Mısır'da seçim zaferi Müslüman Kardeşler'in

Mısır'da cumhurbaşkanlığı seçimini Müslüman Kardeşler'in adayı Muhammed Mursi kazandı.

Seçim Komisyonu, ikinci turu geçen hafta sonu yapılan cumhurbaşkanı seçiminde Mursi'nin oyların yüzde 51.73'ünü alarak, rakibi eski Başbakan Ahmed Şefik'i geride bıraktığını ilan etti.

Seçim sonuçlarının geçen perşembe günü duyurulması bekleniyordu. Fakat ikinci tura kalan her iki adayın da itirazlarını değerlendirmek için daha çok zamana ihtiyacı olduğunu söyleyen seçim komisyonu, sonuçların açıklanmasını pazar gününe kadar erteledi.

Seçim Komisyonu Başkanı Faruk Sultan, kendilerine iletilen toplam 466 şikayetten bazılarını haklı bulduklarını, fakat bunların seçimin sonucunu etkilemediğini açıkladı.

Mursi'nin zaferi, Kahire'nin Tahrir Meydanı'nda toplanan Müslüman Kardeşler taraftarları arasında büyük sevinç gösterisiyle karşılandı.

Göstericiler günlerdir Tahrir Meydanı'nda, Mübarek sonrası yönetimi devralan Askeri Konsey'i protesto etmek amacıyla kamp kurmuş bulunuyor.

Müslüman Kardeşler, Askeri Konsey'in yakın zaman içinde açıkladığı bir dizi kararın cumhurbaşkanının yetkilerini kısıtladığını ve ordunun iktidardaki gücünü pekiştirmeyi amaçladığını söylüyor.

Askeri Konsey'in 13 Haziran tarihinde geçirdiği karar, yeni bir anayasa oluşturulana kadar sivillerin askerler tarafından tutuklanarak askeri mahkemelerde yargılanmasının önüne açıyor.

Askeri Konsey, bundan dört gün sonra cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda sandıkların kapanmasına yakın, yasama yetkisini geçici olarak tamamen üzerine aldığını ve parlamentonun feshedildiğini açıkladı.

Yeni anayasanın yazılımında rollerini güçlendiren generaller ayrıca Mısır ordusunun sivil kurumların kontrolünden muaf tutulmasına karar verdi.

Bunun ardından geçen pazartesi günü ise Askeri Konsey Başkanı Hüseyin Tantavi, yeniden oluşturulan Ulusal Savunma Konseyi'ni hayata geçirildiğini duyurarak generalleri Mısır'ın ulusal güvenlik politikasının başına geçirmiş oldu.

Askeri Konsey'i eleştiren çevreler, bu adımların bir darbe anlamına geldiğini belirtiyor.

Mısırlı generaller ise ülkenin içinde bulunduğu karışıklık karşısında bu kararları almak zorunda olduklarını savunuyorlar.