Muhalefetten dershane taarruzu
Abone olCHP ve BDP’li vekiller, hükümeti dershane düzenlemesi konusunda topa tuttu. <br/>Meclis’ten basın toplantısı düzenleyen Tan, dershane sorunu...
CHP ve BDP’li vekiller, hükümeti dershane düzenlemesi konusunda
topa tuttu.
Meclis’ten basın toplantısı düzenleyen Tan, dershane sorununun
milli eğitim sistemi sorunu olduğunu söyleyerek, halkın
ihtiyaçlarına göre eğitim sisteminin belirlenmesi gerektiğini
kaydetti. Doğru eğitim sisteminin tartışılması gerektiğini belirten
Tan, "Eğitim sistemi nasıl olmalıdır onu tartışalım. Bu mesele
dışişlerinden, içişlerinden, tarım politikasından da önemlidir. En
önemli mevzu eğitim meselesidir" dedi.
MGK kararlarının basına sızmasına yönelik olarak ise Tan, "Milli
Güvenlik Kurulu’na gelen belgeleri bizimkiler kuzu kuzu
imzalamışlar. Bunun hiçbir mazereti yok. Hepiniz imzalamışsınız.
Peki başka neleri imzaladınız?" şeklinde konuştu.
Devlet sırrı arkasına sığınılamayacağını söyleyen Tan, "Sen benim
katlimi ferman veriyorsun, bunu nasıl gizli tutabilirsin? 10 bin
insanı KCK’dan içeri sokuyorsun. Bir o kadar dershaneyi, cemaati
suçluyorsun. Kürt işadamları listesi milli Güvenlik Kurulu’ndan
geçip de infaz edilmişlerse, bu dedikodular doğruysa bunun gizlisi
saklısı olmaz. Devlet eşkıyalık yapamaz, cinayet işleyemez. O zaman
bütün mahkemeleri, bütün karakolları kapatın. Kanunsuz yaptığımız
ne varsa bunları açıklamak durumundasınız" ifadesini kullandı.
Dershanelerin 2015 yılına kadar özel okula dönüştürülmesi ile
ilgili olarak Tan, "Geleceğimizi niye pazarlık konusu yapıyorsunuz?
Bu da her zamanki gibi bir oyalama. 2015 e erteledim. Neyi
erteledin, ne kadarını erteledin, master projen ne, topyekün eğitim
sistemini nasıl dizayn edeceksin? Bunların hiçbirinin cevabı yok"
diye konuştu.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun başarılı olamama sebebini ise CHP ve
MHP’nin laik ve ulus devlet anlayışından ödün vermemesine bağlayan
Tan, 1921 Anayasası’nın teklif olarak getirilmesini istedi.
CHP KANADI
CHP Edirne Milletvekili Recep Gürkan ve Sakarya Milletvekili Engin
Özkoç, Meclis’te düzenledikleri basın toplantısında dershanelerin
dönüştürülmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Adeta pimi
çekilmiş el bombası gibi toplumun kucağında bu konunun ısıtılarak
bugünlere getirildiğini söyleyen Gürkan, dershanelerin öğrencileri
giriş sınavlarına hazırlamak, bilgi düzeyini geliştirmek için
faaliyet gösterdiğini ve Başbakan Erdoğan’ın tek başına bir karar
alma sürecini yürüttüğünü ileri sürdü. Gürkan, Başbakan Erdoğan’ın
1995 yılında bir dershane ziyaretinde çektirdiği fotoğrafı basın
mensuplarına göstererek, Erdoğan’ın konuya ilişkin yaptığı
açıklamaları hatırlattı. Dershane ve özel okulların maliyeti
arasındaki farka değinen Gürkan, "Ben iktidar olarak her kesimden
yeterli oyu aldım diye mi düşünüyorsunuz? Böyle bir bakış açısı
bugün geldiğimiz noktada toplumun hiçbir kesimi tarafından kabul
edilir değildir. KPSS’ye yıllardır atama bekleyen 300 bin
civarındaki aday ne yapacak? Dershanelerdeki öğretmenler için
yapılan mülakatın ölçütleri ne olacak? Yıllardır atanamadığı için
hayatına son veren 38 öğretmenin vebalini nerenize sığdıracaksınız"
diye konuştu.
Gürkan, "Aynı çözüm sürecinde olduğu gibi seçimlere dönük bir
manevra söz konusudur" dedi.
"DERSHANELERLE İLGİLİ 2 YIL UZATMA SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"
Sakarya Milletvekili Engin Özkoç ise, "Dershanelerle ilgili 2 yıl
uzatma söz konusu değildir. Ocak ayında Bakanın yaptığı açıklama
çok nettir. Yasal olarak TBMM’nin gündemine gelecektir. Yani
dershanelerin kapatılması konusu Ocak ayında yasalaşacaktır. Bunu
paydaşların, dershanelerin, öğrencilerin ve öğretmenlerin bilmesi
gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Dershanelere binlerce öğrenciyi mahkum edenin hükümetin politikası
olduğunu savunan Özkoç, "Asıl kapatılması gereken Milli Eğitim
Bakanlığı mıdır’ diye sormanız gerekir. Öğretmen, öğrencilerle
birlikte bundan sonra Türkiye’nin her yerinde eğitimin sorunlarını
dile getireceğiz. 4+4+4’te susanlar dershanelerin kapatılmasında
konuşuyorlarsa dün neden sustuklarını bugün kendilerine sormaları
gerekiyor. Bugün bir hükümet demokratik olmayan yöntemlerle ticari
hayatlara son veriyorsa bugün susanlar bunu iyi düşünmelidir"
dedi.
Bir soru üzerine Özkoç, "Milli Eğitim Komisyonu olarak bilgi
evlerinin de araştırılmasıyla ilgili soru önergesi verdim. CHP
Türkiye’de eğitimi ilgilendiren her konuda bilgi edinmek maksadıyla
eğitimi araştırır. Bizim bu konuda asıl durduğumuz yer, bizim için
konu cemaat meselesi değildir. Bizim açımızdan konu bir demokrasi
meseledir" şeklinde konuştu.
Danıştay Kanunu’ndaki değişikliğe ilişkin bir soru üzerine Özkoç,
"Artık demokratik kurumların elindeki yasal dayanakların tamamı
insanların elinden tek tek alınıyor. Bireyler artık hukuku
kendilerine dayanak olarak göremiyorlar. Bundan sonra artık
Türkiye’de hukukun dayanakları yasal yollarla tek tek elinden
alınıyor. Artık Türkiye bir kişi tarafından yönetiliyor. Türkiye
bir tek kişinin yönetimine muhatap oluyor" diye konuştu.
(İHA)