MÜSİAD: Sermayenin ırkı olmaz
Abone olMÜSİAD Genel Başkanı Ömer Bolat, 'sermayenin kuzeyi, güneyi, doğusu, batısı, olmayacağını, bu tür ayrımların sermayeyi kaçıracağını' söyledi.
MÜSİAD, Konya Şubesi Toplantı Salonu'nda işadamlarına verilen
iftar yemeğinin ardından Cidde Sanayi ve Ticaret Odası'nda
gerçekleştirilen toplantı ve yaklaşık bir haftadır Körfez
ülkelerinin işadamlarıyla yaptıkları temasları hakkında bilgi
verdi. Körfez sermayesinin son günlerde gündemi meşgul ettiğini
dile getiren Bolat, bu yüzden bu ülkelerle yaptıkları temasların
büyük önem taşıdığını bildirdi. Sermayenin kıt olduğu bir ortamda
Türkiye'nin yabancı yatırımlara ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Bolat,
''Sermayenin kuzeyi, güneyi, doğusu, batısı, yeşili, kırmızısı
olmaz. Bu tür ayrımlar, zaman kaybettirir, sermayeyi kaçırır''
dedi. Türkiye'ye 2004 yılına kadar gelen yabancı yatırımların
toplam tutarının 17.5 milyar dolar olduğunu, Körfez ülkelerinin ise
Batı ülkelerindeki sermayesinin 1.5 trilyon doları bulduğunu
belirten Bolat, şunları kaydetti: ''Bu rakamlar 2001 Eylül
saldırısı öncesindeydi. Körfez ülkeleri bize her açıdan çok yakın
bir bölge. Bu ülkelerinden birisiyle 5 milyar dolarlık bir yatırım
protokolünün imzalanması Hükümet'in temaslarının olumlu sonucudur.
Türkiye, 3.5 saatlik uçuş mesafesiyle 55 ülkeye kolaylıkla
ulaşabiliyor. Tam bir merkez konumundayız. Komşularla ilişkiler
meyvelerini vermeye başladı. Elimizdeki avantajları iyi
kullanmalıyız.'' Bolat, 1.5 trilyon dolarlık Körfez sermayesi
içinde 400 milyar dolarlık bölümün faizsiz enstrümanlara yönelik
yatırımlar olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin bundan pay alabilmesi
için bu tür enstrümanları üretmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin
turizmde Körfez bölgelerinden gelenlere vize kolaylığı getirmesi
sonucunda bu ülkelerden gelenlerin sayısının yüzde 100 arttığını
dile getiren Bolat, ''Diğer taraftan geçen yıl toplam ihracatımız
yüzde 33 artarken, Ortadoğu'ya ihracatta artış yüzde 44 oldu. Bu
yılın 7 aylık döneminde ise toplam ihracatımız yüzde 17.5,
Ortadoğu'ya ihracatımız ise yüzde 33 arttı'' dedi. 11 Eylül
saldırılarından sonra bölge sermayesinin Batı'dan tedirgin olduğunu
belirten Bolat, şöyle devam etti: ''Bu yüzden sermayesini Malezya,
Dubai, Lübnan, Ürdün ve Türkiye gibi ülkelere kaydırmaya çalışıyor.
Petrolde inanılmaz gelir artışı yaşadılar. 1998 yılında petrolün
varili 11 dolar, 2002 yılında 22 dolar, 2003 yılında 33 dolardı.
Şimdi ise 55-60 dolar civarında olacak. Petrolün 20 dolara düşmesi
çok zor artık. Bu artışa paralel olarak 6 ülkenin 2003-2004 yılında
elde ettikleri ekstra petrol geliri 200 milyar dolardır. 2005-2006
dönemi için planlanan gelir ise 360 milyar dolardır. Bu ekstra
gelirler ekonomide canlılık başlattı.'' Bolat, Suudi Arabistan'ın
gelecek 15 yıllık dönemde kendi ülkesinde 600 milyar dolarlık
yatırım planladığını vurgulayarak, altyapı, enerji hatları, ulaşım
ağlarında yatırım yapacak bu ülkede Türkiye'nin çok yakından
tanındığını bu avantajın iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Suudi Arabistan'ın nüfusunun yüzde 75'inin 20 yaşın altında
olduğunu vurgulayan Bolat, bu yüzden tam bir tüketim ülkesi
olduğunu anlattı. Vize, finans, sigorta ve ulaşım gibi bazı
konularda sorunların çözülmesi durumunda Körfez ülkeleriyle
ticaretin daha da büyüyeceğini belirten Bolat, işadamlarına
bölgeyle yapılacak ticarette izlenmesi gereken yollar hakkında
detaylı bilgiler sundu.