imzası var:

-Siz ve arkadaşlar, oruç tutuyorsunuz, namaz kılıyorsunuz. Allah'a elinizi açarken hiç utanmıyor musunuz? Allah sizi ıslah etsin, Allah sizi ıslah etsin...

Nesrin Hanım daha ne desin başka?

Yılmaz iftarda ne dedi?

Mesut Yılmaz, İstanbul'da ANAP'lı belediye başkanlarıyla iftarda buluştu geçen gün...

Çok şey konuşuldu kuşkusuz... Yılmaz'ın siyasete dönüp dönmeyeceği, ANAP'ın bugünü ve yarını tartışıldı o yemekte..

Ama ne var ki, İstanbul'da konuşulanlar, çok farklı yansıdı Ankara'ya... ANAP'ın alt katlarında yüksek sesle sözler yankılandı:

-Mesut Yılmaz söyledi, daha geçen gün Nesrin Hanım'a 250 milyar lira vermiş!

Bu konuşma, ANAP liderini çıldırtmaya yetti..

Başkanlık Divanı üyelerini odasına davet eden Nas, telefonla Mesut Yılmaz'ı aramış:

-Sayın Yılmaz, sizin böyle bir konuşma yaptığınız partide konuşuluyor.

Telefon ahizesinin öteki ucunda bulunan Yılmaz'ın ağzından tek gelime çıkıyor:

-Çüş!

Sonrası yok!

Ne olabilir?

Başlar önde tabii ki...

Yazı: Hadi Özışık
Kaynak: