MİT Kanunu'nda değişiklik yasalaştı
Abone olTBMM Genel Kurulunda, MİT Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifi kabul edildi.
MİT Kanunu'nda değişiklik yasalaştı
TBMM Genel Kurulunda, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifi kabul edildi
TBMM Genel Kurulunda, MİT Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifi kabul edildi.
Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı
Kanunu'nda değişiklik yapan teklif, 12,5 saat süren
görüşmelerin ardından 63 ret oyuna karşın, 266 oyla kabul edilerek
yasalaştı.
Kanuna göre, MİT mensupları veya Başbakan tarafından belirli bir görevi yerine getirmek üzere kamu görevlileri arasından görevlendirilenler, görevin niteliğinden doğan veya görev sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı haklarında soruşturma yapılması Başbakanın iznine bağlı olacak.
Bu kişilerin, özel yetkili mahkemelerin görev alanlarına giren suçları işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılmasında da Başbakanın izni aranacak.
Kanun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle devam eden soruşturma ve kovuşturmalarda da Başbakanın iznine bağlı olma hükmü uygulanacak.
TBMM Genel Kurulu, dün saat 13.00'da başlayan çalışmasını bugün 05.50'de tamamlayarak, yaklaşık 17 saat mesai yaptı. MİT Kanununda değişiklik yapan teklifin görüşmelerine ise dün saat 17.30'da başladı.
Teklifin kanunlaşmasından sonra Meclisin bugün çalışmamasını içeren Danışma Kurulu önerisi de Genel Kurulda kabul edildi.
TBMM Başkanvekili Mehmet Sağlam, 21 Şubat Salı günü saat
15.00'de toplanmak üzere birleşimi kapattı.
[PAGE]
4 maddelik teklifin omurgası kabul edilen, MİT mensuplarının soruşturulmasını Başbakan'ın iznine bağlayan 1. madde ve mevcut soruşturmayı da bu kapsama alan 2. madde Genel Kurul'dan geçti.
TBMM Genel Kurulunda, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve
MİT Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin, MİT
mensuplarının veya belirli bir görevi ifa etmek üzere kamu
görevlileri arasından Başbakan tarafından görevlendirilenlerin,
görevlerinin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ya
da özel yetkili mahkemelerin görev alanlarına giren suçları
işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılmasını Başbakan
iznine bağlayan 1. maddesi kabul edildi.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN!..
TBMM Genel Kurulunda, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin 1. maddesi kabul
edildi.
AK Parti'nin verdiği değişiklik önergesi üzerine, teklifin 1. maddesindeki ''MİT mensuplarının veya Başbakan tarafından özel bir görevi ifa etmek üzere görevlendirilenlerin'' ifadesi, ''MİT mensuplarının veya belirli bir görevi ifa etmek üzere kamu görevlileri arasından Başbakan tarafından görevlendirilenlerin'' şeklinde değiştirildi.
Önerge doğrultusunda kabul edilen madde, MİT mensuplarının veya belirli bir görevi ifa etmek üzere kamu görevlileri arasından Başbakan tarafından görevlendirilenlerin, görevlerinin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan ya da özel yetkili mahkemelerin görev alanlarına giren suçları işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılmasının Başbakan iznine bağlı olmasını öngörüyor.
Bu arada, madde üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ''MİT'i, PKK veya KCK terör örgütlerini kurmakla suçlamak büyük bir haksızlık ve iftiradır. MİT'i yıpratmak isteyenlerin, terör örgütünün pek çok eylemini MİT işlemiş gibi onun üzerine yıkma çabaları var. Bu tür haberler, yorumlar, bu çabaların göstergesidir. Bu, karalama kampanyasıdır. Bunların hepsi iftiradır'' diye konuştu.
GERGİN MİT TARTIŞMASI
MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, teklifin, ''hilkat
garibesi, hukuk cinayeti'' olduğunu savunarak, teklifin
yasalaşmasıyla Anayasa Mahkemesinden döneceğini, kuvvetler ayrılığı
ilkesinin çiğnendiğini söyledi.
CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, çağdaş demokrasilerde başbakanın, gücünü sınırlaması gerektiğini söyledi. Tarhan, demokratik devlette, usulsüz yargılamalara karşı çıkıldığını, devlet krizi çıktığında Başbakanın ortadan kaybolmadığı, yazılı da olsa açıklama yaptığını belirtti.
Daha önce, ''birilerinin iyi çocukları'' olduğunu şimdi de ''benim de iyi çocuklarım olsun'' denilerek, bunların korunmak istendiğini ifade eden Tarhan, teklifin, iktidarın, saklanmaya çalıştığı panik odası olduğunu, sadece iktidarı değil, devleti de içine hapsedeceğini öne sürdü.
Tarhan, teklifin, ''özel yetkili mahkemelerin yetki alanını, sadece muhalefetle sınırlandırdığını, kanunsuz emiri meşrulaştırdığını, suç işleme imtiyazı yarattığını, suçu teşvik ettiğini, Başbakanın devleti çeteleştirme, toplumun adalet inancına meydan okuma, yasa önünde eşitlik anlayışını yok etme teklifi'' olduğunu savundu.
AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, Tarhan'ın konuşmasının, ''adeta bir şiir dinletisi gibi'' olduğunu söyledi.
Demokratik hukuk devletinde, kimsenin kendilerine ders vermemesi gerektiğini belirten Aydın, ''Demokratik hukuk devletinde darbe planları, Ergenekonlar, Balyozlar olmaz, çete ve mafyalarla idare edilemez, tam bağımsız bir yargı, yasama, yürütme olur, ama militan yargı olmaz. Tarhan'ın söylediklerinde tek bir doğru var, 'sizin için demokrasi amaç değil' dedi. Evet, bizim için demokrasi araç, asıl olan halkımızın refahıdır, demokrasiyi de milletin mutluluğu refahı için savunuyoruz. Demokrasilerde kürsü işgalleri olmaz'' diye konuştu.
Aydın, milletin oylarını şaibeyle nitelendirenlerin, kendisini demokrat olarak göremeyeceğini kaydederek, AK Parti'nin, demokraside çıtaları yükselttiğini, tabuları yıktığını, suç işleyen herkese dokunulduğunu ifade etti.
Sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, demokrasilerde 8 milletvekilinin hapishanede yatmayacağını, tutuklu gazeteci, Alidiboların olamayacağını, telefonla konuşurken korkmayacağını söyledi. İnce, son 2-3 yılda muhalefet milletvekilleriyle telefonda konuşacak bir ''babayiğit bürokrat'' kalmadığını ifade ederek, ''Demokrasilerde, pazarcı telefonla konuşurken korkmaz'' dedi.
MİT, kendini kurtarmak için...
Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, birinci madde üzerinde yaptığı konuşmaya, ''Halklarımızın değerli vekilleri'' diye seslenerek başladı.
Zana, ''Bugün gerçekten tarihi bir gün; geleceğimizi özgürlükler üzerine mi yoksa bu korku imparatorluğunun devamını mı sağlayacağız?'' dedi.
Genel Kurulu, 5 aydır parti ayırmaksızın, tek tek milletvekillerinin üslubuna dikkat ettiğini belirten Zana, bunun kendisine Sovyetler sürecini, soğuk savaş dönemini hatırlattığını söyledi.
Her kürsüye çıkanın, diğerini tehdit ettiğini, korkudan bahsettiğini, cezaevine tıkmaya çalıştığını belirten Zana, şöyle devam etti:
''Bu ülkede bunları, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana yaşadık. Tek dil, tek din, tek ırk, teklik üzerine kurulan sistem, toplumu bu hale getirdi. Aziz Nesin'in Korkudan Korkmak kitabı var, bütün vekillerin okumasını öneriyorum. Kendi korkularımızı yaratıyor sonra bundan korkuyoruz.
Tarihin cilvesine, tanrının işine bakın dünü toplumu, Kürdü, Türkü, Arap, Çerkez sağ, soluyla MİT gibi bir kurumsal alanın gazabından kendini korumak için olağanüstü çaba içine giriyordu, korkularından bazı geceler gece giysisini giymeden kafasını yastığa koyuyordu. Geldi gitti, şu anda MİT korkudan kendini kurtarmak için özel yasa çıkartma ihtiyacı duyuyor. Ülke ne çektiyse özel ve tüzellerden çekti. Özel, tüzel ne varsa kaldıralım.''
AK Parti'nin birinci döneminin, ''takdire şayan'' olduğunu ifade eden Zana, toplum dinamizmi, AK Parti'de gördüğünü, bu takdire saygı duymak gerektiğini kaydetti. Zana, AK Parti'nin, birinci dönemi iyi götürdüğünü ancak ikinci dönem duraksadığını belirterek, ''İkinci dönem durağan süreç geçirdiği için bu sıkıntıları çekiyoruz, toplumun beklentilerini, umutlarını, geleceğini çok iyi koordine edebilseydi bunları tartışmayacaktık."
