Ne sağcıyım ne de solcuyum

Abone ol

O belki de Türk futbolunun en karizmatik ismi. Her söylediği yankı bulan Terim zorlu maçlar sonrası adeta günah çıkardı..

Son on yılın en popüler Türk vatandaşlarını sıralamaya kalksanız Fatih Terim ilk üçe girer.
Sadece maç skorlarına bağlı değildir onun popülaritesi. Her koşulu zorlayan, kanırtan yapısı ve tükenmeyen karizması, çevresindekileri mıknatıs gibi çeker.
Sözleri nettir. Başarısı boldur. Röportajları merakla okunur.

Milli Takımın teknik patronu, 3 zorlu maçlar sonrası tüm düşüncelerini açıkça söyledi.  İşte o keyifli röportajın satışbaşları:

  • Orhan Pamuk'un, Nobel Ödülü almasına bir Türk olarak çok sevindim. Mesaj gönderdim, kutladım. Ama sözde soykırım ile ilgili açıklamalarını onaylamadığımı da söyledim. Her başarının kendine özgü tarafı vardır. Nobel Ödülü'nü dünyada herkes almak ister.
  • Marco basın toplantılarında Portekizce yerine Türkçe de konuşabilir. Zaten Türkçe konuşuyor. Ama medya adama tanjant, kotanjant diye sorarsa, o da cevap veremez tabi ki. Belli ki yanlış anlaşılmamak için Türkçe konuşmuyordur. Aramızda Türkçe konuşuyoruz.
  • İsviçre veya Avusturya'da kupa kaldırmak benim için önemli değil. İntikam ateşi ile yanmıyorum. Kupa kaldırmak keyiflidir. Nerede kaldırdığın önemli değil.
  • Rehhagel, Avrupa Şampiyonu olduğunda kendisini kıskanmıştım. Ama kıskançlık hoş bir duygudur. Bu duygunun pozitif yönünden bakarsanız bir tehlike yoktur. Bir insanı beğenerek ve takdir ederek kıskanmak başkadır. Diğer tarafından bakmak ise tehlikelidir.
  • Yunanistan ve Norveç maçları olduğu dönemler çok az uyudum. Metin Tekin'i bile uykusuzluğa alıştırdım. Maç öncesi sabaha karşı dörtte yattım, dokuzda kalktım. Ertesi akşam stattan geldiğimizde saat gece biri geçiyordu. Maçtan sonra dayak yemiş gibi oluyorsun.
  • Arda'ya taklidimi yaptırmadım. Sahnede Ata Demirer de rica ediyor, yapıyor, gurur duyuyorum. Arda yapmıyorsa, terbiyesindendir.
  • Çok okurum, herşeyi okurum. Kitaplardan hoşuma gidenleri de not alırım. Bakın ne yazmışım buraya. 'Bir aslanın dişlerini gördüğünüzde sakın ola size güldüğünü sanmayın'. Her türlü kitap okuyorum. Şu sıralar felsefi bir kitap okuyorum. Aynı zamanda yaşadıklarımı da yazıyorum. Sarı bir defterle başladım, sonra siyaha, sonra da lacivert bir deftere geçtim.
  • Eşim Fulya hanımın futbol kariyerimdeki başarılarda payı çok yüksek. Milan'dan ayrıldıktan sonra uzun süre çalışmadım.Bir gün eşim bana "Allah'a şükür paramız var. Seninle Bodrum'a yerleşip yaşamak isterim. Ama senin gibi bir yeteneğin de inzivaya çekilmesini istemem" dedi.
  • Milli Takımımızda dünyanın bir çok ekibinde top oynayacak yetenekler var. Örnek mi? Arda ile Tuncay. Ama bazı sorunları aşmak da şart. İlk etapta iki belirgin sorun var; biri dil, diğeri ki, bu çok önemli, özlem. Hele özlem başlı başına bir sorun.
  • Kendimle hesaplaşmayı doğru yaptığımı düşünüyorum. 96'daki Fatih Terim'in heyecanı içerisindeyim. Bu heyecanım devam ettiği sürece bu işi yapacağım, yaptığım işten de müthiş keyif alıyorum.


    Ne sağcıyım, ne solcu

    "Beckenbauer ve Platini gibi dünya futbolunda yöneticilik yapmak gibi bir planım şu an yok.

    Bana siyasi açıdan da hem sağ hem de sol partilerden teklifler oldu, ama henüz düşünmüyorum. Bu işteki inadım, hırsım devam ettiği sürece başka bir şey yapacağımı sanmıyorum. Tabi ki, zaman ne gösterir bilemeyiz. İleride kararım değişebilir.

    Ben siyasetin çok ciddi bir sanat olduğunu düşünüyorum. Bende bu becerinin olmadığını düşünüyorum. Sağcıyım ve solcuyum diye bir şey söyleyemem. Her taraftan birer parça da almış olabilirim. Adaletli oluşum da başka bir karakterimdir. Bu konuda en rahat adamlardan biriyim.

    Bu ülkede çok önemli hizmetlerde bulunmuş isimlerden biriyim. Bu nedenle böyle konuları benimle bağdaştırmak çok zordur. İnsanların hayal ettiğini göğsümde taşımışımdır. Benim bu ülkeye olan bağım ve sevginin tartışılması mümkün değildir".

    'Hepsi dedi-kodu!'

    "Fatih Tekke ile kapalı kapılar arkasında 'Hep Hakan Şükür oynayacaksa, beni niye buraya getiriyorsun' gibi bir şey konuşmadım. Kaldı ki Fatih sakatlandı. Bu kadar yaratıcı bir yalanı takdirle karşılıyorum. İsmi de üzerinde. Dedi. Kodu. Gecekondu gibi aynı.

    Sonuç olarak atsa da atmasa da, oynasa da oynamasa da bir Hakan Şükür oynuyor. Bizim takımımızda tecrübe olarak Hakan Şükür var, Tümer var. Son olarak Tugay, hatta İbrahim Üzülmez var. Onun dışında yaş ortalamamız oldukça makul.

    Hakan'ın avukatı değilim. Hakan ile ilgili yapılan eleştiriler şu geçen yıllara baktığımız zaman çok büyük bir istikrar göstermiş! Atılamayacak goller atmış ve çok büyük hizmetler vermiş bir oyuncu. Hakan'ı oynatmadığım zamanlar sıkıntı çekmedim. Yedek kulübesi terbiyesi de vardır. Kendinizi Hakan'ın yerine koyun. Bu kadar gol atmış, halen yaranamıyor, halen konuşuluyor"
Günün Önemli Haberleri