Mühendisler 4 yıl önce Soma için uyarıda bulunmuş!
Abone olMaden Mühendisleri Odası'nın 2010 yılında hazırladığı raporda özellikle Soma bölgesindeki madenler için ciddi uyarılar yer alıyor.
Soma’daki facia, Türkiye ’deki kömür
madenlerinde yaşanan korkunç gerçekleri de gün yüzüne çıkardı.
Soma’daki felaketten tam 4 yıl önce hazırlanan maden raporu,
yeraltında yaşanan ölümlerin göz göre göre geldiğini, yapılan tüm
acil önlem uyarılarının gereği yapılmayarak kazalara davetiye
çıkarıldığını ortaya koydu. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği
(TMMOB) Maden Mühendisleri Odası tarafından 2010’da hazırlanan 152
sayfalık, ‘Madenlerde Yaşanan İş Kazaları Raporu’nda şu tespitlere
yer verildi:
AYAK GÖÇÜKLERİ OLUYOR: Yeraltı madenlerinde
uygun ve yeterli tahkimat yapılmamaktadır. Özellikle üretim
bacalarında ve kılavuz arınlarında gereğinden de fazla açıklık
bırakılmakta, aktif arınlarda kapak tutulmamakta, aktif tavanlarda
sürme kama tekniği tam olarak uygulanmamaktadır. Ayaklarda
‘ilerleme kadar göçertme/dolgu yapılması’ kuralı uygulanmamaktadır.
Zonguldak havzasında uygulanan ‘göçertmeli-arına paralel sarmalı
ağaç tahkimat’ yönteminin can damarı olan sürme kama ve damların
şeşbeş ötelenmesi usulleri çok farklı ve eksik biçimlerde
uygulanmakta ve ayak göçüklerine yol açmaktadır.
METAN DEŞARJ EDİLEMİYOR: Uygun ve yeterli
havalandırma sisteminin bulunmamasına bağlı olarak baca ve kılavuz
arınlarındaki metan geliri deşarj edilememektedir. Tali
havalandırmanın yanlış uygulanmasına (çok uzun boru hatlarında
engellenemeyen kaçaklar, kısa devreye yol açan ek tali
vantilatörler, gücü çok az ya da gereğinden fazla tali
vantilatörlerin kullanılması) Bu sebeple metan yanması ve grizu
patlamaları meydana gelmektedir. Bağımsız havalandırma ilkesinden
verilen ödünler özellikle çok sayıda işyeri ve işçinin etkilendiği
büyük kazalara neden olabilmektedir. Üretim işyerlerinde nefeslik
ve kaçamak yolu olarak kullanılmak üzere yerüstü bağlantılı ikinci
bir yol bulunmamaktadır.
ACİL TAHLİYE YAPILAMIYOR: İşçiler ocaktan acil
ve güvenli bir şekilde tahliye edilememektedir. Ayrıca bu durum
ocak havalandırmasını da olumsuz etkilemektedir. Tehlikeli gazlar
için bazı büyük işletmelerde sürekli gaz izleme sistemi kurulu
olup, erken uyarı sistemi bulunmamaktadır. Bu sebeple, tehlikeli
gazların sürekli takibi yapılamamakta, gerekli tedbirler zamanında
alınamamakta ve tehlikeli durumlarda ocağın acil tahliyesi
sağlanamamaktadır. Grizulu ocaklarda kullanılması zorunlu olan
kendiliğinden emniyetli elektrik donanımının ve devre kesici
donanımların zamanla, tamir bakım gördükçe bu özelliğini yitirmesi
iyi denetlenmeyen bir husustur. İlkyardım ve tahlisiye
istasyonlarının kurulmaması, mevcutların ise uygun nitelikte
olmaması nedeniyle kaza sonucu kurtarma ve ilkyardım işlemleri
zamanında yapılamamaktadır. Ocakta uygun vasıfta gaz ölçüm
cihazının bulunmaması, her vardiyada muntazam aralıklarla gaz
ölçümlerinin yapılmaması, ferdi maskelerin bulunmaması veya
kullanılamaması, çalışanların metan, karbonmonoksit, karbondioksit
ve diğer tehlikeli ve zararlı gazlardan etkilenmesine neden
olmaktadır.
PANİK ÖLÜMÜ ARTIRIYOR: Yangın ve patlamadan sağ
olarak kurtulanlar, yeterli eğitim ve tatbikatların yapılmaması
nedeniyle oluşan panik sonucu bireysel oksijen maskelerini
kullanamamakta, güvenli çıkış yollarını bulamamakta ve bu durum
ölümleri arttırmaktadır. Çalışanların ocak içi eğimli yollarda
malzeme taşınan vagonlara binmeleri, vagon kaçmalarına karşı
tedbirlerin alınmaması, yollardaki aralıkların yeterli olmaması,
nakliyatla ilgili ölümlü ve uzuv kayıplı iş kazaları meydana
getirmektedir.
SOMA’DA KAZA OLASILIĞI FAZLA: Bütün ayrıntılar yerinde yapılacak tetkik ve deneylerle belirlendikten sonra bilgisayarda sayısal gaz akış modelleri oluşturulmalıdır. Bu sayede metan geliri optimizasyonu yapılabilir. Ülkemizdeki en önemli linyit havzası olan Soma’daki çalışma bölgelerinde, derinliğin artmasına bağlı olarak kömürün yüksek miktarlarda metan içeriğine sahip olduğu belirlenmiştir. Burada hata yapılması asla kabul edilemez. Kömür damarının kalın olması ve havzada günümüze kadar metansız ortamda çalışılması nedeniyle tecrübe eksikliği nedenleriyle metan drenajı yapılmadan üretim yapılması yeni bir faciaya sebep olabilir. Öncelikli hedef, özellikle aynı anda birden çok maden emekçisinin ölümüne neden olabilecek kaza olasılığının her an var olan yeraltı kömür madenciliği olmalı ve buralara odaklanılmalıdır. Tüm sektör bileşenlerinin katılımıyla yeraltı kömür işletmeciliği yapılan bölgeler için Maden Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan risk haritası güncellenmeli, metan kaynaklı kazalar başta olmak üzere ulusal düzeyde acil durum ve eylem planı hazırlanmalıdır. Gelişmiş teknolojilerin ocak emniyetinin sağlanmasına olumlu etkisi büyük olmuştur. Mekanizasyonun olduğu ocaklarda, kazalardaki sıklık oranları azalmaları dikkat çekicidir.