Konuşma süresinin sona erip, mikrofonun kapanması üzerine Zana, ''Çok doluyum, 20 yıllık birikim var'' dedi.
Zana, iktidara, ''Tarihe geçmek değil tarihi yazmakla karşı karşıyasınız'' diye seslenerek, ''Devlet, kapışmayı bir yana bırakmalı. Kürt sorunu bütün siyasetler üzeri sorunudur, bu sorunu çözmeli, bütün tarafları dahil etmeli, uzlaşı, projeyle bu soruna yaklaşmalı'' diye konuştu.
Allah çarpar
AK Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan, ''Düzenlemeye karşı çıkanlar bilmiyorlar mı bu ülkede her türlü devlet görevlisinin amirinin iznine bağlı olarak sorgulandığını?'' diye sordu.
Mecliste muhalefetin değil, iktidarın sesinin kesilme tehlikesi olduğunu ifade eden Turan, ''Muhalefetin sesi kesiliyor derseniz, Allah çarpar, zaten millet her seçimde çarpıyor. Sabahtan beri konuşuyorsunuz'' dedi.
CHP'nin oyunun düştüğünü savunan Turan, ''İnersiniz daha. Yüzde 20 ile bu kadar agresif grup, yüzde 50 ile ne olur bilmiyorum'' görüşünü dile getirdi.
Sataşma gerekçesiyle söz alan İnce, ''Bir zamanlar ANAP vardı, gitti; siz de gideceksiniz ama CHP dimdik ayakta. Sizi başarılarınızdan dolayı kutluyoruz. Düştüğünüzde parça parça olacaksınız, bizim gibi 80-90 yıl kalamayacaksınız, iktidar olamamasına rağmen parçalanmıyor ayakta duruyoruz. Siz iktidarın nimetlerinden uzaklaştığınızda bir haftada dağılırsınız. Muhalefete düşün 20 tane parti çıkar'' görüşünü savundu.
İnce'ye yanıt veren AK Parti Grup Başkanvekili Aydın, ''CHP, tek parti yönetiminden sonra çok partili hayata geçilmesiyle kaç kez tek başına iktidara geldi?'' diye sordu.
Milletin oylarının küçümsenmemesi gerektiğini dile getiren Aydın, ''Siz de istikameti Silivri'den çıkarıp milletin yoluna düşersiniz o zaman bir yerlere varabilirsiniz'' dedi.
KAPALI OTURUMA GEÇİLDİ
TBMM Genel Kurulunda, kapalı oturuma geçildi.
Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin 1. maddesi üzerinde MHP'nin değişiklik önergesi görüşülürken, bu parti milletvekillerinin verdiği önerge üzerine kapalı oturuma başlandı.
İzleyiciler, basın mensupları ve tutanak memurları Genel Kurul dışına çıkarılırken, kapalı oturumlarda görev yapacak yeminli tutanak memurları ile sağır ve dilsiz kavaslar içeri alındı. Genel Kurul Salonuna duvarı bulunan basın büroları da kapatıldı.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ: (DEVAMI)...[PAGE]Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Adalet Bakanlığında görev yapan Ünal Bozdağ'ın kardeşi olduğunu belirterek, ''Herkes gibi onun da devlette çalışma hakkı var'' dedi
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Adalet Bakanlığı Personel Daire Başkan Yardımcılığına atanan Ünal Bozdağ'ın kardeşi olduğunu bildirerek, ''Herkes gibi onun da devlette çalışma hakkı var. Sizin alkışladığınız 28 Şubatçıların yaptığı sınavlarda, alın teriyle girmiş, hakimlik yapıyor. Suç mu ayıp mı?'' dedi.
Bozdağ, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifinin TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal'ın, Adalet Bakanlığı Personel Daire Başkanlığı Yardımcılığına atanan Ünal Bozdağ ile yakınlığının ne olduğu sorusu üzerine Bozdağ, Ünal Bozdağ'ın kardeşi olduğunu söyledi. Bozdağ, kardeşinin hukuk mezunu, ülkenin vatandaşı ve bir hakim olduğunu ifade ederek, ''Herkes gibi onun da devlette çalışma hakkı vardır. Sizin alkışladığınız 28 Şubatçıların yaptığı sınavlarda, alın teriyle girmiş, hakimlik yapıyor. Suç mu ayıp mı bu?'' diye sordu.
