Muhtar'dan Uluç'a nazik eleştiri
Abone olÇiçeği burnunda köşe yazarı Reha Muhtar, Hıncal Uluç'u nazikçe eleştirdi. Muhtar, Uluç'un Amerika'daki ifade özgürlüğü eleştirisine katılmadığını söyledi.
Sabah gazetesinde köşe yazmaya başlayan Anchorman Reha Muhtar,
ikinci yazısında Hıncal Uluç'a destek verdi. Muhtar, Uluç'un
Amerika'daki ifade özgürlüğü eleştirisine katıldığını belirtti.İşte
Reha Muhtar'ın yazısı... Sana kimse geri zekâlı diyemez Sevgili
Hıncal Uluç.. Sevgili Hıncal Uluç bu ülkenin en ses getiren
yazarlarından biri.. Belki de birincisi.. Öyle bir üslubu var ki
yoğurda siyah diyerek yazıya girse, yazı bittiğinde siz de
inanıyorsunuz yoğurdun siyah olduğuna.. Böyle bir üslup, yazarın
ustalığını gösterir.. O da onun için Hıncal Uluç zaten.. Salı günkü
yazısı da öyle.. "Bush is an idiot Sayın Yargıcım" demiş yazının
başlığında, Amerika'daki ifade özgürlüğünü anlatmak için.. Joan
Baez İstanbul konserinde binlerce izleyicinin önünde öyle demiş
kendi Başkan'ı Bush için.. "Bu Bush'a yapılmış bir hakaret değil..
Amerikan düşüncesinde "Bush bir aptaldır sözü, bir düşüncenin
açıklanmasıdır.. Baez ve onun gibi düşünenlere göre Bush bir
aptal.. Gerçek bir aptal.. Onlar da bir gerçeği ifade ediyor.."
Düşünebiliyor musunuz.. Bir insana binlerce kişinin izlediği bir
konserde idiot diyeceksiniz.. Size bir şey söylediklerinde de "Ne
yapayım ben onu idiot olarak görüyorum.. Bu benim düşüncem.. İfade
özgürlüğüme karışamazsın" buyuracaksınız.. Bu yazdığının nereye
varacağını görebiliyor, tahmin edebiliyor musun sevgili Hıncal
abi.. Bu ülkenin, Amerika'nın Joan Baez'i ayarındaki sanatçıları,
bir Ajda, bir Sezen, bir Nilüfer, binlerce hayranının önünde konser
verirken çıksalar ve "Hıncal Uluç bir geri zekalıdır" deseler bunu
ifade özgürlüğünün bir parçası olarak mı görürsün?.. "Ne yapalım
biz Hıncal Uluç'un geri zekalı hem de çok ileri derecede geri
zekalı olduğunu düşünüyoruz.. Bu bizim düşüncemiz.. Bir kastımız
yok.. Bunu ifade ettik.. Hakaret etmedik" mi diyecekler.. Yapma
Hıncal abi.. Mülkiye'deki hukuk hocaları böyle mi öğrettiler hukuku
bize?.. Zeka testleri, psikolojiyle ilgili olanlar bilirler.. Ama
ben bir daha açıklayayım.. İnsaların zeka düzeyi "deha"dan (harf
hatası yok, yanlış anlamayın reha'dan değil deha'dan) idiot'a kadar
yaklaşık 10 kategoride değerlendirilir.. 90-110 arası normal
zekadır.. Puanlar indikçe (Allah göstermesin), geri zekalılığın
kategorileri başlar.. 90'ın hemen altında olanlara normal altı,
daha geride olanlara geri zekalı denir.. Hıncal Abi'nin
'düşüncesini söylemiş, ifade özgürlüğüdür' dediği idiot geri
zekalılara verilen ad olsa iyi.. İleri derecede geri zekalı
olanlara moron denir.. 'Moron'lar günlük faaliyetleri tam olarak
yapamazlar.. Yanlarında çoğu zaman bir refakatçiye ihtiyaçları
vardır.. Diyeksiniz ki idiot nerede.. Durun bekleyin daha neler
göreceksiniz.. Moron'dan da daha geri zekalı olanlara embesil
denir.. Embesil insanlar çok ama çok sınırlı faaliyetleri
yapabilirler.. Resmen psikolojik olarak hasta ve özürlüdürler..
Fransızlar Amerikalılar'dan daha ince oldukları için hakaret
edecekleri kişiye embesil derler.. İşte bu embesilden bile sonra
gelir idiot'luk düzeyi Hıncal abi.. En düşük, varla yok arası zeka
düzeyi demektir.. Hatırladığım kadarıyla 20 ve 20'nin altıdır..
İdiot'lar 24 saat bakıma muhtaçtır, hiçbir işlerini yapamazlar ve
her şeyiyle özürlü ve hastadırlar.. Alay edilecek değil, acınacak
durumdadırlar.. Şimdi kalksa birisi Hıncal Uluç'a veya bana veya
herhangi birimize idiot dese, o düşüncesini açıklamış olmaz, bizzat
hakaret etmiş olur.. Hele hele bu hakareti, bir ünlü sanatçı, kendi
hayranlarının önünde hayranlarının kendisine tepki göstermeyeceğini
bilerek yaparsa, hakaretin ağırını yapmış olur.. Bu alkışlanacak
değil, ayıplanacak bir şey Hıncal abi.. Oradan sözü Türkiye'de
ifade özgürlüğünün olmadığına getiriyorsun.. Daha önce de
yazmıştın.. İfade özgürlüğü olmadığından, yazılara hakaret davaları
yoluyla getirilen kısıtlamalardan söz etmiştin.. Biliyorum bizim
mesleğin a, b, c'sidir ifade özgürlüğünü savunmak.. Onu savunmadan
gazeteci olunmaz.. Bunu bu mesleği yüceltebilmek için yaptığını da
biliyorum.. Ama maalesef o da inanmaya ve göstermeye çalıştığın
gibi değil.. İfade özgürlüğü adı altında yıllarca hakaret özgürlüğü
gazetelerden ve sütunlardan taştı.. On binlerce, yüz binlerce insan
bunun mağduru oldu.. Gazetelerin, gazetecilerin güven sıralamasında
en alt sıralarda olmasının en büyük nedenlerinden biri bu.. Mağdur
olan on binlerce insan, "ellerine kalem dedikleri kılıcı almışlar,
geleni geçeni biçiyorlar" diyor.. Onun için basının sesini kesmek
isteyen iktidarlar, sansür yasalarını Meclis'ten geçirirken, sessiz
çoğunluk içten içe gizli bir mutluluk duyuyor, "Oh iyi oluyor
bunlara da" diyor.. İfade özgürlüğü, küfürle, hakaretle, küçük
düşürmeyle karıştırıldığı için bir zamanlar ellerinden tutup
mesleği öğrettiklerin bile sana "Hıncal abi bugün yine saçmalamış"
diyorlar, diyebiliyorlar.. Ben sana geri zekalı, idiot, dedirtmem
Hıncal abi.. Diyenin mahkemede alnını karışlarım... Kaynak:
Sabah