Nato ve AB'de ayrılık kabusü

Irak krizi çerçevesinde izledikleri ortak tavır nedeniyle ''NATO'nun muhalif kanadı'' olarak nitelendirilen Fransa, Almanya ve Belçika'nın, Lüksemburg'u da aralarına alarak, yarın Brüksel'de düzenleyecekleri ''mini zirve'', AB bünyesinde gerginlik kaynağı oldu. Söz konusu zirvede, Avrupa savunması ve NATO ile ilişkiler ele alınacak. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker'i biraraya getirecek zirveye, AB Dönem Başkanı Yunanistan'ın ''resmi katılımda bulunmayacağı, gözlemci olabileceği'' bildirildi. AB Komisyonu'nun adalet ve içişlerinden sorumlu üyesi Antonio Vittorino, ''Avrupa savunmasına ilişkin bu tür tartışmaların sadece AB bünyesinde yapılabileceğini'' belirterek, diğer AB üyelerinin de zirveye davet edilmesi gerektiğini söyledi. AB'nin yürütme organı olan Komisyon, söz konusu zirveye bu koşullarda katılmayacağını ve gözlemci göndermeyeceğini duyurdu. AB'de çeşitli tereddüt ve tartışmalara yol açan bu inisiyatif, ''NATO ve AB bünyesinde zaten var olan itibar kaybını artıracak ve bölünmüşlük havasını körükleyecek olması açısından'' eleştiriliyor. İngiltere, İtalya, Hollanda ve İspanya, bu girişime karşı açık tavır aldılar. ABD de, zirveye katılan ülkeleri, ''NATO'yu daha fazla bölmemeleri ve İttifak'a itibar kaybettirmemeleri'' yönünde mesajlar iletti. Bu gelişmelerin ardından, mini zirvenin ''çok kısa süreceği'' ve ''hedef daraltılacağı'' duyuruldu. Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt, bugün gazetecilere yaptığı açıklamada, AB'nin ortak savunma politikası olmadıkça ortak dış politikasının da olamayacağını söyledi ve AB bünyesindeki ''uzlaşma yeteneksizliğinden'' yakındı. Mini zirvede AB savunmasını ve NATO ile ilişkileri ele alacaklarını bildiren Verhofstadt, ''Bu zirve NATO'ya veya ABD'ye karşı bir girişim değildir. Amaç NATO'nun daha dengeli ve güçlü olmasını sağlamaktır'' dedi.