Münevverden teğmene 8 mesaj
Abone olTürkiye'nin konuştuğu cinayette sürpriz gelişme. Olaydan 2 saat önce Münevver'in teğmene çektiği mesajlar düğümü çözebilir
Münevver Karabulut'un, öldürülmeden sadece birkaç saat
önce Ankara'da görevli bir teğmenle cep telefonuyla 8 kez
mesajlaştığı ortaya çıktı.
Polise göre; Cem Garipoğlu, mesajları görüp kıskançlık krizine
girdi ve Münevver'i dövüp sonra öldürdü.
SIR MESAJLAR
Münevver Karabulut cinayeti "Faili meçhul"den "Faili firar"a
dönüşmüş durumda. Ancak cinayetin sebebi ise hâlâ meçhul ve bugüne
kadar anlaşılabilmiş değil. İşte Sabah'ın ulaştığı bir belge o
korkunç cinayetin sebebine ışık tutacak nitelikte. O belge cinayeti
soruşturan Cumhuriyet Savcısı Faruk Yılmaz Erşen'in tek tek
topladığı 4 klasörlük belgeler arasında yer alıyor. Belge Münevver
Karabulut'un 0 551 545… ile başlayan cep telefonuna ait ayrıntılı
mesaj ve görüşme dökümüne ait.
CİNAYET GÜNÜ 8 MESAJ GELDİ
Belgeye göre Münevver Karabulut öldürüldüğü gün saat 11.26 ile
11.47 arasında diğer bir numaraya tam 8 kez cep telefonu ile mesaj
gönderdi. Güvenlik kamerası kayıtlarına göre Münevver o gün saat
14.10'da okuldan ayrılmıştı. Yani Münevver Karabulut bu mesajları
okulda iken gönderdi. 8 mesajın gönderildiği cep telefonunun kime
ait olduğunu araştıran savcı Faruk Yılmaz Erşen, Telekomünikasyon
İletişim Başkanlığı'ndan bu sorunun yanıtını istedi.
O TELEFON BİR TEĞMENE AİT
TİB'den gelen yazıda Münevver Karabulut'un mesaj gönderdiği cep
telefonunun Ankara Beytepe'deki Jandarma Okullar Komutanlığı'nda
görevli teğmen C.Y.C.'ye ait olduğu bilgisi yer aldı. Savcı Erşen,
teğmen C.Y.C.'nin ifadesinin alınması için bağlı bulunduğu
komutanlığın Ankara'da olması nedeniyle Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı'na talimat yazısı yazdı.
Savcı Erşen, Münevver Karabulut'un mesaj gönderdiği teğmenle
öldürülmeden önce buluşup buluşmadığını, cinayet hakkında herhangi
bir bilgisinin olup olmadığının öğrenilmesini istedi. Polisin
üzerinde çalıştığı bu senaryoya göre Münevver'in feci sonunu
hazırlayan Ankara'daki teğmen C.Y.C.'ye gönderdiği mesajlar
oldu.
GARİPOĞLU ÇEVRESİNDE "AGRESİF" OLARAK
TANINIYOR
İddiaya göre C.G. sevgilisi Münevver'le cinayet günü öğleden sonra
Bahçeşehir'deki villada buluştu. Kıskanç sevgili Münevver'in cep
telefonunu kurcalarken attığı ve gelen mesajları gördü. Çevresinde
"agresif" kişiliğiyle tanınan Cem Garipoğlu bir anlık öfke ile
Münevver'i dövmeye başladı. Kavga daha da büyüyünce hırsını
alamayan Cem Garipoğlu Münevver'i bıçaklayarak öldürdü. Münevver'i
öldüren Cem Garipoğlu cesetten kurtulmak için annesine ve babasını
aradı. Münevver Bahçeşehir'deki evde başı kesilerek bir valize ve
gitar kutusuna yerleştirildi. Sonra Cem cesedi Etiler'deki
dedesinin evinin az ötesindeki Dilekyıldızı sokakta bir çöp
konteynırının içine attı.
ADLİ TIP'TAKİ BIÇAK CİNAYET SİLAHI DEĞİL
Öte yandan İstanbul Adli Tıp Kurumu'na delil olarak gönderilen
bıçağın, cinayet silahı olmadığı anlaşıldı. Adli Tıp Kurumu
Biyolojik İhtisas Dairesi'nin 15 Temmuz 2009 tarihli raporuna göre
söz konusu bıçağın üzerinden alınan sürüntü örneklerinde kana
rastlanmadığı, soruşturma dosyasında adı geçen şüphelilerin
DNA'larının bıçaktaki DNA profilleriyle kesinlikle uyuşmadığı
belirtildi. Münevver Karabulut'un otopsi raporunda 5 kesici-delici
yara ve 29 düz kesik vasıfta yara tespit edilmişti. Yapılan
incelemede Münevver Karabulut'un karın bölgesindeki kesici-delici
alet yaralarının genişlikleri ile delil olarak getirilen bıçağın
namlu genişliği arasında fark bulunduğu, cesetteki yaraların da bu
bıçakla açılmadığı vurgulandı.