Muğla'da uçurumdan atılarak öldürülen hamile kadının ağabeyi konuştu
Abone olMUĞLA'da, 400 bin liralık ferdi kaza sigortası bedelini alabilmek için eşi tarafından uçurumdan aşağı itilerek öldürüldüğü iddia edilen Semra Aysal'ın(32) ağabeyi konuştu. Ağabey Naim Yolcu, '2.5 yıldır kolay şeyler yaşamadık. 1 değil, 2 can kaybettik' diye konuştu, kız kardeşi ile katili olan kocası arasındaki isim tartışmasından bahsetti.
İstanbul Pendik’ten tatil için eşi Hakan Aysal ile birlikte
Muğla’nın Fethiye ilçesine giden 7 aylık hamile Semra Aysal, 18
Haziran 2018’de fotoğraf çekilirken kayalıklardan düşüp öldü.
Olayla ilgili yürütülen soruşturmada Hakan Aysal’ın bir süre önce
Semra Aysal için 400 bin TL değerinde ferdi kaza sigortası
yaptırdığı ve üzerine 119 bin TL’lik kredi çektiği belirlendi.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Hakan Aysal tutuklandı. Aysal’ın hamile eşini kayalıklardan iterek ölümüne yol açtığının belirtildiği iddianame Muğla Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Hakan Aysal’ın ‘kasten adam öldürme’ suçuyla yargılanacağı öğrenildi.
"Biz olayın öyle olmadığını biliyorduk"
Öldürülen Semra Aysal’ın Sakarya’nın Akyazı’da yaşayan ağabeyi Naim
Yolcu, "18 Haziran 2018'de talihsiz bir olay yaşadık. O gün
kardeşimi Adli Tıp'tan almaya giden de bendim. Aradan 2,5 yıl
geçti. Ondan sonra yaşadıklarımız haberlerde de çıktı; selfie
çekilirken düştü diye ama biz olayın öyle olmadığını biliyorduk."
dedi.
"Duruşma 11 Şubat'ta"
Ağabey Yolcu, "Sonraki süreçte biz sessizce adalet aradık, bu
olayın magazinleşmesini istemiyorduk, hiçbir yerde de paylaşmadık.
Sessizce olayın takipçisi olduk. Neticesinde davamız Ağır Ceza
Mahkemesi'nce kabul edildi. 11 Şubat 2021'de de ilk duruşma
başlayacak" dedi.
Hakan Aysal’ın olayı planladığını öne süren Naim Yolcu şöyle
devam etti: İlk başta tabi düşünemedik ama aile veraset ilanı
çıkarttığımızda kız kardeşimin üzerindeki kredileri gördük. Bunu
sorduğumuzda bize ilk başta söylemedi. Biz araştırdıkça bu bireysel
ferdi kaza sigortası yaptırdığını öğrendik ve bu bizi normal
ölümden farklı bir düşünceye sevk etti. Bu yönde araştırma yaptık,
savcılıkla da paylaştık bu bilgileri onlarda gerekli araştırmaları
yaptı. Tabi insan bir çocuğu olacağı zaman isim koymak ister.
Çocuğun ismi Hamza değil Toprak olacak
demiş!
Erkek çocuğu olacaktı ve kız kardeşim Hz. Hamza'yı çok severdi, bu
yüzden ismini Hamza koymak istedi. Damat ise Hamza değil Toprak
olacak demişti. Biz o gün onu öyle düşünmemiştik ama bu olaylardan
sonra bunu düşününce buradaki manidarlığı görüyoruz. Bizde oluşan
düşünce önceden bu olayın planının, programının yapıldığı
yönünde"
"Konuları yeniden konuşurken bile ruhum
sızlıyor"
2,5 yıldır sessizce adalet bekledikleri
belirten Yolcu, “Zaten kolay değil, ailece kolay şeyler yaşamadık.
Bir değil iki can kaybettik. Bunu daha önceden basına yansıtmadık,
magazinleşsin istemiyoruz. Bu mühim bir dava, mühim bir olay.
Ailece çektiklerimizi biz biliyoruz, 2,5 yıldır sabırla ve sessizce
adaletin tecelli etmesini bekledik. Kimse kendi adaletini sağlasın
istemedik. Bu 2,5 yıl kolay geçmedi, zor geçti ve bundan sonraki
süreç nasıl olacak hep birlikte göreceğiz. Şu an bu konuları
yeniden konuşurken bile ruhum sızlıyor. Hukuk önünde adalet yerini
bulsun istiyoruz" dedi.