Mümtaz Soysal'a ağır suçlama
Abone olHukukçu-yazar Prof. Dr. Çetin Yetkin'den meslektaşı Prof.Dr. Mümtaz Soysal'a çok ağır suçlamalar. Prof. Yetkin, Soysal'ın KKTC'ye danışman olunca yaptıklarını yazdı.
Mümtaz Soysal’a ağır suçlama: Kıbrıs’taki yolsuzlukları
yazdırmadı Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) düzenlediği toplantıya
‘belinde tabancayla’ katılmasıyla gündeme gelen Prof. Dr. Çetin
Yetkin, bu kez yazdığı kitabında ortaya attığı bir iddiayla
tartışmalara sebep oldu. Milliyet Gazetesi’nde çalıştığı dönemi
anlatan Yetkin, aynı gazetede köşe yazan Prof. Dr. Mümtaz Soysal’ın
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın
danışmanı olunca neler yaptığını anlattı. ‘Kıbrıs’ta yaşanan bazı
olumsuzlukları, yolsuzlukları bulup ortaya çıkardığını’ söyleyen
Prof. Yetkin, “Bunların yazılmasına nedense Mümtaz Soysal hep karşı
çıktı.” dedi. Savcı ve gazeteci olarak çalıştığı dönemlerin perde
arkasını ‘Bir Savcının Not Defterinden’ adlı kitapta anlatan
Yetkin, 12 Mart darbesinde Mümtaz Soysal’ın başına gelen bir olayı
aktarıyor. 12 Mart dönemini ‘muhbirliğin kurumsallaştırıldığı
dönem’ olarak niteleyen Yetkin, Soysal’ın iki profesör arkadaşı
tarafından ihbar edildiğini belirtiyor. Savcılık belgelerinin de
yer aldığı kitaba göre, darbe olunca profesörler Soysal hakkında
‘komünizm propagandası yapıyor’ gerekçesiyle rektörlüğe yazı
gönderdi. Yazıda, ‘Soysal’ın öğünerek şu sözleri söylediğine şahit
olduk: Fakültede tek renk vardır, o da kırmızı. Bunun değişik
tonları olabilir. Fakat başka bir renge müsamaha edilemez. Dönemin
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İhsan Doğramacı olayı
soruşturması için ihbar mektubunu Soysal’ın bağlı olduğu Ankara
Üniversitesi rektörüne iletmiş. Rektörlük soruşturma yaparak ihbarı
‘asılsız’ bulmuş ve yazıyı Doğramacı’ya geri göndemiş. Doğramacı bu
kez ihbarı ‘gereği yapılmak üzere’ Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na
sevk etmiş. Bu olayı yıllar sonra kaleme alan Yetkin, kitabında şu
yoruma yer veriyor: “Soysal, Denktaş’ın danışmanı oldu, aynı
zamanda Milliyet Gazetesi’ndeki köşe yazılarını sürdürmekteydi. Ben
de Milliyet’te çalışmaya başlamıştım. Kıbrıs’ta yaşanan bazı
olumsuzlukları, yolsuzlukları bulup ortaya çıkarıyordum. Bildiğim
ve duyduğum kadarı ile bunların yazılmasına, her nedense, Mümtaz
Soysal, hep karşı çıktı.” Prof. Yetkin, 2004’ün Aralık ayında
yayımlanan ‘Ben Bir Türküm’ adlı kitabında ise KKTC’de yaşayan
Türkleri, Türk kimliğinden kopmakla suçladı. Söz konusu durumun
oluşmasında Ada’da yaşanan yolsuzlukların etkili olduğunu kaydeden
Yetkin, “KKTC yönetiminin ve Türkiye’nin, Kıbrıs Türk halkına büyük
yanlışlıkları olmuştur. Bunun sonucunda da halkın bir bölümünün
olup bitenlere tepkili olduğu da bilinmektedir. Ekonomik açıdan
beceriksizlikler, yolsuzluklar yapılmış; nüfusun önemli bir bölümü
maddi sıkıntı içine düşmüştür.” dedi. Devlet güvenlik mahkemeleri
kaldırılıncaya kadar birçok siyasi davanın hakimi olarak görev
yapan Prof. Dr. Çetin Yetkin, Yeniden Müdafaai Hukuk Dergisi’nin
sahibi ve genel yayın yönetmeni. Yetkin, 3 Mart 2004 tarihinde
belinde silahla ATO’nun programında hükümete sert eleştirilerde
bulunmuştu: “Ne kadar tartışırsak tartışalım, Türkiye’de laikliğin
güvencesi Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. Adım adım Hilafet’i geri
getirmeye çalışıyorlar. İktidar açısından bakıldığında kendi
potansiyelini artırarak ülkeyi ters-yüz etmek durumu var. Dış
güçler açısından bakıldığında Kıbrıs’ı aldılar, sıra Ege’de.
Güneydoğu zaten geliyor. Başbakan kendi söyledi, Diyarbakır’ı
merkez yapacaklarmış.” Denktaş’ın danışmanı olan Mümtaz Soysal ise
Kongo’nun yeniden yapılandırma çalışmalarına katkıda bulunuyor. 27
Ocak 2005 tarihinde Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde çok partili
sisteme geçiş dersleri vermeye başladı. Türkiye’nin Kongo
Büyükelçisi Ali Engin Oba’nın tavsiyesi ile Senato Başkanı’nın
davetini alan Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Mümtaz Soysal, 27 Ocak-3
Şubat tarihleri arasında Kongolulara çok partili sisteme geçiş
dersi verdi. Kongo’da Senato Başkanı Bodho’nun yanı sıra, meclis
başkanı ve cumhurbaşkanı yardımcısı ile de görüştüğünü belirten
Soysal, konuyla ilgili Akşam Gazetesi’ne yaptığı açıklamada şunları
söyledi: “Senatoda anayasa ile ilgili çalışma yapan komisyon
üyeleriyle üç gün süren bir çalışmamız oldu. Ülkedeki şiddetin çoğu
ordu tarafından gerçekleştiriliyor. Senato başkanına öncelikle
doğru dürüst bir ordu kurmaları gerektiğini anlattım. Bu konuda
TSK’dan teknik yardım alabileceklerini ifade ettim” Haber: Ali
Ertuğrul Kaynak: Zaman