MİT sessizliğini bozdu
Abone olMilli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Çakıcı-Yargıtay olayında suskunluğunu bozdu. MİT Müşteşarı Şenkal Atasagun skandalla ilgili çok önemli açıklamalarda bulundu.
MİLLİ İstihbarat Teşkilatı ‘MİT’, Yargıtay Başkanı Eraslan
Özkaya’nın açıklamaları üzerine sessizliğini bozdu. ‘Çakıcı
olayı’nın başlamasından beri konuşmayan MİT Müsteşarı Şenkal
Atasagun, dün Hürriyet’e önemli açıklamalarda bulundu. Hürriyet’in
sorularını yanıtlayan Şenkal Atasagun, ‘Kaşif Kozinoğlu bana
görüşme talebinin Yargıtay Başkanı’ndan geldiğini söyledi. Ben de
gidip görüşmesine izin verdim. Ama, görüşmede Çakıcı konusunun
gündeme gelmediğini söyledi’ diye konuştu. MİT Müsteşarı Atasagun,
Hürriyet’in sorularına şu yanıtları verdi: ÇAKICI İLE HİÇBİR
İLİŞKİMİZ YOK Çakıcı ile MiT arasındaki ilişki hala devam ediyor
mu? - Size şunu kesinlikle söyleyebilirim. 1989’dan beri MİT’in
Çakıcı ile hiçbir ilişkisi yoktur. 1998’de göreve geldiğim günden
bugüne tüm sorumluluğu ben taşıyorum. En küçük bir ilişki olduğu
ispatlanırsa gereğini yaparım, bu işi bırakır giderim. Kaşif
Kozinoğlu, İstanbul’da savcılığa neden davet edildi? - İki olayı
birbirinden ayırmak lazım. İstanbul’daki olay şu: Devletin
birimlerinden birine imzasız bir ihbar mektubu geliyor. Bu mektupta
önemli bir şahsiyetin ve valinin Nuriş’in adamları tarafından
öldürüleceği ifade ediliyor. Bizden bu olayı araştırmamız istendi.
Araştırdık ve mektubu Alaaddin Çakıcı’nın yazdığını ortaya
çıkardık. Arkadaşımızın verdiği ifade işte bu olayın
araştırılmasıyla ilgili. Öldürülecek önemli kişi kimmiş? - Şimdi
ben size bunu söylemeyeyim. Biz bu durumu o makama bildirdik.
Gerekirse kendisi açıklar. GÖRÜŞMEYİ YARGITAY BAŞKANI İSTEMİŞ Peki
Yargıtay Başkanı ile bu görüşmeler nedir? Arkadaşınız sizin
bilginiz dahilinde mi görüştü? - Bugün Yargıtay Başkanı’nın
konuşmasını dinledim. Yargıtay Başkanı doğru söylemiyor. Kozinoğlu
bana gelip, Yargıtay Başkanı’nın kendisiyle görüşmek istediğini
söyledi. Ben de gidip görüşmesini söyledim. Yani sizin bilginiz
dahilinde mi görüştü? - İki noktayı birbirinden ayırmak gerekir.
Arkadaşımızın söylediğine göre, Yargıtay Başkanı görüşme talebinde
bulunmuş. Buraya kadar benim bilgim dahilinde. Ama Çakıcı ile
ilgili konunun görüşülmesi benim bilgim dahilinde değil. Yani,
Çakıcı konusu sizin bilginiz dışında mı konuşulmuş? - Biz bugün
Kozinoğlu’nun ifadesini aldık. Kozinoğlu, tekrar ediyorum
Kozinoğlu, görüşme talebinin Yargıtay Başkanı tarafından geldiğini
söylüyor. Ayrıca kendisiyle Alaaddin Çakıcı hakkında birşey
konuşmadığını da söylüyor. Yargıtay Başkanı doğruyu söylemiyor mu
demek istiyorsunuz? - Kozinoğlu bunları anlatıyor. Yargıtay
Başkanı’nın da çıkıp cevabını vermesi lazım. Ayrıca Yargıtay
Başkanı, arkadaşımızın 4 arabayla geldiğini söylüyor. MİT’ten hiç
kimse bir yere 4 arabayla gitmez. Bunları nereden, penceresinden mi
görmüş? ARKADAŞIMIZ İÇİN GEREĞİ YAPILIR Peki bu durumda ne olacak?
- Biz, bugün arkadaşımızın ifadesini aldık. Raporumuzu yazar,
Başbakanlık’a yollarız. Başbakan da isterse, Teftiş Kurulu’nu
görevlendirir. Gereği yapılır. MİT ile Yargıtay’ın böyle bir
ilişkide olması sizce normal mi? - Elbette. Yargıtay ile belki 50
kere görüştük. ÇAKICI’YI BİZ YAKALATTIK Zaten ben de bunu sormak
istiyorum. Yargıtay Başkanı ile bir MİT mensubunun görüşmesi için
bir müteahhidin arabuluculuğuna ihtiyacı var mı? - Tabii ki yok.
Dediğim gibi, bizim rahatsız olduğumuz hiçbir şey yok. Son olayda,
Alaaddin Çakıcı’yı yakalatan biziz. Eğer aksini iddia eden varsa,
çıksın söylesin. Ama, şimdiden şunu söylüyorum. Çakıcı’nın bizim
yakalattığımızı kolaylıkla ispat edebileceğimiz önemli delil ve
belgeler var. Sonuç olarak, Kozinoğlu’nun yaptıkları hakkında ne
diyorsunuz? - MİT’te çalışan herkesin sorumluluğu bana aittir. Ama,
bir emekli bir şeyler yapıyorsa, ben ne yapayım? Kaynak: Hürriyet
Gazetesi