Ne olacak bu doların hali?
Abone olDolar Mart 2005'ten bu yana en düşük seviyesine geriledi. Peki nereye kadar?
İMKB Ulusal 100 endeksi, seans içinde 48 bin 825 puanla tarihi
zirve yaptı, ilk seans 48 bin 778 puandan kapandı. Dolar ise Mart
2005'ten bu yana en düşük seviyesine geriledi. Enflasyon öncesinde
büyüme ile artan beklentiler YTL'yi dolar karşısında 1.294 düzeyine
çıkardı. Peki ama dolardaki bu düşüş nereye kadar sürecek.
Bu yıla girerken, doların yönünü belirleyecek en önemli risklerden
biri olarak cumhurbaşkanlığı seçimi süreci gösteriliyordu.
Uzlaşmanın olmaması ve ortamın gerilmesi halinde dolar için oldukça
iddialı rakamlar telaffuz ediliyordu. Risk gerçekleşti ama beklenti
gerçekleşmedi. Üstelik erken seçim kararı alınmasına rağmen
yükseliş bir yana düşüş yaşanıyor. Peki nereye kadar?
Ekonomist Dergisi, bu haftaki kapak konusunda konuyu uzmanlarına
sordu, enine boyuna araştırdı. Psikolojik destek seviyesi olarak
görülen 1.30 seviyelerini aşağıya doğru test eden dolar kurunun
geleceği ne olur? Düşüş sürer mi, yoksa yakın zamanda hareket
tersine döner mi?
Dövizdeki düşüşün temelinde gerek portföy, gerekse doğrudan yabancı
girişleri yatıyor. Bu girişler seçimler nedeniyle gerilen siyasi
ortama rağmen devam ediyor. Bu da kurlar üzerinde baskı
oluşturuyor.
Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye gelmesinin biri somut diğeri
beklenti olmak üzeri iki temel nedeni var. Somut ve elle tutulan
tarafı yüksek faizler. Halen yüzde 9 seviyesindeki enflasyona
rağmen faizler yüzde 18 - 20 bandında hareket ediyor. Yani
Türkiye'deki reel faizler yüzde 10'un altına düşmüyor.
Düştüğü dönemlerde ise kurlarda yükseliş oluyor. Denizbank Fon
Yönetimi Grup Müdürü Mehmet Artuk, geçen yıl doların 1.75'lere
çıktığı dönemde faizlerin yüzde 11-12'lere gerilediğini
anımsatıyor.
Şu anda seçim belirsizliğine rağmen kurlarda yaşanan düşüş
yabancıların tutumuna bağlanıyor. Finansbank Hazine Grubu Başkanı
Köksal Çoban, Türkiye piyasalarının yabancıların kontrolünde
olduğunu, günlük hareketlerin bile yabancılar tarafından
belirlendiğini söylüyor. Yerli oyuncuların, seçim belirsizliği,
özellikle seçimlerden sonra oluşacak Meclis'in cumhurbaşkanı
seçmekte zorlanacağı kaygısı taşıdığını hatırlatan Çoban,
yabancıların ise bunları hiç dikkate almadığını, daha çok yurt dışı
gelişmelere göre hareket ettiklerini belirtiyor.
Dolar 1.25'e inebilir
Bu ortamda 'doların yönü ne olur?' sorusu oldukça kritik. Bu
sorunun yanıtının iki tarafı var. Birincisi piyasalarda ağırlığı
olan, yabancılar tarafından önemsendiği için global piyasalardaki
gelişmeler. İkincisi ise seçimlerden sonra oluşacak siyasi tablo.
Yön için de ikiye ayrılma var.
Bazı bankacılara göre dolar, 1.25 seviyesine kadar gerileyebilir.
Hatta bugünkü koşulların aynen devam etmesi halinde, doların 1
YTL'nin de altına düşeceğini savunanlar var. Bazı uzmanlara göre de
kısa vadede olmasa da orta vadede dolarda yükseliş olacak. Yabancı
bir hedge fonun Türkiye temsilcisi, Ne zaman olacağını bilemiyorum
ama tatile de gidemiyorum diyerek, endişeli beklentilerini dile
getiriyor.
ABD - Japonya
Doların olası yönü konusunda genel görüş, içten çok dış kaynaklı
gelişmelerin belirleyici olacağı yönünde. Örneğin, Deutsche Bank'ın
genel müdür yardımcısı Saruhan Doğan'a göre, Japon Yeni'nde
olabilecek yükseliş, iç piyasada doları da yukarı çekecek. Doğan,
Japon Yeni, dolar karşısında 118'in de altına gelecek şekilde değer
kazanırsa, iç piyasada dolar hızla yükselir. Rakam söyleyemem ama
hızlı bir çıkış olacağını söyleyebilirim. diyor.
Sadece bankası, ekonomist, analist, fon yöneticisi değil, sokaktaki
insanlar bile neredeyse ABD'de açıklanan verileri, Japon Yeni'nin
seyrini ve carry trade pozisyonlarının olası etkilerini tartışır
düzeye geldi. Dolayısıyla herkesin gözü daha çok yurt dışında. Öyle
ki, IMF'de, küresel dalgalanmanın en çok Türkiye gibi gelişmekte
olan ülkeleri etkileyeceği gerçeğinden yola çıkarak, kur rejimine
odaklanacak şekilde gözetim sistemini değiştirdi. Üstelik, 30
yıllık aradan sonra bunu yaptı. Bu da dolar başta olmak üzere döviz
kurlarının iç piyasadaki değeri üzerindeki tartışmaların daha da
yoğunlaşacağının en büyük göstergelerinden.
Yurt dışı bozulursa...
Dubai kökenli Shuaa Capital'in Türkiye temsilcisi Afa Boran'a göre,
YTL'deki değerlenmenin, global piyasalarla korelasyonu son bir
yılda yüzde 90 uyumlu hale geldi. Boran, Dolayısıyla dış piyasalar
bozulursa, dolarda ciddi bir düzeltme olur diyor.
ABD'de mortgage kredilerinden kaynaklanan sıkıntıların hedge
fonlarını etkilemeye başladığına dikkat edilirse, bu sıkıntının
devamı nda Türkiye'yi etkileyeceği görüşü de var. Bir bankanın
genel müdür yardımcısı, Büyüklüğü 20 milyar doların üzerinde 1-2
hedge fon konsolide olursa, dolar da beklenmedik bir şekilde
yükselir diyor.
İç piyasaya dönecek olursak, herkes 23 Temmuz sabahında sandıktan
çıkacak sonuçlardan senaryo üretiyor.
AKP'li senaryolar
Genel olarak kurların mevcut seviyesini koruyacağı, 1.30 - 1.40
aralığında seyredeceği görüşleri hakim. Bazı bankacılara göre yurt
dışındaki iyimser hava devam eder ve seçimlerde de piyasaların
beklediği gibi tek başına AKP iktidarı veya AKP'li bir koalisyon
olursa dolardaki düşüş devam edebilir. HSBC'den Fatih Keresteci, ve
Denizbank'tan Mehmet Artuk'a göre bu durumda dolar 1,25'lere karad
gerileyebilir.
YTL'nin değer kaybetmesi için yurt dışı piyasalardaki iyimser
havanın kaybolması gerektiğini söyleyen Keresteci, şöyle devam
ediyor:
İç kaynaklı gelişmeler ne olursa olsun, YTL'ye yönelik yabancı
ilgisinin sürmesi durumunda YTL'nin kalıcı olarak değer
kaybetmesini beklemek yanlış olacaktır..