Mossadın İrana oyunu
Abone olİran'ın tartışmalı nükleer programını engellemeye çalışan İsrail, Mossad aracılığıyla sinsi bir plan uygulamış,
İran’ın nükleer silah geliştirmesine engel olmak için
seferber olan Mossad’ın, bu amaçla paravan şirketler kurup İran’a
kusurlu materyaller sattığı ortaya çıktı.
İsrail’in etkili gazetelerinden Haaretz, Mossad’ın yeni başkanı Meir Dagan’ın bütün önceliğini İran’ın nükleer çalışmalarının engellenmesine verdiğini ve Mossad bütçesinden kayda değer bir miktarın bu çalışmalara tahsis edildiğini belirterek, yeni dönemde Mossad’ın diğer ülkelerin istihbarat kurumlarıyla yaptığı işbirliğinin de büyük ölçüde arttığını belirtti.
NÜKLEER PROGRAM ZEHİRLENDİ
Haberde, İspanya, Belçika, Avusturya, Tanzanya, Azerbaycan ve diğer ülkelerin İran’ın nükleer faaliyetler için gerekli malzemelere ulaşmasını engellediği belirtilirken, kurulan paravan şirketler üstünden İran’a kusurlu ürünler satılıp nükleer programının ‘zehirlenmesi’ olduğu ifade edildi.
Pakistanlı bilimadamı Abdülkadir Han’a bağlı nükleer kaçakçılık şebekesinde ismi geçen İsviçreli işadamlarının aslında CIA ajanları olduğunun ortaya çıktığına işaret etti. Kukla şirketler başlangıçta İran’a sağlam malzemeler satarak güven kazanırken, daha sonra ‘truva atı’ olarak isimlendirilen izleme cihazlarının yerleştirildiği ürünler Tahran’a gönderildi. Haberde, İran Devrim Muhafızları’na elektronik iletişim cihazları satan İranlı işadamı Ali Aştari’nin idamının da bu nedenden kaynaklandığı belirildi.
BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ
İran’ın, son haftalarda birçok Mossad ajanının yakalandığı açıklamalarına atıfta bulunan Haaretz, ‘ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ sözüyle, bunların gerçekten Mossad ajanı olmalarının muhtemel göründüğünü belirtti. Bununla beraber Haaretz, kamuoyuna yansıyan bu bilgilerin, İsrail ile Batı istihbarat çevrelerinin İran’ın nükleer programını engellemek ve İran’ın da bu çabaları ifşa etme çabaları bakımından buzdağının sadece görünen kısmı olduğu yorumunda bulundu.
İsrail’in etkili gazetelerinden Haaretz, Mossad’ın yeni başkanı Meir Dagan’ın bütün önceliğini İran’ın nükleer çalışmalarının engellenmesine verdiğini ve Mossad bütçesinden kayda değer bir miktarın bu çalışmalara tahsis edildiğini belirterek, yeni dönemde Mossad’ın diğer ülkelerin istihbarat kurumlarıyla yaptığı işbirliğinin de büyük ölçüde arttığını belirtti.
NÜKLEER PROGRAM ZEHİRLENDİ
Haberde, İspanya, Belçika, Avusturya, Tanzanya, Azerbaycan ve diğer ülkelerin İran’ın nükleer faaliyetler için gerekli malzemelere ulaşmasını engellediği belirtilirken, kurulan paravan şirketler üstünden İran’a kusurlu ürünler satılıp nükleer programının ‘zehirlenmesi’ olduğu ifade edildi.
Pakistanlı bilimadamı Abdülkadir Han’a bağlı nükleer kaçakçılık şebekesinde ismi geçen İsviçreli işadamlarının aslında CIA ajanları olduğunun ortaya çıktığına işaret etti. Kukla şirketler başlangıçta İran’a sağlam malzemeler satarak güven kazanırken, daha sonra ‘truva atı’ olarak isimlendirilen izleme cihazlarının yerleştirildiği ürünler Tahran’a gönderildi. Haberde, İran Devrim Muhafızları’na elektronik iletişim cihazları satan İranlı işadamı Ali Aştari’nin idamının da bu nedenden kaynaklandığı belirildi.
BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ
İran’ın, son haftalarda birçok Mossad ajanının yakalandığı açıklamalarına atıfta bulunan Haaretz, ‘ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ sözüyle, bunların gerçekten Mossad ajanı olmalarının muhtemel göründüğünü belirtti. Bununla beraber Haaretz, kamuoyuna yansıyan bu bilgilerin, İsrail ile Batı istihbarat çevrelerinin İran’ın nükleer programını engellemek ve İran’ın da bu çabaları ifşa etme çabaları bakımından buzdağının sadece görünen kısmı olduğu yorumunda bulundu.