''Sizin iktidarınız döneminde, 1999'dan sonra kimlerin kimlerle görüştüğünü herkes biliyor. Devlet görevlileri o dönem de İmralı ile görüştü'' diyen Bozdağ, yaptıklarının, söylediklerinin arkasında olduklarını, herkesin her şeyi bildiğini, bir şey gizlemediklerini söyledi.
Kanun kapsamında verilen izinlere ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, 2004 itibariyle 5 kişi için izin verildiğini, 1997'den önceki süreçle ilgili rakamın olmadığını bildirdi.
2. madde üzerinde söz alan CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, ''Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ya dünyadan haberi yok, haberi varsa hukuktan haberi yok, hukuktan haberi varsa bizleri, sizleri kandırmaya çalışıyor. 2008'de yaptıramadıklarını sizlere el kaldırtıp, sizleri de alet ettirmek istiyor. Hukuka açıkça aykırı bir yasaya, Başbakan, Bozdağ size talimat verdi diye el kaldıracağınızı tahmin ettirmiyordum'' diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi kararlarının çok açık olduğunu ifade eden Batum, bu şekildeki belirsiz düzenlemeleri 2009'da ve 1992'de iptal ettiğini söyledi.
Teklifin, Anayasaya aykırı olduğunu, gerekçesinin bulunmadığını ifade eden Batum, teklifin, ''çete kurma, Başbakanlara doğruları söylememe imkanı tanıyan bir teklif'' olduğunu savundu.
MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, teklifi veren milletvekilinin hukuk fakültesi mezunu olduğunu ancak devletle ilgisinin bulunmadığını ifade ederek, ''Acaba sözleşmeli olarak MİT'te çalıştı mı kurumun hukukuna, işleyişine vakıf mı? Kurumun böyle bir yasaya ihtiyacı varsa, kurumun bunu bildirip, tasarı şeklinde gelmesi, Hükümetin sahip çıktığı tasarı olması gerekirdi'' görüşünü dile getirdi.
Uzunırmak, MİT'in haber toplamaya devam etmesi, ajan provokatörlerin cirit attığı bir yer olmaması gerektiğini belirtti. Uzunırmak, Cumhurbaşkanı'nın bu teklifin yasalaşmasının ardından Meclise geri göndermesini istedi.
AK Parti Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can ise MİT'in, ülkenin gözbebeği bir kurum olduğunu dile getirerek, ''Savcılar, hakimler, valiler memleketini sever ama başbakanlar sevmez... Siz başbakanlara niye güvenmiyorsunuz? 'İkinci Sarıkaya vakası işleniyor' diyenler Sarıkaya meslekten men edilirken bu karara alkış tutmadı mı?'' diye sordu.
Can, demokrasilerde darbe planları ve darbe tetikçiliği yapan siyasi partilerin olamayacağını ifade etti.
MİT Kanunu'nda değişiklik teklifinin 2. maddesi kabul edildi
[PAGE]MİT Kanunu'nda değişiklik teklifinin 2. maddesi
kabul edildi
TBMM Genel Kurulu'nda, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT
Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin 2. maddesi
kabul edildi.
4 maddelik teklifin omurgası kabul edilen, MİT mensuplarının
soruşturulmasını Başbakan'ın iznine bağlayan 1. madde ve mevcut
soruşturmayı da bu kapsama alan 2. madde Genel Kurul'dan
geçti.
GENEL KURULDA GERGİNLİK
TBMM Genel Kurulunda, AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşanması üzerine TBMM Başkanvekili Sağlam, birleşime bir süre ara verdi
TBMM Genel Kurulunda, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapan kanun teklifinin görüşmelerinde, AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Teklifle ilgili değişiklik önergesi üzerine söz alan CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Başbakana ciddi boyutta yetkiler verdiği gerekçesiyle teklifi eleştirdi. Tezcan, konuşmasının ardından yerine geçerken, AK Parti İstanbul Milletvekili Osman Aşkın Bak ile tartıştı.
Tartışmanın büyümesi üzerine bazı milletvekilleri ile AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ve CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce araya girdi. Bu sırada, AK Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan ile CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel arasında sert tartışma yaşandı ve iki milletvekili birbirlerinin üzerine yürüdü. Araya giren idare amirleri ve milletvekilleri Aslan ve Özel'i sakinleştirmeye çalıştı.
Tartışmanın devam etmesi üzerine TBMM Başkanvekili Mehmet Sağlam, birleşime ara verdi.
Tartışma, verilen arada da bir süre devam etti.
Verilen aranın ardından, teklifin yürütme maddesinin
görüşülmesine geçildi.