Müzakere durduruluyor
Abone olDer Standard gazetesinden Michael Moravec, Türkiye ile müzakerelerin durdurulacağını iddia etti.
Tirajı günde 118 bin olan sol eğilimli Der Standard gazetesinin
hafta sonu sayısında, Michael Moravec imzasıyla ve yukarıdaki
başlık altında
yayımlanan Brüksel çıkışlı yazının çevirisi şöyledir:
Kıbrıs, Türkiye ile araştırma konusundaki ilk müzakere faslının
başlamasını engelliyor ve Türkiye'nin kendisini tanımasının
müzakerelerde kayda geçirilmesini istiyor. AB üyesi ülkeler Türkiye
ile giriş müzakerelerine başlanmasına oy birliğiyle karar
veremediler. Oysa araştırma ve bilim konusundaki ilk faslın
başlatılması için oy birliği gerekliydi. Kıbrıs, birinci faslın
önsözünde AB'nin Ankara'ya Eylül 2005'te yaptığı açıklamanın yer
alması için ısrar etti. Bu açıklamada Türkiye'den, Kıbrıs'ı
diplomatik olarak tanıması istenmişti. Kıbrıs bu açıklamanın,
müzakere pozisyon belgesine alınması isteği konusunda oldukça
yalnız kaldı, çünkü Türkiye'ye eleştirel gözle bakan Fransa ya da
Hollanda gibi ülkeler bile, Kıbrıs'ın tanınmasının bu faslın
içeriği ile bağlantısı olmadığına işaret ettiler. Diplomatik
çevreler, Kıbrıs'ın bu şarttan vazgeçmek istemediğini,
İngiltere'nin ise buna, belgeye eklenecek bütün notları reddetmekle
karşılık verdiğini bildiriyor.
Müzakerecilerden biri Standard gazetesine, "İngiltere ile Kıbrıs'ın
cepheleri katılaştı" dedi. AB büyükelçileri bu konunun
görüşülmesini, pazartesi
günü Lüksemburg'ta toplanacak olan dışişleri bakanlarına bıraktı.
Türkiye ile ciddi bir diplomatik ihtilafın çıkması tehlikesi var.
Türkiye "yeni şartlardan dolayı" Avusturya Dışişleri Bakanlığı'na
şikayette bulunmuştu. Toplantıya
katılanlardan biri, havanın giderek gerginleştiğini söyledi.
Türkiye'nin pazartesi günü Lüksemburg'ta yapılacak olan dışişleri
bakanları toplantısını boykot etmesi, ihtimal dahilinde
görülüyor.
Diplomatlar, Kıbrıs'ın bu talebindeki ısrarının, ulaştırmaya
ilişkin bundan sonraki fasılda masaya yatırılacak olan Türk
havaalanları ve limanlarının Kıbrıs'a açılması konusundaki ihtilafa
"hazırlık" niteliğinde olduğu görüşünde.
Türkiye'nin ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı ve AB Başmüzakerecisi
Ali Babacan'ın görüşüne göre Türkiye, "giriş sürecinde
karşılaşacağı muhtemel gecikmelere" hazırlıklı olmak zorunda.
Babacan, bunun nedeninin, azalan reform hızını Brüksel'in
eleştirmesi olduğunu ve hükümetin her halükarda
seçtiği yolda ilerlemeye devam edeceğini açıkladı.