Nazlı Ilıcak tanık sandalyesinde

Yüce Divan'da yargılanan eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanları Cumhur Ersümer ve Zeki Çakan'a yönelik iddialarda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, işadamları Korkmaz Yiğit, Şarık Tara, D.B Tercüman gazetesi Yazarı Nazlı Ilıcak ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı ve ilgili kuruluşlarda o dönem görev yapan bürokratların da aralarında bulunduğu yaklaşık 50 kişinin tanık olarak dinlenmesini talep etti. Yüce Divan duruşmalarının dün yapılan celsesinde, Zeki Çakan önceki gün başladığı savunmasını tamamladı. Çakan, "Mavi Akım olmasaydı, Türkiye ekonomisi büyük zararlara maruz kalacak ve Türkiye gaz bulamayacaktı. BOTAŞ, Mavi Akım Sözleşmesi'ni feshetseydi en ucuz doğalgaz sözleşmesi feshedilmiş olacaktı" dedi. İran'ın zaman zaman doğalgazı kestiğine, özellikle son günlerde de bu sıkıntının yaşandığına işaret eden Çakan, "Bu sözleşme feshedilseydi, belki de soğuktan Yüce Mahkememizde bu celse yapılamayacaktı. Mavi Akım'la ilgili anlaşmada, sözleşmede, ihalede ben bakan değildim" dedi. Ersümer ve Çakan hakkında gerek Soruşturma Komisyonu'nda bilgi veren, gerekse vermeyen, ancak iddialarla ilgili bilgi sahibi oldukları belirtilen kişilerin tanık olarak dinlenmesini isteyen Başsavcı Ok, yaklaşık 50 kişinin tanık olarak dinlenmesini talep etti. Ilıcak ve Tarık Şara'nın, Ersümer hakkında Turusgaz Anlaşması'nın süresinin 1 yıldan 23 yıla çıkarılmasını, Turusgaz'dan alınacak gaz miktarının 2 milyar metreküpten 8 milyar metreküpe çıkarılması, fiyat formülünün anlaşma ekinde yapılan değişiklikle farklı belirlenmesi ve işlemleri vergi idaresine bildirmeyerek damga vergisi zararına yol açtıkları iddialarıyla ilgili olarak dinlenilmesi talep edildi. Yüce Divan Başkanı Bumin de Başsavcı'nın istemlerinin gelecek duruşmada karara bağlanmasını kararlaştırdıklarını belirterek, duruşmanın 3 Şubat 2005 saat 10.00'a ertelendiğini söyledi.