Milli Eğitim Şurası geç kaldı
Abone olBağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı şuranın geç toplanmasını eleştirdi
17 Milli Eğitim Şurası üyesi ve Bağımsız Eğitimciler Sendikası
Genel Başkanı Gürkan AVCI, yaptığı basın açıklamasında; Milli
Eğitim Bakanlığı’nın eğitim sistemimizde büyük değişiklikler
yaptığını ve yapmaya devam ettiğini oysa ki geleneksel olarak bu
tür değişiklikler yapılmadan önce Milli Eğitim Şuraları’nın
toplanıp eğitimcilerin, bilim adamlarının, basından ve ilgili
kurumların temsilcilerinden görüşler alınarak, tartışılarak ve kamu
oyu yaratıldıktan sonra değişikliklere gidildiğini belirterek şöyle
konuştu;
MİLLİ EĞİTİM ŞURASI DAHA ERKEN TOPLANMALIYDI!
AVCI, şöyle kaydetti; Son 4 yıl içinde eğitim sistemimizde çok
değişik konularda köklü değişiklikler yapılmıştır. Sayın Bakanın
açıklamalarına göre 2007 yılında zorunlu eğitim 12 yıla çıkacaktır.
Yapılan protokole göre Sağlık Eğitim Merkezleri Sağlık Bakanlığına
devredilmiştir. Buna karşılık 300 kadar Sağlık Meslek Lisesi Mili
Eğitim Bakanlığına verilmiştir. Kanımca Sağlık Meslek Liselerinden
Sağlık Bakanlığı kurtulmak istemiştir. Sağlık Bakanlığı ve diğer
bazı bakanlıklar bu liseleri Milli Eğitim Bakanlığına devrederek
büyük bir dertten, külfetten ve sorumluluktan kurtulmak
istemişlerdir. MEB 330 adet Sağlık Meslek Lisesini, Adalet Meslek
Lisesini, Ziraat Meslek Lisesini, Meteoroloji Meslek Lisesini v.b
alıp ne yapacaktır? Sağlık, Adalet, Maliye ve Tarım Bakanlıklarının
onayı olmadan bu okul mezunlarının istihdamı mümkün değildir.
Öğretmen okullarını öğretmen liselerine çevirdiğimiz gibi Sağlık
Meslek Liselerini de Sağlık Liselerine çevirip parasız yatılı
okullar grubuna mı sokacağız ki soktukda. İşsiz 40 bin hemşire bir
o kadar da sağlık lisesi mezunu varken diğer bakanlıklara bağlı
meslek lisesi mezunlarının durumu da aynı iken...
Bu protokolle 800 bin eğitimcinin tek meslek hastalıkları hastanesi
olma özelliğini taşıyan Validebağ öğretmen hastanesi de
devredilmiştir. Validebağ öğretmen hastanesi 354.000m² lik kampusü
içinde; öğretmen huzurevi, izci evi, kültür merkezi, öğretmen evi,
müzesi ve meslek lisesi bulunan çok güzide bir hastanedir. Sağlık
Bakanlığının gücü bir tek Milli Eğitim Bakanlığına mı
yetmektedir?
MEB’na bağlı 104 Sağlık Eğitim Merkezlerinin İllerde sağlık
planlanması, sağlık taraması ve sağlık eğitimi yapmak dışında tüm
eğitim çalışanlarına sağlık ve tedavi hizmetleri vermekteydi.
Sağlık Eğitim Merkezlerinin Sağlık Bakanlığına devriyle bu
görevleri Sağlık Ocaklarının yerine getirmesi mümkün değildir.
Oldukça iyi ve kaliteli hizmet veren bu kurumları devrederek,
eğitim çalışanları sağlık ocaklarına mahkum edilmektedir. Bu durum
eğitim çalışanları arasında huzursuzluk ve hoşnutsuzluk
yaratmaktadır ve sahipsiz olduğuna inanan itilen-kakılan eğitim
çalışanlarının moral ve motivasyonunu daha da düşürecektir.
Diğer bir husus olarak, atama Yönetmeliği değişmiştir. Yine Sayın
Bakanın açıklamalarına göre İlköğretimde müfredat tamamen
değiştirilecektir. Mesleki eğitime ağırlık verilmekte ve projeler
uygulanmaktadır. YÖK yasası değiştirilecektir. Öğretmenler üç
kariyer basamağı altında “öğretmen, uzman öğretmen ve baş öğretmen”
olarak değerlendirilecektir. Meslek Yüksek Okullarına sınavsız
girilmektedir. Heybeliada Ruhban okulu açılmak istenmektedir. Din
eğitimi zorunlu olmaktan çıkarılması gündemdedir. Liseler 4 yıla
çıkarılmıştır. MEB, AB’den “koşullu” krediler almaktadır.
Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu değişikliklerin sadece bir tanesi
bile Milli Eğitim Şurasının toplanması için yeterlidir. Biz
“BAĞIMSIZ EĞİTİMCİLER SENDİKASI” olarak bu değişikliklerin Milli
Eğitim Şurasında değerlendirilip, tartışılıp yürürlüğe girmesinin
eğitim sistemimiz için daha faydalı ve daha sağlıklı olacağın
kanaatindeyiz. Öğretmenlerimiz bu değişikliklerden haberdar
değildir. Toplumsal konsensus sağlanmadığı sürece, eğitimcilerin
tek yasal kuruluşu olan sendikaların görüşü alınmadığı sürece
alınan kararlar eğitim için olumsuz sonuçlar meydana getirebilir.
Bu konuların 17. Milli Eğitim Şurası’nın süzgecinden geçirilmesinde
büyük yararlar vardır. Bu yüzden Milli Eğitim Bakanı Sayın Hüseyin
ÇELİK’e ve şahsında tüm partilere bir defa daha sesleniyorum ki; Bu
denli önemli değişikliklere gitmeden önce Milli Eğitim Şurası’nı
toplamak eğitim sistemimizin sağlığı ve verimliliği için oldukça
hayatidir.