Minikler Erdoğan'ı terletti.
Abone olBaşbakan Erdoğan, yeğenlerinin de öğrenim gördüğü Altunizade Hafeze Özal İlköğretim öğrencilerini kabul etti. Erdoğan küçüklerin sorusu karşısında terledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yasama, yürütme ve yargı erki
görevini tam anlamıyla yerine getirdiğinde, o ülkenin önüne
geçilmesinin mümkün olmadığını belirterek, ''Ülkemiz de bunlardan
bir tanesi olacak'' dedi. Erdoğan, yeğenlerinin de öğrenim gördüğü,
İstanbul Altunizade Hafize Özal İlköğretim Okulu öğrencilerini,
TBMM'de grup toplantı salonunda kabul etti. Çocukları ''Ankara'ya
hoş geldiniz'' diyerek selamlayan Erdoğan, yolculuklarının nasıl
geçtiğini sordu. TBMM hakkında bilgi veren Erdoğan, çocukları
ağırladığı salonda iktidar partisi olarak grup toplantılarını
gerçekleştirdiklerini söyledi. Başta Anayasa olmak üzere tüm
yasaların ve gerekli değişikliklerin TBMM'de yapıldığını belirten
Erdoğan, 22. Dönem 3. yasama yılına 1 Ekim'de başlayan Meclis'in
dün başkanını seçtiğini, organlara yapılacak seçimin ardından
yeniden yoğun çalışma temposuna girileceğini ifade etti. Yürütme
organı hakkında da bilgi veren Erdoğan, yürütme organı olan
hükümetin Parlamento içinden seçildiğini, koalisyon dönemleri
dışında iktidar partisinin yürütme erkini oluşturduğunu vurguladı.
''Yürütme erkinin başında ben bulunuyorum'' diyen Erdoğan,
çalışmalarını yoğun şekilde yürüttüklerini belirterek, ''İçeride ve
dışarıda, ülkemizi sizlere layık bir şekilde yönetmenin gayreti
içindeyiz. Bu mücadeleden başarılı çıkmanın gayretiyle inşallah
sizlere daha farklı, daha aydınlık bir Türkiye bırakmanın gayreti
içerisindeyiz. Ekonomik şartları iyiye giden, daha iyi konuma
gitmiş bir Türkiye istiyoruz. Her geçen gün daha iyiye gidiyoruz''
dedi. Öğrencilere yargı erki hakkında da bilgi veren Erdoğan,
''Gerek yasamanın aldığı kararların uygulanmasından yürütmedeki
aksaklıklara, kişisel hayatımızda olanlara varıncaya kadar gerek
idari, gerek adli konuların gittiği yer yargıdır. Bu da tabii
adalettir. Adalet, bizim için hayatta en önemli, kapısına müracaat
ettiğimiz, bağımsız, özgür ve hakkımızı aradığımız yerdir'' diye
konuştu. Erdoğan, 3 erkin görevini tam anlamıyla yerine
getirdiğinde o ülkenin önüne geçilmesinin mümkün olmadığını
belirterek, ''İnşallah ülkemiz de bunlardan bir tanesi olacak. Bu
yolda çalışmalarımızı sürdürüyoruz'' dedi. Çocuklara, ''başarının
sırrı'' olarak gördüğü, ''oku, düşün, uygula, neticelendir'' diye
seslenen Erdoğan'ın, ''Top oynamayı seviyor musunuz?'' sorusuna,
bazı kız öğrencilerin ''Hayır'' yanıtı vermesi, salonda gülüşmelere
neden oldu. Erdoğan, ''Bu işi neticelendireceksiniz, başarıya böyle
koşacaksınız. Sizleri geleceğin başarılı gençleri ve yöneticileri
olarak görüyor ve alkışlıyorum'' diye konuştu. Öğrencilere ikramda
bulunulmasını isteyen Erdoğan, çikolata dağıtılırken, ''Soru sormak
isteyen var mı? Ama bana çok soru sormayın'' dedi. ''KİTAPLARIN
PARALARI YOLSUZLUĞA GİDİYORDU'' Sena Erol adlı öğrencinin, ''Bu
ülkeyi nasıl kalkındıracaksınız?'' sorusuna karşılık, 2 yıl önce
Türkiye'nin sıkıntılarını tespit ettiklerini belirten Erdoğan, bir
doktorun da önce hastalığı teşhis ettiğini, sonra tedaviye
başladığını söyledi. Erdoğan, ''Türkiye'nin sıkıntıları''
konusundaki tespitlerini şöyle ifade etti: ''Yolsuzluklar vardı,
yoksulluk vardı. Türkiye, iyice borçlanan, çok büyük faizler ödeyen
ülke durumundaydı. Hortumcular artmaya başlamıştı. Biz, önce
hortumları keserek başladık işe... Hani size geçen yıl, bu yıl
okullarınız açılırken sıralarınızın üstüne kitaplar koyduk ya,
ücretsiz olarak aldınız ya...İşte o kitapların paraları daha önce
yolsuzluğa gidiyordu. Ama şimdi onları kestik ve size gelmeye
başladı. Bunlar kalkınmanın işaretleriydi. Onun dışında yatırım,
üretim yapacağız ki Türkiye, daha çok yurtdışına ihracat yapsın.
