Müzakerelerde DPT faktörü

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, ''üyelik müzakerelerinde, DPT gibi ekonomik, sosyal ve mali konularda 40 yılı aşan bir deneyime sahip olan kuruluşun önemli bir rol üstleneceğini düşünmekteyiz'' dedi. Şener, Kızılcahamam'da, Asya Termal Tatil Köyü'nde düzenlenen ''Türkiye-Avrupa Birliği Mali İşbirliği Kapsamındaki Bölgesel Kalkınma Programları Konferansı''nın açılışında yaptığı konuşmada, AB üyeliğine hazırlık konularının, önümüzdeki yıllarda önemli gündem maddesi olacağını söyledi. Müzakerelere başlama tarihinin 3 Ekim olarak verilmesinin uyum çalışmalarını cesaretlendirdiğini anlatan Şener, 3 Ekim'e kadar geçen sürede her iki tarafın, zamanı verimli kullanması gerektiğini belirtti. AB TÜRKİYE'YE DAHA KAPSAMLI DESTEK VERMELİ AB'ye üye olmuş bir Türkiye'nin, uzun vadede AB'ye çok önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Şener, AB'nin de tam üyelik sürecini kolaylaştırmak için Türkiye'ye daha kapsamlı bir destek vermesi gerektiğini söyledi. AB'nin üye ülkelere ekonomik ve sosyal uyumu kolaylaştırmak için yapısal konularda, fonların daha kapsamlı yararlandırılması gerektiğine işaret eden Şener, Türkiye'nin daha önceki aday ülkelerin yararlandığı fonlardan çok sınırlı şekilde faydalandığına dikkati çekti. Şener, üyelik perspektifinin netleşmesi ile birlikte, Türkiye'nin fonlardan ne ölçüde ve hangi mekanizmalarla yararlanacağının en kısa sürede açıklığa kavuşturulması gerektiğini ifade etti. Şener ayrıca, AB bütçesinin üçte birlik bir bölümünün üye ülkelerin bölgesel kalkınmalarında kullanıldığını hatırlatarak, bu bütçenin 2007-2013 döneminde daha da artırılması gerektiğini kaydetti. Şener, ''Türkiye ile AB arasında bölgesel gelişme alanında sağlanan işbirliği, üyelik hedefine ulaşmada atılacak adımlara büyük katkı sağlayacaktır'' dedi. KALKINMA AJANSLARI VE BÖLGESEL KALKINMA Kalkınma Ajansları Kanununun yürürlüğe girmesi ile birlikte, bölgesel kalkınmaya katkının artacağını ve bu kuruluşların kalkınmada öncülük yapacaklarını belirten Şener, ''kalkınma ajansları ile ilgili tasarı, salı günü TBMM Komisyonu'nda görüşülmeye başlanacak'' dedi. Şener, Türkiye'nin bölgesinde bir barış ve istikrar ülkesi olduğunu, dünyanın her yerindeki ilişkilerini dostluk ve kardeşlik üstüne kurduğunu belirterek, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik sürecinde de bu temel perspektifin olduğunu kaydetti. DPT MÜSTEŞARI Devlet Planlanma Teşkilatı (DPT) Müsteşarı Ahmet Tıktık, bölgesel programlarda önemli bir aşamaya geldiklerini, programın genel hazırlık ve uygulamasının daha etkin yapılabilmesi için yöneticilerle işbirliğinin oluşturulması gerektiğini kaydetti. Tıktık, toplam 36 yılı kapsayan program çerçevesinde, 274 milyon Avro'luk bir fonun söz konusu olduğunu söyledi. İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Şahabettin Harput da, konuşmasında, İçişleri Bakanlığı'nın katkıda ve içinde bulunduğu programların başarısız olmasının mümkün olmadığını belirterek, DPT'nin koordinasyon ve denetim görevini yapacağını, ancak uygulamanın içinde İçişleri Bakanlığı'nın mutlaka olması gerektiğini söyledi. Avrupa Komisyonu Mali İşbirliği Koordinasyon ve Yatırım Bölümü Başkanı Holger Schröder ise AB'nin bu tür programlar çerçevesinde toplam 25 ülkede, 250 bölge üzerinde çalışma yapmasının söz konusu olduğunu ifade etti. Schröder ayrıca AB'nin bölgesel kalkınma ve yerel yönetimlere ağırlık verilmesinde amacının, bölgeler arası eşitsizliğin giderilmesi ve demokrasinin daha da iyi işlemesi olduğunu söyledi. Schröder, Türkiye'nin daha tam üyelik sürecinde, giriş aşamasında olduğunu, ancak AB'ye katılımı sağlayacak bu tür programların tam üyelikte itici güç sağlayacağını kaydetti. Konferansa, program çerçevesinde belirlenen illerin valileri ile yerel yöneticileri katılıyor.