Milliyetçilik Araştırması

Manken Tuğçe Kazaz, Yunan aktör Yorgo Seitaridis ile evlenince ailesinin ve kamuoyunun protestosu ile karşılaşmıştı

Farklı dinleri ve kültürleri bir arada yaşatmak konusunda hem Osmanlı İmparatorluğu’nu hem de Türkiye Cumhuriyeti’ni başarılı bulan katılımcılar, Türkiye’yi farklı kültürlerden insanların bir arada yaşadığı mozaik olarak tanımlıyor. “Türkiye mozaiktir” ifadesine katılanların oranı yüzde 89.9’la ‘tavan’ yapıyor. Ama anlaşılan bu ifadeye katılmak aynı zamanda mozaiğin öteki renklerini sevmek ve onaylamak anlamına gelmiyor. Çünkü, “Türkiye’de Türk kültürü hâkim olmalıdır” ifadesi de yüzde 83 oranında onay görüyor.



“Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur”, “Türklük için kurşun atan da şereflidir, yiyen de” ifadelerinin onanma düzeyi yüzde 70’lerde geziniyor.



Türkiye’nin bir mozaik olduğuna inanılsa da, çoğunluk bu mozaiğin ana unsurunun Türk motiflerinden oluşmasında ısrarlı. Ötekilerin çok da göz önünde olmasını istemeyenlerin oranı yüksek. Örneğin evlerinde bir yabancı damat ya da yabancı gelin istemeyenlerin oranı yüzde 53.5 düzeyinde. Müslüman olmayan damat ya da geline ise kapılar sımsıkı kapalı.



Türkiye’de var olduğu söylenen mozaiğin önemli unsurlarından Yahudiler ve Hıristiyanlarla ‘akrabalık’ bir yana ‘komşuluk’ yapmak konusunda bile rahatsızlık duyanların oranı azımsanmayacak kadar çok. Katılımcıların yüzde 56’sı Yahudilerle, yüzde 53.5’i Hıristiyanlarla kapı komşusu bile olmak istemiyor.



İş komşuluk ilişkisine gelince en büyük veto ‘bağımlılara’. Katılımcıların yüzde 69’u uyuşturucu madde kullananlarla yan yana olmayı reddediyor. Ateist ya da dinsizlerle komşu olmak istemeyenlerin oranı da yüzde 60’lara varıyor. İstenmeyen komşu listesinde üçüncülük ‘eşcinsellerin’. Komşuları konusunda genel olarak ‘tutucu’ bir tavır sergileyen katılımcıların yüzde 66.6’sı da bir başka ülkede yaşamak istemediğini beyan etti.


TEMPO