ATV'de ekrana gelen 'Müge Anlı ile Tatlı Sert' programına katılarak evlilik vaadiyle dolandırıldığını söyleyen Tevfik Karagöz olayında, bugün şoke eden gelişmeler yaşandı. Karagöz'ü dolandıran 'Milli Gelin' Hilal'in Gaziantep, Hatay, Kırşehir ve Antalya’da da 6 kişiyle daha böyle nişanlar yaptığı ortaya çıktı. Bugünkü bölümde ismini vermek istemeyen bir kadın da canlı yayına bağlanınca tüm gerçekler bir bir ifşa oldu. 57 yaşındaki Tevfik Karagöz, Resul Beyin karısı Hilal Hanımı "bekar" olarak tanıtıp kendine nişanladığını öne sürdü ve 37 Bin Lirasını geri alabilmek için Müge Anlı'dan yardım istedi. Programın ilerleyen bölümlerde Resul Bey canlı yayına bağlanarak iddiaları yalanladı ve "Tevfik bey evlenmek isteyince ben de yardımcı olmak için yeğenim olarak tanıttım" dedi. Fakat olayın perde arkasının bambaşka olduğu ortaya çıktı. Tevfik Beyi dolandıranların bir evlilik çetesi olduğu ve Türkiye genelinde birçok insanı böyle dolandırdıkları öğrenildi. Müge Anlı da bugünkü bölümde Gaziantep, Hatay, Kırşehir ve Antalya’dan gelen 5 'Milli Gelin' mağdurunu canlı yayına çıkarttı ve şikayetlerini dinledi. 6'ıncı mağdurun da yeni bir evlilik yaptığı için yayına katılamadığı öğrenildi. İlerleyen dakikalarda da 'Milli Gelin'in dolandırdığı bir ailenin getirdiği görüntüler izletildi. Gelinin nişan esnasında çekilen görüntülerdeki rahatlığını gören Müge Anlı şaşkınlığını gizleyemedi. Anlı, 'Milli Gelin' olayını anlatırken "Nerdeyse partilerin bile bu kadar organize kurumları olamıyor. Ancak bizim Jandarma teşkilatı bu kadar kurumsal olabilir" ifadelerini kullandı. Yine ilerleyen dakikalarda canlı yayında telefonla bağlanan ve ismini vermek istemeyen kadın, “Dolandırıcılık yapacakları yerlerde önce gerçek bir evliliğe vesile olurlar. Bu onların güvencesidir. Ardından bir ev, anne, baba ayarlarlar. Dolandırıcılığı yapıp ortadan kaybolurlar. Paraları da aralarında bölüşürler” diyerek evlilik çetesini anlattı. Tevfik Bey, önceki bölümde dolandırılma hikayesini şöyle anlatmıştı; "Ben aslen Gaziantepliyim. İlk eşimden boşandım. İkinci eşim ise vefat etti. Bir gün kahvede otururken, Hasan Akbulut isminde bir arkadaşım yanıma geldi ve 'Sen hala evlenmedin mi?' diye sordu. Ben de 'Hayır' yanıtını verdim... O da ‘Ben sana bir numara vereyim. O seni evlendirir’ dedi. Hüseyin olarak tanıtılan ve gerçek isminin sonradan Resul olduğunu öğrendiğim bir adamın numarasını verdi ve çağrı atmamı söyledi. Ben de adamla telefonla konuştum ve ‘Gel burada iyi bir aile kızı var’ dedi... Ben de oğlum, kızım ve eniştemi alarak Birecik’e gittim. Bana Hilal olarak tanıttıkları kadının 38 yaşında olduğunu öğrendiğimde ‘Ben 57 yaşındayım. Sen bana göre çok gençsin’ dedim. O da bana ‘Ben genç istemiyorum. Aklı başında birisi istiyorum’ yanıtını verdi... Ertesi gün 11 bin 500 TL’lik ziynet eşyası, kıyafet ve cep telefonu aldım ve nişanlandık. Nişan esnasında Emine’nin dayısı olarak tanıtılan Hüseyin ismindeki adam, 7 bin 500 TL değerinde iki bilezik taktı. Ardından aradı beni ve 'bu kadar pahalı hediye taktığım için eşimle tartıştım. Bana bileziklerin parasını geri ver' dedi. Ben de nakit olarak bileziklerin parasını verdim... Benden sık sık para istemeye başladıklarında şüphelenmeye başladım. Yaklaşık 20 gün sonra nişanlımın evine gittiğimde evin boş olduğunu gördüm. Oradaki komşuları, ‘Onlar böyle evlilik vaadiyle dolandırıcılık işi yaparlar’ deyince dolandırıldığımı anladım ve bana nişanlımın dayısı olarak tanıtılan adamın aslında eşi olduğunu öğrendim."