Mısır'da iç savaş korkusu!
Abone olDarbenin başaktörü General Abdulfettah el-Sisi’nin askeri müdahaleyi destekleyenleri sokak gösterilerine davet etmesi ülkede gerginliği artırdı.
Temerrüd-İsyan hareketi ve Muhammed Baradey liderliğindeki Ulusal Kurtuluş Cephesi, Sisi’nin çağrısına tam destek verdi. Selefiler ile 6 Nisan hareketi ise çağrıyı reddetti.
Mısır, tarihindeki en büyük sokak gösterilerine hazırlanıyor. Savunma Bakanı General Abdulfettah el-Sisi'nin çağrısıyla askerî darbeye destek verenler ve ülkenin ilk demokratik lideri Muhammed Mur-si'nin devrilmesini protesto edenler bugün ülke genelinde büyük gösteriler düzenleyecek. 3 Temmuz'da gerçekleşen askeri darbeden sonra yaşanan çatışmalarda 100'den fazla kişinin hayatını kaybettiği ülkede, gösterilerin, tansiyonu yükseltmesi ve büyük çatışmalara dönüşmesinden endişe ediliyor.
Sisi, önceki gün yaptığı açıklamada, halkı sokaklara inmeye davet etmişti. Çağrıya, darbede başaktör konumuna gelen Temerrüd-İsyan hareketi ile Muhammed Baradey liderliğindeki Ulusal Kurtuluş Cephesi tam destek veriyor. Konuşmayı coşkulu bir şekilde manşetlerine taşıyan medya da halkın gösterilere katılmasını teşvik ediyor. Sisi'nin darbe konuşması sırasında arkasında durarak büyük tepki toplayan Selefiler ile Mübarek karşıtı gösterilerde rol oynayan 6 Nisan hareketi ise bu çağrıyı reddetti. Darbecilerin hedefindeki Müslüman Kardeşler de ülke genelinde barışçıl şekilde sürdürdükleri gösterilerine daha büyük kalabalıkların destek vermesi çağrısında bulunuyor. Müslüman Kardeşler, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslararası kurumlardan Sisi'nin aldığı karara karşı harekete geçmelerini istedi.
Mısır’da 3 Temmuz’dan bu yana devam eden gösterilerde 100’den fazla kişi hayatını kaybetti. Özellikle büyük şehirlerdeki protestolar, provokatif saldırıların hedefi haline geliyor. Müslüman Kardeşler’in başta Kahire olmak üzere ağırlıklı olarak büyük kentlerde düzenlediği gösteriler provokatif saldırıların hedefi haline geliyor. Ancak rejim bu tür saldırılarda dini hareketi sorumlu tutarak, liderlerinin cezalandırılmasını istiyor. Mısır Başsavcısı Hişam Bereket önceki gün başta Müslüman Kardeşler’in Genel Mürşidi Muhammed Bedii olmak üzere önde gelen 9 liderin tutuklanması yönünde bir karar almıştı. Bereket’in başta Bedii olmak üzere hareketin önde gelen isimlerinin taraftarlarına sürekli olarak barışçıl gösteri düzenlemeleri çağrısında bulunmasına rağmen bu yönde bir karar alması, ordunun yargıyı da yanına alarak İhvan’a ağır bir darbe vurmaya hazırlandığı şeklinde yorumlanıyor.
Ülke büyük gösterilere hazırlanırken polis ise muhtemel çatışmalara karşı önlem aldığını öne sürüyor. Ancak darbe sonrası yaşanan çatışmalarda onlarca kişinin hayatını kaybettiği ülkede polisin gösterilere genellikle geç müdahale etmesi dikkat çekiyor. Mısır medyasının Sisi’nin konuşmasını provokatif bir şekilde vermesi bir dönem Türkiye’de yaşanan gelişmeleri akla getiriyor.
Hükümet gazetesi El-Ahbar; “Sisi’nin mesajı yerine ulaştı ve halk karşılık verdi: Sana vekâlet veriyoruz” başlığıyla çıkarken, diğer bir hükümet gazetesi Cumhuriyet ise başyazısında, “Kalabalıklar yarın geri dönüyor. Meydanlar ve sokaklar muhteşem 25 Ocak devriminin yolunu tekrar düzenleyecek.” şeklinde ifadeler kullandı. Darbe yanlısı tavrıyla dikkat çeken bağımsız Masri el Yom gazetesi de, “Mısırlılar yarın sokakları doldurarak terörizme karşı Sisi’nin yanında olacak. Mısır halkı terörizmi ve Müslüman Kardeşler’i yok edecek.” şeklindeki sözlere haberlerinde yer verdi.
Reuters’a göre Mursi, derin devlete yenik düştü
Mısır’daki darbenin perde arkasını araştıran İngiliz haber ajansı Reuters, “İslamcıların” demokratik yollarla dahi iktidara gelseler, derin devletin gerçek gücü ele geçirmesine izin vermeyeceğini acı bir şekilde gördüklerini belirtiyor. Ajansa göre Mursi olayı, sandığın tek başına Mısır’ı yönetmek için yeterli olmadığını da ortaya koydu. Ajansa göre devrim sürecindeki Mısır’da dört ana etken önemli rol oynadı; Müslüman Kardeşler’in cumhurbaşkanlığına talip olmaları, Mursi’nin yeni anayasa için izlediği yol, laik muhalefetin başarısızlıkları ve ordunun gücü ele geçirme kararlılığı. Haberde görüşlerine yer verilen Müslüman Kardeşler Sözcüsü Cihad Haddad, parlamento seçimlerini kazanmalarına rağmen ordunun perde arkasındaki rolünden dolayı hiçbir şekilde ülkeyi yönetemeyeceklerini fark ettiklerini, bundan dolayı cumhurbaşkanlığı için aday gösterdiklerini belirtiyor. Mursi’nin Mübarek dönemi Savunma Bakanı Hüseyin Tantavi ile birlikte 70 generali görevden almasına sevindiklerini belirten bir albay ise İhvan’ın gelişmeleri yanlış okuduğunu öne sürüyor. Ajansa göre Mursi’nin en büyük yanılgısı ise ordunun kendisine karşı bir eylemde bulunmayacağını öngörmesi. Ajansa göre yeni anayasa hazırlık süreci iktidar ile muhalefet arasındaki iplerin tamamen kopmasına sebep oldu. Gerginliğin tırmanmasında Mübarek döneminde atanan yargıçlar önemli bir rol oynamıştı.