Müzik dinlerken buna dikkat edin!
Abone olOtomobillerde ve kulaklıkla çok yüksek sesle müzik dinlemek gürültüye bağlı işitme kayıplarına yol açıyor
Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Orhan Gedikli,
kulağın son derece hassas bir organ olduğunu belirterek,
''Kulağın yapısına baktığımızda sesi kulak kepçesi alıp dış
kulak yoluyla kulak zarına iletiyor.
Zar titreşmeye başlayarak titreşimleri kemikçiklere
iletiyor. Orta kulak kemikçikleri titreşimi iç kulağa taşıyor. İç
kulakta işitme hücreleri harekete geçiyor ve ses enerjisini
elektrik enerjisine dönüştürerek işitme sinirleri aracılığıyla
beyine gönderiyor. Algılama merkezleri gelen sesleri ayırarak
tanıyor'' diye konuştu.
Kulağa seslerin belli bir seviyenin üzerinde geldiği zaman orta
kulakta bulunan iki orta kulak kasının kasılarak iç kulağın
tahribatını engellemeye çalıştığını anlatan Gedikli, ''Bu
kaslar sesin desibelini, şiddetini düşürüyorlar. Bu sistem kulağın
kendini koruma mekanizmasıdır. Ama bu korumayı belirli seviyeye
kadar yapabiliyor. Uzun süre kulaklıkla ya da kulaklık takmadan
kapalı bir mekanda gürültüye maruz kalmak, işitme sistemi açısından
son derece sakıncalı'' dedi.
Toplu ulaşım araçlarında gençlerin uzun süre yüksek sesle müzik
dinlemelerinin sakıncalarına değinen Gedikli, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
''Siz bir müzik cihazını açıp uzun süre yüksek seste dinlerseniz,
aynı zamanda uzun süre gürültüye maruz kalmış sayılırsınız.
Özellikle gençler arabada, otobüslerde cep telefonlarına kulaklığı
takıp son ses açmış vaziyette uzun süre müzik dinliyor. Buna bağlı
olarak gürültüye bağlı işitme kayıpları oluşmaktadır. Bu bir
hastalıktır. Özellikle gürültülü işlerin yapıldığı fabrikalarda, iş
yerlerinde maske kullanma zorunluluğu vardır. Devamlı gürültüye
maruz kalmak iç kulağın dışa yakın orta kulak tarafındaki
hücrelerini tahrip ederek yavaş yavaş artan işitme kaybına sebep
olur. Bu kronik bir hastalıktır. İşitme kaybı yavaş yavaş arttığı
için gürültüye maruz kalan kişiler bu durumu anlayamamaktadır. Bu
tür işitme kayıpları anlaşılır seviyeye geldiği zaman artık geri
dönüşüm yoktur. Kulakta tahribat olmuş, işitme kaybı
gerçekleşmiştir. Artık kişinin işitme cihazı uygulamasından başka
bir geri kazanımı yoktur. Bu zararlı alışkanlık özellikle genç ve
orta yaşlı gurubun alışkanlığıdır. Müzik belirli aralıklarla orta
seste dinlenebilir.
Çok yüksek oranda bir sese ani olarak maruz kalmak, ani işitme
kayıpları dediğimiz kayıplara sebep oluyor. Bu durum daha sıkıntılı
bir durumdur. Uzun süreli ses kaybında durum yavaş yavaş ilerliyor.
Ani ses kaybında bir silah, top sesi veya bir gece kulübünde,
düğünde yüksek ses veren hoparlörün dibindeki masada oturup yüksek
sese maruz kalarak kulağında çınlama uğultuyla gelen hastalarımız
oldukça fazladır. Kulakta yüksek sese maruz kalma sonucu ani işitme
kaybına maruz kalmak oldukça sıkıntılı bir rahatsızlık. Çünkü o ani
rahatsızlık ileri derecede bir kayıptır.''
TEDAVİ SÜRECİ
Prof. Dr. Gedikli, ani oluşan işitme kayıplarında tedavi yolunu
ise ''24 saat içinde müdahale edilirse yüzde 50 yakın bir
geri getirme mümkündür. Müdahale 24 saati geçerse kaybın geri gelme
şansı yüzde 10'a-15'e kadar geriler. Aradan bir hafta geçtikten
sonra geri gelme şansı yüzde bir bile değil. Müzik sesi normal
oranda açılmalı son ses açıldığı zaman hoparlör dibinde oturan ve
kulaklıkla müzik dinleyen tüm kişiler zarar görür'' diye
konuştu.
Gürültü konusunda yasal düzenlemeler de bulunduğunu hatırlatan
Gedikli, şunları söyledi:
''Yüksek gürültü, insan sağlığı açısından her zaman risk,
özellikle kulak olmak üzere birçok konuda negatif etkisi var. Moral
ve motivasyonu bozar, çalışan kişilerin kendilerini işe
verememelerine sebep olur. Bu dikkat kaybına bağlı iş kazaları
meydana gelmesine sebep olur. Birçok psikolojik sorunu doğurur.
Devletin, Sağlık Bakanlığının, sivil toplum kuruluşlarının halkı
bilinçlendirmesi lazım, bu konuda mücadele de
ediliyor.''