Milletvekilleri bin pişman

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son günlerde yaşanan malvarlığı tartışmalarıyla ilgili olarak, "Hiç bir gelişmiş ülkede bunların konuştuğu gibi bir malvarlığı açıklaması anlayışı yoktur" dedi. Başbakan Erdoğan, partisinin Şile İlçe Kongresi'ne katıldı. Hükümetin icraatlarını anlatan Erdoğan, malvarlığı tartışmalarıyla ilgili olarak, "Bazıları çıktı mal varlığı dedi. Dediler ki önce para anladık, sonra araziler döküldü ortaya. Biraz daha kaşıdıkça araziler arsa oldu. Sabredin daha çok gelecekleri yer var. Dökülüyorlar. Açıklanacak bir malvarlığı yok. Benimkiler zaten açıklandı. Dava açmışlardı. O zaman açıklandı. Siyaset kurumunu biz birilerine yedirtmeyiz. Hiç bir gelişmiş ülkede bunların konuştuğu gibi bir malvarlığı açıklaması anlayışı yoktur. Hepsinin belli sınırları vardır" açıklamasında bulundu. Erdoğan, Türkiye'yi dört temel taş üzerinde yükseltmek için çalışmaların sürdüğünü belirterek, "Türkiye'yi dört temel taş üzerinde yükselteceğiz. Bir tanesi eğitim, bir tanesi sağlık, bir tanesi adalet, bir tanesi emniyet. Duble yol çalışmalarımız devam ediyor. 6 bin kilometreye kadar ulaştık. Bunu anlamamakta direnenler var. Onların 'olmaz' dediği şey oldu. Cumhuriyet tarihinde bu yok. Türkiye yollarıyla modern olacak. Eleştiri için bir şey bulamayınca bu konulara yöneliyorlar. Durmak yok. Artık çalışan bir iktidar var, yatan bir iktidar değil" dedi. AK Parti'nin paraları hortumculara değil, millete aktaran bir zihniyet içinde çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Erdoğan, "Makas açıldı, yıllarca derdi olmayan bir yönetim vardı bu ülkede. Bu hükümet Bakanlar Kurulu toplantısını bile yapamazdı. O günlerden bugüne geldik. Şimdi herşey rayına oturmuş vaziyette. Olağan toplantılarımız saat gibi çalışıyor. Yeri geliyor olağan üstü toplanıyoruz. Bu bir sistem. 3 yıl içerisinde bitirilen derslik sayısı 70 bini aştı. Bizim derdimiz bağcıyla değildi, bizim derdimiz üzümü yemekti. Biz dertliyiz. Halkının derdiyle dertlenen bir hükümet var. Bu derdi anlayan var, anlamayan var" diye konuştu. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz yolsuzluğa damardan girdik. 22 banka bizden önceki dönemde fonlara devredilmişti. AK Parti iktidarında fona devredilen bir tane banka yok. Şimdi devran değişti. Devlet bankaları zarar ederdi, "devlet zararı değil, görev zararı" derlerdi. Ama şimdi devlet bankaları da kar ediyor, özel sektör bankaları da kar ediyor. AK Parti'ye çamur atma gayreti içine girenler boşuna yoruluyor. Bu millet doğruyu çok iyi biliyor. Milli gelir 350 milyar doları aştı. Bunu görmemek haksızlıktır. Büyüyen bir Türkiye var, geliri bu kadar artan bir Türkiye var". Türkiye'de doktor konusunda sıkıntı yaşandığını belirten Erdoğan, "Kimse ülkenin belli noktalarına gitmiyor. Ülkenin imkanları neyi el veriyorsa, biz şartlarımızı azami derecede zorluyoruz. Senin milletvekilin, başbakanın ne alıyor ona da bakacaksın. Hala geldiklerinden beri ekstra zam alıyorlar mı? Zam yok diye milletvekillerimiz bana kırgın. Lojmanlardan da çıkardık. Bu dönemin milletvekilleri çok kutlu bir hareket yapmaktadırlar. Anadolu illerindeki milletvekilleri, milletvekili olduklarına pişman olmuşlardır. Bütün bunlara rağmen arkadaşlarımız ellerinden gelen gayretle çalışıyorlar" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa'da bazı gazetelerde Hz. Muhammed'e yönelik hakaret içeren karikatürlerin yayınlanmasıyla ilgili olarak da, "Karikatüristim demek suretiyle sınırları aşan ve üzgürlüğü tehdit eden bir olaydır. Özgürlüğün sınırı var. İslam dünyası tüm dinlerin peygamberlerine saygılıdır. Biz bütün semavi dinlerin peygamberlerini sevdik, seviyoruz, seveceğiz. Peygamberimize de saygı duyulmasını, sevilmesini isteriz. Bunun kabul edilir, tahammül edilir bir yanı olamaz. Özgürlükler kapsamı içerisinde ele alınması söz konusu olamaz. Basın eleştiri özgürlüğüne sahiptir ama medya hakaret özgürlüğüne sahip olamaz. Hakaret, özgürlükler kapsamında değerlendiremez. Bunu böyle kabul edenler, kendilerine böyle hakaret edilince ne yapacaklar merak ediyorum. Biz bütün uyarılarımızı medenice ortaya koyarız. Dünya, medeniyetler çatşmasına karşı çıkmak istiyorsa bunun karşısında durmalıdır. Terörün karşısına dikileceksek medeniyetler ittifakı şart. Eğer teröre çanak tutmak istiyorsak o zaman medeniyetler çatışması buna zemin hazırlar. Biz medeniyetler çatışmasını arzu edenlerin karşısındayız" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, konuşması "Beraber yürüdük biz bu yollarda" isimli şarkının sözleriyle tamamladı.