Müzakereler her an durabilir!
Abone olAvrupa Parlamentosu'nda "Kıbrıs Rum Kesimi'ni tanıma şartı" sıkıntı yarattı. Diplomatik çevreler Kıbrıs şartının müzakereleri durdurabileceği endişesini taşıyor.
Avrupa Parlamentosu Karma Çözüm Teklifi karar tasarısında,
Türkiye’nin Kıbrıs Rum Kesimi’ni en kısa zamanda tanıması gerektiği
ve bunu başaramaması halinde üyelik müzakerelerin durabileceği
ifade edildi. Dün gece geç saatlere kadar üzerinde tartışılan ve
çarşamba günü Avrupa Parlamentosu’nda onaylanacak olan karar
tasarısında, Türkiye’nin Kıbrıs Rum Kesimi’ni en kısa zamanda
tanıması beklentisi dile getirildi. Tasarıda, bu konudaki bir
başarısızlığın müzakereleri doğrudan etkileyeceği, hatta
müzakerelerin durdurulabileceği kaydedildi. EPP/ED Hristiyan
Demokrat Grup, Sosyalist Grup, ALDE Liberal grup, Yeşiller, GUE/NGL
Sol Grup ve Avrupa Birleşik Grubunun üzerinde uzlaştığı taslakta,
Türkiye’nin 3 Ekim’de müzakerelere başlanması için bütün
yükümlülükleri ise yerine getirdiği aktarıldı. "TÜRK ASKERİNİN
ADADAN ÇEKİLMESİ GEEKLİ BİR ADIM" AB Haber tarafından ele geçirilen
taslakta, Kıbrıs’ta tansiyonun düşürülmesi, taraflara barış
görüşmelerine başlanması ve bir çözüme uluştırılması için Türk
askerlerinin adadan çekilmesinin bir gereklilik olduğuna inanıldığı
ifade edildi. "KKTC İZOLASYONU KALDIRILSIN" Taslakta ayrıca,
İngiltere başkanlığındaki Konsey’e, KKTC’ye yönelik izolasyonların
kaldırılması ve ekonomik yardım paketleri konusunda bir anlaşmaya
varılması için çaba sarfadilmesi çağrısında bulunuldu. Komisyon’un
ve Konsey’in yıllık raporlarla Türkiye’nin siyasi kriterleri yerine
getirip getirmediğinin Avrupa Parlamentosu, ulusal parlamentolar ve
AB üye ülkelere bildirilmesi talep edilen taslakta, bu raporlarda
Türkiye’deki yıllık işkence raporları ve o yıl içinde AB ülkelerine
sığınma hakkı kabul edilen Türk vatandaşlarının saysının da dahil
edilmesi talep edildi. Taslakta, Türkiye’nin müzakerele başlamak
için gerekli görülen yasal değişiklikleri tamamlaması takdirle
karşılandı ancak Orhan Pamuk davasından dolayı ifade özgürlüğü
alanında birtakım kaygıların olduğu ifade edildi. Çarşamba günü
oylanacak taslakta, müzakerelerin doğası gereği uzun, tam üyeliği
garanti etmeyen ucu açık bir süreç olduğu bir kez daha
hatırlatıldı.