Müflis işadamından ilginç iddialar

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından işlemleri durdurulan ve iflasına karar verilen AOG Türkinvest'in Yönetim Kurulu Başkanı Nasrullah Ayan, bazı hak sahiplerinin ''masa''yı son kuruşuna kadar soyduklarını ve ''masa''da bir şey kalmayınca SPK Özel Fonu aracılığıyla devleti de soymak için teşebbüste bulunduklarını, önlem alınmazsa çok kısa bir sürede bunu gerçekleştirebileceklerini düşündüğünü söyledi. Ayan, şirketin kapatıldığı 1994 yılından bu yana yaşanan gelişmeleri anlatmak için bir basın toplantısı düzenledi. Nasrullah Ayan, toplantıda yaptığı konuşmada, Ocak 1994'de Türkiye'nin düştüğü ekonomik krizin 5 Nisan kararlarıyla sonuçlandığını belirterek, ''Bundan da payımıza düşen, 29 Nisan 1994'de Türkinvest'in kapatılması olmuştur'' dedi. Kapatılmadan sonra SPK'nın mudilerin haklarını korumak üzere şirketin iflasını talep ettiğini, 13 Ocak 1995'de verilen iflas kararının Yargıtay tarafından onandığını anlatan Ayan, Türkinvest yöneticileri aleyhine ''hizmet nedeniyle emniyeti suiistimal, dolandırıcılık'' gibi iddialarla, 100'den fazla dava açıldığını, davaların tamamının beraat veya takipsizlik ile sonuçlandığını savundu. Ayan, şunları kaydetti: ''Yıllardır borçlarımı ödediğimi düşünüp, kalan paramı almak için iflasın kaldırılmasını beklerken, 1 ay kadar önce rastlantı sonucu elime geçen bazı verilerden Ankara'da oturmakta olan bir avukatın yaptıklarını fark ettim. Bu avukatın ve çevresinde öbeklenmiş bazı hak sahiplerinin 'masa'yı son kuruşuna kadar soyduklarını ve 'masa'da bir şey kalmayınca SPK Özel Fonu aracılığıyla devleti de soymak için teşebbüste bulunduklarını, önlem alınmazsa çok kısa bir sürede bunu gerçekleştirebileceklerini düşünmekteyim.'' Bu durumda iki yol bulunduğunu belirten Ayan, bu yollardan ilkinin Adalet Bakanı'nın konuya derhal el koyarak, Cumhuriyet savcılarını göreve davet etmesi olacağını söyledi. Ayan, ''Ya da tüm alacaklılarımıza aynı faizi uygulayarak ödeme yapılması gerekecektir. Bunun da tutarı maalesef Türkiye Cumhuriyeti'nin gayri safi milli hasılasını birkaç kez aşmaktadır'' dedi. Bu arada gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ayan, finans sektöründe tekrar faaliyet gösterip göstermeyeceğine ilişkin bir soru üzerine, ''Ben finans sektöründe devam etmeyeceğim. Edersem de bu ülkede devam etmeyeceğim'' dedi. Ayan, Türkiye'de hukuk yollarının tıkanması durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracağını kaydetti.