NASA yetkilileri, Dünya'nın, Ay'la olan uzaklığının yarı mesafesinden geçmesi beklenen asteroid için uyarılarda bulundu. Perşembe günü Dünya’nın yaklaşık 220 bin kilometre uzağından geçecek ve yıkıcı bir çarpışmaya yol açmayacak olan GC6'nın, gelecekte daha büyük bir risk oluşturmasından korkuluyor.Asteroidin 9 Nisan’da keşfedilmesinden kısa süre sonra, Kaliforniya’daki NASA Jet İtki Laboratuvarı’ndaki bilim insanları, asteroidi 100 yıl içinde Dünya’ya çarpma tehlikesi bulunan asteroitler listesine aldı. Asteroidin yörüngesini kesin biçimde öngörmek zor ancak 2034, 2041 ve 2048 yıllarında yeniden Dünya’ya yakın mesafeden geçecek.Uzmanlara göre serseri göktaşlarının Dünya’ya çarpması olağanüstü bir durum değil, atmosferden her gün tonlarca kozmik madde geçiyor. Bunların büyük çoğunluğu yeryüzüne ulaşamadan yanıp yok oluyor ancak yaklaşık her 10 yılda bir daha büyük bir asteroit Dünya’ya çarpıyor.Hiroşima'dan 30 kat daha fazla...2013’te Rusya’nın Çelyabinsk şehrinin üzerinde 20 metre çapında bir asteroit atmosfere girerek muazzam bir patlamaya neden olmuştu. Akabinde yapılan araştırmada bölgede bin 500 insanın tıbbi destek talep etmesine neden olan bu patlamanın Hiroşima’ya atılan atom bombasından 30 kat daha fazla enerji açığa çıkardığı hesaplanmıştı.Kaliforniya Üniversitesi’nden Professor Qing-Zhu Yin o dönem şu açıklamayı yapmıştı: “İnsanlık, dinozorların sonunu paylaşmak istemiyorsa bunun gibi bir olayı ayrıntılı olarak incelemeliyiz. Çelyabinsk gelecekteki çalışmalarımızda yüksek enerjili göktaşı çarpma vakaları için özgün bir kalibrasyon noktası olacak.”NASA’nın asteroit avı görevinin laboratuvardaki baş araştırmacısı Amy Mainzer de şu açıklamaları yaptı: “Dünya’ya Yakın Cisimler (DYC) doğaları gereği sönüktür çünkü çoğunlukla gerçekten küçük ve uzayda bizden çok uzaktadırlar.Bu gerçeğe ek olarak bazıları yazıcı toneri kadar siyahtır ve uzay karanlığında onları tespit etmeyi denemek çok zor. Eğer bir cismi çarpışmadan sadece birkaç gün önce keşfedersek bu elimizdeki seçenekleri büyük oranda sınırlar.Bu nedenle araştırmamızda DYC’leri Dünya’dan uzakta tespit etmeye odaklandık. Böylece azami süreyi sağlayarak etkiyi azaltma girişimleri için daha geniş bir aralık açabiliriz.”