Milli Takımın Kapadokya keyfi
Abone olMilliler, Estonya ile 5 Eylül'de yapacağı maç öncesi Kapadokya'da sitres attı.
A Milli Futbol Takımı, 2010 Dünya Kupası elemelerinde
Estonya ile 5 Eylül Cumartesi günü yapacağı maç öncesi Kapadokya
bölgesinde moral depoladı.
Milli futbolcular ve teknik direktör Fatih Terim, Nevşehir'in Ürgüp
ilçesi sınırlarındaki Üç Güzeller bölgesindeki peri bacalarını
gezerek, hatıra fotoğrafı çektirdi. Burada 10 yaşındaki ilköğretim
4. Sınıf öğrencisi İlker Can Çapacı, Fatih Terim'e nazar boncuğu
hediye etti.
Burada Göreme Açık Hava Müzesi'ne geçen milli takım kafilesi,
rehber eşliğinde tarihi mekanları, kilise ve şapelleri
gezdiler.
TERİM SORULARI YANITLADI
Gezi sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Fatih Terim,
Estonya maçının hazırlıklarının iyi gittiğini ifade ederek,
“Hazırlıklarımız iyi, ama bildiğiniz gibi, cumaya kadar beklememiz
gereken bir takım sakatlıklarımız var. Onun dışında herhangi bir
sıkıntımız yok. Arda, bacağına bir darbe yemiş. Ama bir sorun
olacağını sanmıyorum” dedi.
Terim, sakat futbolcuların oynama ihtimallerine ilişkin soruyu ise
şöyle yanıtladı: “Önümüzde birkaç tane karar vermemiz gereken konu
var. Acaba sakat futbolcuları burada oynatırsak Bosna'ya tesir eder
mi? Her bir maçın önemi, bir maçı kazandıktan sonra daha da
artıyor. Estonya maçını kazanmazsanız Bosna maçının önemi kalmaz. O
yüzden her maçın önemi bizim için aynı. Bu arada doktorlarımızla en
son cuma günü konuşacağız ki, yüksek derecede risk taşıyan bir şey
varsa... Ondan sonra Bosna maçı için bir 4 günümüz daha var. O
süreyi uzatalım ve orada oynatmaya bakalım. Ama baktığımız zaman
maalesef bazı arkadaşlarımızın tatsız gelmesi hiç aklımızda yoktu.
Yani Gökhan Gönül'ün biraz ağrısı vardı. Oynaması bizim için iyi,
ama bir komplikasyon söz konusu. Hamit bir devre oynamış, oynamasa
daha iyiydi, ama oynamış artık. O da hızla iyileşmek istiyor,
oynamak istiyor hepsi gibi... Gökhan Zan'ın 3-4 gündür bir gerilimi
vardı. O gerginliği halletmeye çalışıyorlar. Mevlüt'ün,
sakatlığının ciddi olduğunu gördük. Çünkü omzuna rakip düşmüş.
Belki de omuz kemiği girdi çıktı diyorlar. Onun dışında herhangi
bir şeyimiz yok.”
“HER TÜRLÜ TAKIMLA CİDDİ OLMAK LAZIM”
Bir gazetecinin, “Bizler, Estonya'yı çantada keklik görüyoruz, ama
sizi ve futbolcuları bu havada göremiyoruz” yorumu üzerine Terim,
şu karşılığı verdi:
“Değil, çünkü olmayınca olmuyor bazen. 10-15 gün önce Brezilya ile
çok iyi oynadılar. Hiçbir maç, hafife alınacak maç değildir.
Özellikle bu durumlarda. Açıkçası Ermenistan da öyle, Estonya da
öyle. Her türlü takımla ciddi olmak lazım. Tam konsantre olmamanın
veya tam yüzde 100 ciddi olmamanın ilk baştaki 2 puan kaybını
yaşadık, bir daha yaşamak istemiyoruz.”
YENİ FUTBOLCU ÇAĞRILMAYACAK
Terim, kadrodan çıkarılan Mevlüt'ün yerine forvet alıp
almayacakları yönündeki soru üzerine, Mevlüt'ün yerine Tuncay,
Nihat ve Sercan gibi oyuncuların bulunduğunu, Bosna maçında da
Semih'in forma giyeceğini hatırlatarak, yeni futbolcu çağırmaya
gerek olmadığını kaydetti.
Kendi maçlarını kazandıktan sonra Bosna'nın puan kaybetmesini
bekleyeceklerini belirten Terim, konuşmasını şöyle tamamladı: “Biz
kazandıktan sonra Bosna'nın kaybedeceğini zaten tahmin edebiliyoruz
veya diliyoruz. Bir tanesi de kendi maçımız zaten. Artı İspanya ile
oynayacaklar, içeride ve diğer iki maçı da dışarıda oynayacaklar.
Yeter ki biz kazanalım felsefesinden gidiyoruz. Ondan sonra
bakarız.
Peri bacalarına geldik, 10 ay sonra da nasipse peri masalını
Afrika'da sunabilir miyiz diye burada, bu atmosferde düşünüyorum
açıkçası. Sakatlıklar can sıkıyor, ama sakatlıkların muhatabı biz
değiliz. Biz de olan bir sakatlık yok, ama bu kadar yüksek tempoda,
yoğun maç trafiğinde sakatlıklar olacaktır. Onu da hoş karşılamak
lazım. Çünkü, sonuç itibariyle insanla uğraşıyorsunuz.”