NASA 'uzaylılar'la tanışma süresini açıkladı
Abone olAmerikan Uzay ve Havacılık Dairesi(NASA) dünya dışı bir yaşama dair somut verilerin 20 yıl içinde çok daha net bir şekilde belirlenebileceğini açıkladı.
NASA’nın önde gelen uzmanlarından Dr. Kevin Hand bu
konu ile ilgili oldukça ilgi çekici açıklamalarda
bulundu.
ABD’nin Boston kentinde düzenlenen bir konferansta konuşan Hand "İnsanlık tarihinde ilk kez gerçekten Dünya'nın ötesinde biyolojinin işleyip işlemediğine dair temel soruyu yanıtlamak için görevler oluşturup, dışarı gidebilecek araçlar tasarlayabileceğiz" dedi.
Bu tezi ile ilgili tarih de veren Hand, 2024 veya 2025 yılında son derece etkili keşif görevleri gerçekleştirebileceklerinin altını çizdi. Peki uzaylılar bizimle neden bağlantı kurmuyor? İşte bilimin cevabı...
40 MİLYAR GEZEGEN
Evrende gezegenimize benzeyen 40 milyar gezegen var. Ancak
herhangi bir gelişmiş medeniyetin bizimle bağlantı kurması
sandığımızdan daha uzun sürebilir.
Zira uzaylıların kullandığı dalgaların seyahat mesafesi
sandığımızdan daha yavaş olabilir. Ayrıca bu dalgalar bizim fark
edemeyeceğimiz kompleks bir yapıya sahip olduğu için gözden
kaçırıyor da olabiliriz.
Zira uzayı 1984'ten beri dinliyoruz ve bu teknolojimiz oldukça
ilkel olabilir. Ayrıca gezegenimizden 32 ışık yılı uzaklıktaki
dalgalar henüz bize ulaşmış değil. Evrenin büyüklüğü göz önünde
bulundurulduğunda bize doğru ilerleyen "ilk merhaba" mesajı hala
yolda olabilir.
Bizim de uzaya 100 yıldan biraz fazla süredir dalga gönderdiğimizi düşünürsek bizim mesajımızın da hala bir medeniyete ulaşamadığını söylemek mümkün.
En karamsar senaryoya göre, evrende başka yaşamlar arayan tek medeniyet biz olabiliriz. Ya da başka bir gezegendeki yaşam daha biz ulaşamadan kendisini yok etmiş olabilir. Gezegenimizin Soğuk Savaş yıllarında nükleer savaş tehdidi altında yaşadığını düşünürsek başka bir medeniyetin benzer bir sebepten yok olması da oldukça muhtemel.
En kötü senaryo ise Hollywood'un en çok işlediği konu olan gelişmiş bir medeniyetin evrendeki diğer uygarlıkları işgal ederek gelişimini sürdürmesi. Bu da bizimle bağlantıya geçmemelerini oldukça mantıklı hale getiriyor.