Müslümanları terörist görüyorlar

Osmanlı Prensesi Kenize Murad, Fransa'nın en iyi tanınan entelektüellerinden biri... 40 yıllık gazetecilik deneyimi olan Kenize Murad'ın Cihangir'deki, Boğazı ayaklarınızın altına seren evine baktığınızda onun bir Osmanlı Prensesi olduğuna inanıyorsunuz. Ama gerçek bir kadın olduğunu ancak çiçekleri vazoya koyduğunda ve o kibar konuşmasının arasında espri yapıp sizinle beraber kahkaha attığında fark ediyorsunuz. Sultan 5. Murad'ın torununun kızı olan gazeteci-yazar Kenize Murad'la Osmanlı Ailesi'ni, Türkiye'yi ve Avrupa'yı konuştuk: * Bir Osmanlı Prensesi olarak Avrupa'da ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz? Fransa'da söylediklerimi dikkate alıyorlar çünkü İslam, Ortadoğu gibi meselelerde onlardan daha bilgiliyim. Ama Türkiye'yi savunduğumda "Aa, tabii böyle dersiniz, çünkü siz Türk'sünüz" diyorlar. Bayan Mitterand ile 1.5 saatlik bir programa katılmam teklif edildi. Önce kabul etmedim çünkü Ermeni, Kürt sorununu açacaklardı. Fransız kanallarında bunlarla ilgili olumlu bir şey söylemem mümkün değil. Ya mikrofon bozulur ya yönetmen devreye girer. Bunlardan konuşmayacağımıza söz verince kabul ettim çıkmayı. Türkiye'ye yardım edebileceğime inansam her riski alırdım ama Fransızlar'ın beyni o kadar yıkanmış durumda ki... * Gerçekten bu kadar zor mu Fransa'da Ermeni sorunuyla ilgili tabuları yıkmak? Artık Fransa'da "Soykırım olmadı" derseniz bu suç sayılıyor ve hapse giriyorsunuz. Sonuçta Parlamento'dan geçti bu yasa... Olay tehdit boyutuna geldi. Yıllar önce Nouvel Observateur için yazarken "Soykırım değildi" dedim. İşten atılmam için yüzlerce mektup geldi. Ama editörüm arkamda durdu. * Son kitabınız "Toprağın Kokusu" İsrail-Filistin sorununda iki taraftan ilginç hikayeleri anlatıyordu. Nasıl tepkiler aldınız? Zeki insanlardan harika tepkiler aldım. İki tarafı eşit derecede ele almadığımı söyleyenler oldu ama işgalciyle işgal edileni eşit olarak yazmak zaten medyanın da yaptığı büyük bir hata. Sonuçta Fransa'da işgalci Almanya'yla Fransa'yı asla aynı noktada değerlendiremezsiniz. * Aldığınız tepkileri "entelektüel terörizm" olarak tanımlamışsınız... Fransa'da ve Avrupa'nın önemli bir bölümünde Müslümanlar'ı savunursanız siz de terörist olarak görülüyorsunuz. Zaten tüm Müslümanlar terörist onların gözünde. Üstelik siyonist lobi çok güçlü. Sizi tehdit ediyorlar. Benim de hayatıma değil ama kariyerime karşı çeşitli tehditler var. * Peki sizi ne koruyor? Şu anda çok iyi bir gazeteci ve özellikle çok iyi bir yazar olmam koruyor. Ama bu son kitabımdan sonraki projelerde bu kadar anlayışla karşılanacak mıyım bilmiyorum. Avrupalıların yeni yahudileri * İslam'a karşı bu kadar tepki neden? Komünizm bittikten sonra insanların kompleksleri, problemlerini akıtacak yeni bir şeye ihtiyaç vardı ve bu islam oldu. İslam'ın teröristler yetiştirmesi de yardımcı olmuyor değil. Basın da büyük başlıklar uğruna hep radikal İslamcılar'ı anlatıyor. Oysa hiçbir şey siyah beyaz değil. * Durum daha kötüleşecek mi? Korkarım eğer medya böyle hareket etmeyi sürdürürse çok ciddi bir yüzleşmeye doğru gidiyoruz. Bu artan nefret kendini çok çirkin bir şekilde gösterebilir. Müslümanlar'a karşı örneklerini Yahudilerle de gördüğümüz çeşit bir dışlanma bile yaşanabilir. * Peki Türkiye'ye tepkiler nasıl? Avrupa'nın Türkiye'yi kabul etmesinin zor olduğu doğru. Sonuçta Müslüman bir ülke. Ama Türkiye "Kimse bizi sevmiyor, istemiyor" diye her şeyi üstüne alınıp ağlayıp sızlanacağına harekete geçmeli artık! * Türkiye yeteri kadar çaba göstermiyor mu? Şöyle bir örnek vereyim: Avrupa Parlamentosu'nda bir arkadaşımla konuşuyordum. "Hergün masamda Kürtler'den, Rumlar'dan, Ermeniler'den onlarca broşür buluyorum. Hepsinde Türkiye ile ilgili düşünemeyeceğin kadar kötü şeyler yazıyor. Ama Türkler'den hiçbir şey elime ulaşmıyor" dedi. Ermeniler ve Kürtler aleyhimize deli gibi çalışıyor. HABER: PINAR ERSOY KAYNAK: VATAN