Muhtar'dan Barlas'a tavsiye
Abone olReha Muhtar'ın sigaraya bırakmasını konu alan Mehmet Barlas'a cevap. Sigarayı bıraktıktan sonra huzur bulan Muhtar'ın cevabı tavsiye niteliğindeydi.
Son günlerde Reha Muhtar, sigarayı bıraktıktan sonraki
mutluluğunu dilinden düşürmüyor. Dün kendisi hakkında Mehmet
Barlas'ın yazdığı yazı sonrası Muhtar, diyerek üstadına şu
tavsiyede bulundu:
Nasıl yüzlerce mail geliyor...
Sigarayı bırakmış ve yepyeni bir hayata başlamış insanlar, nasıl
sözleriyle, kalpleriyle, beyinleriyle bana destek oluyorlar...
Hepsinin sözlerinde bir ortak nokta var:
"Sigarayı bıraktığım gün, yepyeni bir hayata başladım... Artık
yediğim yemeğin tadını alıyorum... Meğer yemekler ne kadar
güzelmiş... Ben neden tadını alamazmışım, o güzelim yemeklerin...
Artık içtiğim içkinin tadını alıyorum... Artık hayatın tadını
alıyorum..."
Hele gazeteden Kazım Kanat geçen gün geldi odama
5'İNCİ SINIF İNSAN
"3 paket sigara içiyordum... Sevişmenin tadını bile
çıkartamıyordum... Sigarayı bıraktıktan sonra, sevişmenin tadını
çıkarmaya başladım... Sevişmenin.." dedi...
Ve yüzlerce mail... "2 paket sigara içen karımın bırakması, 3 paket
içen kocamın bırakması için sigarayı bırakma deneyiminizi yazın
Reha Bey..." diyen yüzlerce mail...
En enteresan sözlerden birini bizim Salih Memecan söyledi...
"Bir kere..." dedi, "Sigara içmediğin için, sigara içen kişiye
karşı 1-0 galip başlıyorsun konuşmaya... Odada oturuyorsanız,
'Sigara içebilir miyim' diye soruyor... Yani bir yerde senden izin
alıyor... Psikolojik olarak zaten daha baştan ezik duruma
düşüyor..."
Salih zaman zaman Amerika'da kaldığı için, orada sigara içenlerin
5. sınıf insan yerine konmalarına iyice alışmış...
Gayet açık söylüyorum... Bugün Amerika'da sigara içenlere,
restoranlarda, barlarda, işyerlerinde, kamuya açık alanlarda
yapılan ayrımcılığı, geçmişte siyahi vatandaşlarına yapmadı
Amerika...
Bir restoranda sigara içmenize izin vermez Amerikalılar...
Karınızla, sevgilinizle restorana veya bara gitmişsiniz... Sigara
içeceksiniz...
Sevgiliniz masada oturur... Siz kapının önüne çıkarsınız...
Restorandakilerin küçümseyen bakışlarıyla, kapının önünde çişinizi
yapar gibi, sigara içersiniz...
Ancak bitirdikten sonra restorana, dönebilirsiniz...
New-York'ta 50 katlı iş merkezi gökdelenlerde binlerce kişi
çalışır... Gökdelenlerin önünden geçerken 3-5 kişi görürsünüz...
İçmekten utandıkları sigarayı hızlı hızlı içine çekip, bir an önce
işine dönmeye çalışan insanlardır onlar...
Yüzlerinde, binlerce insan arasında zaaflarının farkındaki azınlık
olmanın verdiği hafif utanma duygusu vardır...
Yıllar önce, Almanya'da okurken, şarap tatmanın inceliklerini,
ustalardan (degüstatör) öğreten bir dersimiz vardı...
Adam geldi... Şarabın nasıl tadılacağını yavaş yavaş göstermeye
başladı... Dilin hangi noktalarıyla o tadı alacağınızı öğretirken
durdu ve şöyle dedi:
"Bu denemeyi sigara içmeyenler yapacak... Ağzında tütün olanların
dillerinin hiçbir tarafı, şarabın tadını almaz... Sigara içenler
şarap tadamazlar..."
Şarabı tadamayacaksın, yemeğin tadını çıkaramayacaksın... Hatta
Kazım Kanat'ın deyimiyle sevişmenin tadını çıkaramayacaksın...
Her türden tat alma duygusu bu kadar nakıs kalan bir insan olmaya
devam etmek istiyor musunuz?..
TATSIZ GÜZELLİK
Sevgili Mehmet Barlas, halen içmekte ve derin derin ciğerlerine
çekmekte olduğu duman kütlesinin etkisiyle olsa gerek, kinayeli
biçimde "Reha Muhtar'ı bir ay sonra kim tutacak" diye sormuş...
Beni tutmaya gerek yok... Yemeğin, şarabın, hayatın, güzelliklerin
ve sevişmenin müthiş tatları ile ilgili mailleri okuyorum
şimdilik...
Merak etmesin o çok sevdiğim bir abimdir... Her yeni güzellikten
haberdar edeceğim kendisini...
Sadece dinlemekle mutlu olacaksa mesele yok...
Yok kendi de nakıs kalmayıp yaşamak istiyorsa, hemen yardımcı
olurum... Yalnız önce sigara yok!..
YAZI:Reha MUHTAR
SABAH