Ayrıca, Türkiye'nin yeraltı zenginliklerini meydana çıkarıp
değerlendireceğiz. Bunların en önemlisi olan madenlerimizi
değerlendirmeye başladık. Üretim artmaya başladı. Şu anda özel
sektör cesaretlendi. Bunun için güven, istikrar çok önemliydi.
Şimdi Türkiye'de güven veren bir yönetim var, istikrar var.
Yurtdışından ve içinden bütün yatırımcılar artık Türkiye'ye
güveniyorlar. Onun için de dikkat ederseniz, turizmde ciddi patlama
oldu. Turizm de bizim en önemli kaynaklarımızdan birisi. Bunlar,
kalkınmanın en önemli adımları... Ama en önemli yatırımımız insana
olacak. Eğitimi öne aldık. Türkiye bütçesinden geçen yıl ve bu yıl
en büyük pay, milli eğitime ayrıldı. Bu yeterli değil. Daha çok pay
ayıracağız ki milli eğitimimizi güçlü kılalım, okullarımızı yeter
sayıya ulaştıralım. Sizler de daha başarılı eğitim görün.'' ''BENİM
SEÇİLMEM ENTERESAN OLDU'' Erdoğan, Tuğba Başer adlı öğrencinin,
''Başbakan olmak nasıl bir duygu?'' sorusu üzerine, ''milletin
verdiği yetkinin insanı çok heyecanlandırdığını'' söyledi. Erdoğan,
kendisine verilen yetkiyi heyecanla birleştirerek taşıdığını,
''halka hizmet, hakka hizmettir'' anlayışı ile çalıştığını
kaydetti. Aynı öğrencinin, ''Kazandığınızda ne hissetiniz?''
sorusuna Erdoğan, ''Benim seçilmem çok enteresan olduğu için
anlatması da çok uzun sürer'' karşılığını verdi. Erdoğan,
''Başbakan olacağınızı düşünmüş müydünüz?'' sorusu üzerine,
Türkiye'de uygulamada parti genel başkanlarının başbakan olduğuna
işaret ederek, ''Bu bakımdan bizim beklentimiz de gerçekleşmiş
oldu'' dedi. ''NE ZAMAN AB'YE GİRECEĞİZ?'' Batuhan Önal'ın, ''Ne
zaman AB'ye gireceğiz?'' sorusuna karşılık Erdoğan, Türkiye'nin AB
yolculuğunun 41 yıl önce başladığını ancak, bugün önemli bir
noktaya geldiğini belirterek, şunları söyledi: ''Gelinen noktada,
17 Aralık 2004'ten sonra müzakere sürecinin başlatılmasıdır. Bu
süreçte AB ile Türkiye, masaya oturarak insan hakları, ekonomik
konular ve siyasi kriterler konusunda karşılıklı olarak tartışıp
müzakere edecek. Diğer AB üyesi ülkelerin geldiği nokta neyse,
bizler de o noktaya geldiğimizde üye ülkeler, Türkiye'nin AB
üyeliğini onaylamış olacak. Bu bakımdan, 'şu tarihte' diye bir
ifade kullanmam zor. Ama 17 Aralık'a meslektaşlarımla hükümet
başkanları ve devlet başkanlarıyla görüşmelerimiz olacak. Bundan
sonra müzakere sürecini çok daha net görme fırsatımız olacak.''
''İSTANBUL'DA NELER YAPTIĞIMI BİLMİYORSUNUZ'' Erdoğan, ''Ankara'ya
gelirken neler hissetiniz?'' sorusuna, ''Ülkeme ve milletime
hizmet, hizmet, hizmet...'' karşılığını verirken, ''Okullara
ücretsiz kitap dağıtmayı ilk önce kim düşündü?'' sorusu üzerine
''İlk önce biz düşündük'' demesi, gülüşmelere neden oldu. ''Benim
bir talihsizliğim var'' diyen Erdoğan, salondaki en büyük
öğrencinin 10 yaşında olduğunu hatırlatarak, İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı olduğunda onların yeni doğduğunu vurguladı.
Erdoğan, ''Siz o zaman İstanbul'da neler yaptığımı bilmiyorsunuz.
Öğretmenlerinizin size bunları anlatması lazım. Sizlerin doğduğu
kentten buraya gelmiş bir başbakan olarak çok daha güzel, çok daha
farklı bir Türkiye'de yaşamamız lazım. Peki memnun muyuz? Henüz
memnun değiliz. Çünkü geçmişten bugüne kadar birçok şey hep
yamalama usulüyle götürüldüğü için bunları çözdüğümüzde sizler daha
huzurlu, daha mutlu olacaksınız'' diye konuştu. Öğrencilerle daha
uzun sohbet etmek istediğini ancak, grup toplantısında seçimleri
yapacaklarını belirten Erdoğan, konuşmasının ardından kardeşi
Mustafa Erdoğan'ın çocukları Sevde ve Usame Erdoğan'ın da
aralarında bulunduğu öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kaynak: Milliyet