Mikropsuz hayat da hasta ediyor
Abone olTabiattan uzakta, büyüyen çocukların bağışıklık sistemleri, kırsal kesimdeki yaşıtlarına göre daha zayıf oluyor.
Modern yaşama geçişle birlikte değişen ekonomik ve sosyal
şartlar daha rahat bir yaşam sunarken, beraberinde getirdiği
tabiattan uzaklaşma ve hijyenik ortamlar, çocuk sağlığını tehdit
ediyor. Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Alerji Bilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Nihat Sapan, kent yaşamının getirdiği
zorunluluk gereği zamanlarının çoğunu kapalı ortamlarda geçiren
çocukların bağışıklık sistemlerinin, kırsal kesimlerde yaşayan
yaşıtlarına göre daha az geliştiğini kaydetti. Bağışıklık
sisteminde yaşanan zafiyetin, modern kent hayatı içinde yetişen
çocukların pek çok geçici ve kronik hastalık tehlikesiyle karşı
karşıya kalmasına yol açtığını ifade eden Prof. Dr. Sapan, bu
nedenle son yıllarda tüm dünyada alerjik rahatsızlıkların sayısında
artış görüldüğünü belirtti. Prof. Dr. Sapan, astımın erken çocukluk
çağında görülen en önemli rahatsızlıklar arasında yer aldığını
belirterek, Türkiye’de modern yaşama bağlı olarak 3 milyona yakın
çocuk astım hastası bulunduğunu bildirdi. Türkiye’deki astımlı
çocukların dağılımına dikkat edildiğinde, modern kent yaşamının
olduğu yerlerde astımın daha fazla görüldüğünü kaydeden Prof. Dr.
Sapan, şöyle konuştu: “Bazı araştırmalar, bu artışın çocukların
aşırı hijyenik ortamlarda büyütülmesiyle ilgili olduğunu
göstermiştir. Günümüzde çocuklar daha çok evlerde zaman geçiriyor.
Bu da çocukların bağışıklık sistemlerinin gelişmemesine yol açıyor.
Evlerde her yer kapalı olduğu için içeri ve dışarı arasında hava
alışverişi olmuyor. Kapalı ortamlarda daha yoğun olarak bulunan küf
sporları, akarlar, sigara dumanı gibi etkenler alerjik astımın
tetikleyicileridir. Şehirde yaşayan çocuklar hem bağışıklık
açısından zayıf hem de bu etkenlere maruz kaldıkları için astıma
daha yakın oluyorlar.” Prof. Dr. Sapan, ailelerin, çocuklarını
aşırı koruyucu tutumla evde temiz ortamlarda bulundurmak yerine,
doğayla tanışmalarına imkan tanımaları gerektiğini vurguladı. Gece
ve sabah öksürüğüne dikkat Çocuklarda görülen alerjik astımın
genellikle 0–6 yaş arasında başladığını ve kendini özellikle gece
ve sabahları artan öksürükle belli ettiğini anlatan Prof. Dr.
Sapan, bu belirtilerle birlikte nefes alıp vermede hırıltı ve
hışırtı, göğüste darlık hissi, hareket ederken çabuk yorulma
görülen çocukların mutlaka hekime götürülmesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Sapan, alerjik astıma yatkınlığın cinsiyet ve genetik
faktörlere göre değişim gösterdiğini ifade ederek, hastalığa erkek
çocuklar ile anne ve babasında astım rahatsızlığı bulunanlarda daha
sık rastlandığını sözlerine ekledi.