Muşlu ailelerden Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki! HDP’den mi korkuyorsunuz?

Muş’ta çocuklarının PKK terör örgütü tarafından kandırılarak kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan aileler, evlat nöbetini sürdürüyor. HDP il binası önünde nöbet tutan aileler, evlatlarına kavuşacağı günü özlemle bekliyor. Parti binası önüne gelen anneler, 48'nci haftada da oturma eylemine devam etti. Soğuk havaya rağmen "Yavrumu verin bana", "Anneler direniyor", "Artık yeter, bırakın evlatlarımızı" ve "Artık yeter, yakamızdan düşün" yazılı dövizleri açan anneler, HDP ve terör örgütü PKK'ya tepki gösterdi. Çocuklarının fotoğraflarını ellerinden düşürmeyen anne babalar, evlatlarına teslim olmaları çağrısında bulundu.

48 haftadır çocuklarını HDP’den istediklerini ifade eden baba Şemsettin Özcan, “HDP nasıl çocuklarımızı götürüp PKK’ya vermişse öyle de geri getirsin. HDP çocuklarımızı getirene kadar burada kış, kar, yağmur, çamur demeden eyleme devam edeceğiz. HDP’lilerin çocukları nerede okuyor? Benim çocuğum şimdi nerede? Çocuğum var mı yok mu bilmiyorum. CHP de bizi oyuna getiriyor. Ondan sonra tekme atıyor, diyor ki ‘ben gittim, annelerle görüştüm’. Sen nerede görüştün? Yalan atıyorsun. Biz orada çadırdık, niye gelmedin yanımıza? Korkmayın. HDP’den mi korkuyorsunuz? Şimdi sende HDP mi oldun? Olduysan bir şey diyemiyoruz. HDP, CHP, İYİ Parti, 6 parti bir olmuşlar. HDP’ci olmuşlar” dedi.

“Biz hepimiz orada bekledik, niye kendisini sakladı, anneleri görmedi”
Anne Gülbahar Teker de, HDP’den ve PKK’dan çocuğunu istediğini vurgulayarak, “Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’a geldi. Biz hepimiz orada bekledik. Niye kendisini sakladı, gelmedi, anneleri görmedi. Niye gitti kameralara yalan söyledi. ‘Ben anneleri, babaları gördüm’ yalandır. Korkmasın. Niye korkuyor ki? Gelmedi. Kaçıp gittiler. Ben onu istemiyorum. Kapatsın gitsin” ifadelerini kullandı.

“Bizim üstümüzden de siyaset yapmasınlar”
Anne Ayten Koçhan ise, 48 haftadır evlatları için nöbet tuttuklarını belirterek, “PKK’dan, HDP’den çocuklarımızı istiyoruz. Onlardan da korkmuyoruz. Bizim üstümüzden de siyaset yapmasınlar. Devletimiz, polisimiz arkamızda. Yavrularım, Ersin oğlum beni duyuyorsanız dönün, yolunuz yol değil. Gelin, devletimize sığının. Bir tane çocuk dağda kalana kadar biz burada eylemimize devam edeceğiz” diye konuştu.