Muhalefet, İktidara yüklendi

CHP TBMM Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, eğitim-öğretim yılının büyük sorunlarla başladığını, ancak AKP iktidarının tek derdinin imam hatip okullarının önünü açmak, din eğitimi almış kişilerin kaymakam, vali ve mühendis olmasını sağlamak olduğunu söyledi. Özyürek, Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, bedava dağıtılan ilköğretim kitaplarının arasından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da mesajının yer aldığı kağıtların çıkmasının AKP'nin eğitimi siyasallaştırma çabasının açık bir örneği olduğunu söyledi. Mustafa Özyürek, şeriatçı anlayışın ilköğretimden itibaren egemen kılınmaya çalışıldığını, ancak sivil toplum örgütleri ve velilerin buna suskun kaldığını kaydetti. İlköğretim kitaplarının arasından çıkan kağıtların üzerinde çağdaş laik lider Atatürk'ün başöğretmenlik yaparken görüntülenen resimlerinin de yer aldığına dikkat çeken Özyürek, bu resmin altında ise "kabile devleti başkanı edasıyla" Başbakan'ın resminin yer almasının Türkiye'nin hakettiği bir tablo olmadığını söyledi. Özyürek, AKP iktidarının, Türkiye'yi çağdaş laik devletten giderek uzaklaştırdığını ileri sürdü. Özyürek, Hükümet'in, Danıştay'ın uygun görmemesine ve Cumhurbaşkanı'nın vetosuna rağmen özel okallara 40 trilyon lira kaynak aktarma çabasının sürdüğünü de dile getirdi. Eğitim öğretim yılının başlangıcında, başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin çeşitli illerinde görev yapan çok sayıda çağdaş, laik, Atatürkçü ilköğretim müdürünün sürgüne tabi tutulduğunu ve bunların yerine AKP ilçe başkanlarının yakınları ve daha önce ilköğretim müdürlüğü yapamayacağı rapor edilen kişilerin atandığını kaydeden Özyürek, AKP'nin aynı şekilde YÖK yasasında yapmak istediği değişiklikle de üniversitelerde kadrolaşmayı hedeflediğini iddia etti. CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman'ın rektörlerle görüşmesi ve Genelkurmay Başkanlığı'nın "Eğitimdeki gelişmeleri yakınen izliyoruz" açıklamasıyla ilgili olarak da şunları söyledi: "Silahlı Kuvvetlerin açıklamasını dikkatle değerlendirdik. Milli Eğitim Bakanlığı'nın YÖK Yasa Tasarısı konusunda TSK'dan da görüş istediği anlaşılıyor. Onlar da görüşlerini ifade etmişler. TSK'nın kendiliğinden görüş bildirmesi söz konusu değil. Kaldı ki, TSK'nın eğitimin çağdaş-laik-Atatürkçü çizgiden uzaklaşmaması konusuna özel hassasiyet gösterdiği doğrudur. AKP her zaman olduğu gibi takiyye yapıyor, çifte standart gösteriyor. Irak'a asker gönderme konusunda (asker ne derse o olur) diyen AKP, bundan çok daha önemli bir konu olan eğitim ile ilgili TSK'nın görüş bildirmesinden rahatsız oluyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? TSK mensupları herkesle olduğu gibi rektörlerle de görüşebilir. Sorulduğu zaman görüşlerini de açıklayabilir. Bu çok doğal bir durumdur."