Miniklerden dev satış
Abone ol"Minik Dualar Grubu", albümlerinin çıktığı Ramazan ayından bu yana 400 bin sattı.
"Teşekkür Ederim Allah'ım" ilahisiyle herkesin gönlünde
taht kuran "Minik Dualar Grubu", beğenilmekten mutlular. Ancak
"çocukluklarını" da, stüdyoda birbirlerine türlü şakalar yaparken
ortaya koyuyorlar.
"Teşekkür Ederim Allah'ım", "Yemek Duası", "Yağmur Duası", "Hasta
Duası" gibi ilahilerle hem çocukların, hem de yetişkinlerin
beğenisini toplayan "Minik Dualar Grubu", albümlerinin çıktığı
Ramazan ayından bu yana 400 bin sattı. Grup şimdi konserden konsere
koşuyor, gittiği her yerde hem yaşıtı olan hayranları, hem de anne
babalar tarafından büyük bir ilgi görüyor.
Albümün müziklerini yapan müzisyen Ertuğrul Erkişi ve çocukların
eğitmeni eşi Aslıhan Erkişi ile grup üyesi çocukların hikayelerini
kendi ağızlarından dinledik.
RAP VE ROCK DA DİNLİYORLAR
Minik Dualar Grubu, en küçüğü 5, en büyüğü 13 yaşında olan 11
kişilik bir grup. En küçükleri olan Yalın hariç, hepsi okudukları
duaların ve ilahilerin anlamını kavramış ve benimsemiş. Grup
üyelerinden Ömer Faruk, insanlara Allah'ı ve Peygamber'i tanıtmakta
ve sevdirmekte aracı oldukları için çok mutlu olduğunu, şu anda
kendilerine gösterilen ilginin de, yaptıkları işin manevi boyutuyla
ilgili olduğuna inandığını söylüyor.
En çok Hasta Duası, Sevgili Peygamberim ve Teşekkür Ederim Allah'ım
adlı ilahilerini seven çocuklar, aynı zamanda rap grubu Ceza,
Hayalet Sevgilim şarkısı ile çıkış yapan İrem ve İbrahim
Tatlıses'in şarkılarını da çok severek, ezbere söylüyor. En çok
Türk Halk Müziği, pop müzik, rap ve rock dinleyen çocuklar, fantazi
müziği de beğeniyor. Ayrıca Hırsız Polis filminin müziğini de çok
güzel söylüyorlar. Aradan geçen 5 aydan sonra sahneye çıkmaktan
artık korkmayan minikler, gerçekten çok rahatlar. En büyükleri
Emine'yi aralarında 'teyze' diyerek kızdıran küçük ünlüler, tam
anlamıyla çocuklar ve bunu tüm içtenlikleriyle yaşıyorlar. Duaları
ve ilahileri okurken hepsinin hissettiği duygu ortak: "Çok mutlu
oluyoruz."
DEĞERLERİMİZİ KORUMAK İÇİN
Amerikan filmlerinde bilinçli olarak dini değerlerin estetik bir
şekilde sunulduğunu ifade eden Erkişi, "1980'den sonra ülkemizde
kültürel erozyon meydana geldi. Değerlerimizi korumak için kendi
müziğimizi yapalım dedik. Çalışırken dini temalı şeyler çıktı. Ana
temamız dua oldu. Yağmur ve Uyku Duası yeterli değildi. Şükür
Duası, Ana Baba Duası, Ehl-i Beyt Duası ve Yemek Duası'nı ekledik"
diyor. Albümün kayıtları kaydedildikten sonra, Hasta Duası'nın
okunuşunun içine sinmediğini anlatan Ertuğrul ve Aslıhan Erkişi,
duayı okuyan Mert'i, gece evinden alıp stüdyoya götürmüş ve tekrar
okutmuş. Mert de o gece hasta olduğu için çok daha duygulu okumuş.
Annesi ise Mert hastayken duadaki her şeyi aynen yaptığını
söylüyor. Ertuğrul Erkişi, bir uyarıda da bulunuyor: "Bu işi
vicdanlı yapmak lazım. 400 bin sattığı için taklitleri çıkacaktır.
Bu da bir tehlike. Bu iş, duygu sömürüsüne müsait.."
Grubun ağabeyi Ömer Faruk
Müzik hocaları Aslıhan Erkişi, grubu şöyle tanımlıyor: "Grubun
ağabeyi Ömer Faruk, en ağırbaşlısı. Mert ve Elif duygusal. Hepsi
çok farklı ve yetenekli. Hiç yorulmuyorlar ve çok istekliler. Yalın
ve Tuğçe benim yeğenim. Elif'in annesi Hıristiyan, ancak çocuğunu
istiyerek gruba verdi. Aile gibiyiz artık."
Haber: Seda Baştuğ
Kaynak: www.yenisafak.com.tr