Ne öldüğü belli ne yaşadığı

Ankara’da tedavi gördüğü sırada akrabaları tarafından 1990 yılında "öldü" gösterilerek tüm malvarlığına el konulan Mersinli İlyas Bayram, "ölü" göründüğü sırada işlediği iddia edilen suçlar nedeniyle iki kez cezaevinde yattığını söyledi.
Mersin merkeze bağlı Demirışık köyünde oturan 9 çocuk babası İlyas Bayram’ın (65), yaşamını altüst eden olaylar zinciri, 1990 yılında, yaşadığı köyde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaralanmasıyla başladı.
Faili meçhul kalan olay sonrası ağır yaralanan Bayram, akrabaları tarafından götürüldüğü Ankara’daki bir hastanede tedavi altına alınırken, akrabaları Bayram’ın hastanede "verem" tedavisi gördüğünü bildirdi.
Bayram, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde yaptığı açıklamada, kendisi adına mezarının bulunduğunu, emekli maaşını başkalarının aldığını, "ölü" gösterildiği sırada adını kullanarak işlem yapan kişiler nedeniyle cezaevinde yattığını öne sürerek, "Ne öldüğüm, ne de yaşadığım belli" dedi.
Tedavi gördüğü sırada akrabalarının kendisini "nasıl olsa ölür" diyerek, 5 Şubat 1990 tarihinde "öldü" gösterip, 120 dönüm tarla, 4 apartman dairesi, 21 dönüm bahçe, 50 kovan arı ve traktörüne el koyduğunu öğrendiğini iddia eden Bayram, şöyle konuştu:
"İyileşip köye döndüğümde, ’ölü’ gösterildiğimi öğrenince şaşkına döndüm. Akrabalarım ile konuşup yaşadığımı ve alınan mallarımın geri verilmesini istedim. Bu nedenle tehditler almaya başladım. Cumhuriyet Savcılığı’na 2000 yılında suç duyurusunda bulundum. Fakat burada ’ölü’ görünmeme rağmen adıma kullanılmış kredi borçlarım olduğu iddiasıyla tutuklanarak 1 yıl 4 ay 1 gün hapis yattım. Cezaevinden çıktıktan sonra bana ait traktörün plakasının 9 ayrı araçta kullanıldığı iddiasıyla 18 ay hapis cezası daha aldım." Yaşadıkları olaylar karşısında ne yapacağını şaşırdığını belirten Bayram, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2000 yılından bu yana hem suçsuz olduğumu, hem de yaşadığımı ispatlamaya çalışıyorum. Bu arada ’ölü’ görünmeme rağmen adıma tekrar nüfus cüzdanı çıkartılmış. Cumhuriyet Savcılığı’ndan aldığım bu cüzdanda bekar olarak görünüyorum. Eşimle yaşamama rağmen, nüfus kütüğünde yapılan tahribatla başka biri eşim olarak görünüyor ve emekli maaşımı alıyor. Hatta eşim nüfus kütüğünde kız kardeşim olarak çıkıyor. Tüm çabalarıma rağmen yaşadığımı bile ispat edemedim." Sorunun çözümü için çalmadık kapı bırakmadığını bildiren Bayram, tek umudunun kendisini dinleyen ve görüntüleyen gazeteciler olduğunu, susması için de sürekli tehdit edildiğini söyledi.