Muhalefetten Ruhban Okulu eleştirisi
Abone olBaşbakan Ruhban Okulu için Batı Trakya Türklerinin durumunu şart koştu. Muhalefet ise tam tersi bir sürecin işlediğini savunuyor
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
ANKARA- 38 yıldır kapalı olan Ruhban Okulu’nun
yeniden faaliyete geçmesi için hükümetin başlattığı çalışmaya
muhalefetin tepkisi sert oldu.
Başbakan Tayyip Erdoğan okulun açılması "Yunan hükümeti Batı
Trakya'daki Türk azınlığın sorunlarına çözüm getirmeli" şartını
ileri sürerken MHP bunun tam tersi bir sürecin işletildiğini ileri
sürdü.
MHP’li Deniz Bölükbaşı, “Yeni olan söylenenle yapılan
hazırlığın aynı olmaması. Yürütülen çalışma karşılılık bağını
koparan bir çalışma. YÖK sistemi dışında özel bir okul olarak
açılması gündemde” eleştirisi getirdi.
MEB BÜNYESİNDE AÇILACAK İDDİASI
CHP ve MHP’nin diplomat kökenli milletvekilleri Ruhban Okulu’nun
açılmasıyla ilgili tartışmalar konusunda
İNTERNETHABER’in sorularını yanıtladı. MHP’li
Bölükbaşı Erdoğan’ın sözleri ve yürütülen çalışmayla ilgili şunları
söyledi:
“Batı Trakya Türkleriyle ilgili şart yeni değil. Bundan
önceki hükümetler de buna bağladı. Ama AKP ile yeni olan bir şey
var. O da başbakan böyle söylüyor ama yapılan hazırlık karşılıklık
bağını koparmakta. Egemen Bağış’ın beyanları da bunu gösteriyor.
Sayın Başbakan da büyük adada azınlık liderleri ile görüşmesinde
açılmayı sordu. Bunu açıklamak Milli Eğitim Bakanına düşer. Ama
şunu biliyorum, yürütülen çalışma Batı Trakya bağını koparan bir
çalışmadır. Okulun YÖK sistemi dışında özel bir okul olarak
açılması için uğraşılıyor."
DIŞ BASKILARA BOYUN EĞİLİYOR
CHP’nin diplomat kökenli milletvekili Onur Öymen de Başbakan’ın
açıklamalarına mesafeli yaklaştı. Sorunun başta hukuki olmak üzere
pek çok boyutu olduğunu anlatan Öymen, bunların tamamı dikkate
alınmadan başlatılacak bir sürecin dış baskılara boyun eğmek
anlamına geleceğini söyledi. Öymen’in görüşleri şöyle:
“Sorunun iki boyutu var. Yasalarımıza göre özel askeri
ve dini nitelikli okullar açılmıyor. Eğer bu yapılırsa emsal
yaratır. Dini ve askeri okulların açılmasının önünde engel
kalmaz. Biz İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesine
bağlı bir okul olabileceğini söylüyoruz. Kimse Ortodoks din adamı
yetiştirilmesin demiyor. Ama Yahudi din adamı ihtiyacı yok mu?
Musevi din adamı ihtiyacı yok mu? Onlar niye uluslararası bir
kampanya yürütmüyor. Patrikhane sözcüsü açıkça Türk hükümeti
istediklerimizi yapmadığı için uluslararası baskı yürütüyoruz diyor
ve bu sözlere hükümet tepki göstermiyor.”
“İkinci nokta Lozan. Buna göre Ortodokslara tanınan haklar
Batı Trakya’da da uygulanmalı. Bu karşılıklılık ilkesini hep dile
getirdik. Batı Trakya’da Türk din adamlarının halk tarafından
seçilmesini tanımıyorlar. AİHM’ne götürüldü. Yine de Yunanistan
bunu düzeltmiyor.”
“Başbakan’ın sözlerine gelince, istekler kabul edilir Yunanlılar
bunu yaparsa biz de yasalarımızı mı çiğneyeceğiz? Şimdiye kadar ne
yapıldı? Neden daha önceki yıllarda açılamadı? Neden 7 yıllık AKP
iktidarında açılamadı? Önce araştırılmalı, hukuki zemini
görülmeli. Yasaları ihlal ederse ne gibi örnekler ortaya çıkar onu
düşünmeli. Batı Trakya Türklerinin hakları görülmeli. Bunların
tamamı görülmeden bir süreç doğru olmaz. Yapılırsa sadece dış
baskıları tatmin etmek için yapılmış olur.”