Şimdi bütün darbeciler(!)
gözaltında ya…
E bu durumda, tüm Türkiye
rahat bir nefes aldı ya!
Yargıyı yerden yere vurup,
hukuka karşı gelenler, birden yargının bağımsızlığını, hukukun
üstünlüğünü tanıdı ya…
Ağalarına boyun eğenler,
sus pus olup el pençe divan duranlar, birden aslan kesildi
ya…
Hepsi, birden bire
demokrasi aşığı oldu!
Hani şimdi, ülke
karanlıktan kurtuldu ya!
Açıklama üstüne açıklama
yaptılar, alkış üstüne alkış kopardılar…
“Bırakalım yargı işini
yapsın” dediler ya…
“Vay be! Yargıya
güveniyorlar demek ki” diye düşündük, bizleri şaşırttılar
ya!
Ülkeyi düşünüyorlarmış
meğer diye, bir ağızdan “aaaa!” dedik ya…
Aman canım, “Avrupa
Parlamentosu'nda ülkeyi şikâyet etmişlerse n'olmuş, bak adamlara,
ülkelerini seviyorlar, yargının bağımsız olmasını istiyorlar,
rejimi koruyorlar, nasıl seviniyorlar yargı görevini yapabiliyor
diye” diyecek kadar kendimizden geçtik ya!
Ülke tüm “pisliklerden”
temizleniyor, daha doğrusu Bülent Arınç'ın tabiriyle
“bağırsaklarını temizliyor” ya…
AKP"ye kapatma davası
açıldığında, Türkiye kötüye gidiyordu, şimdi iyiye
gidiyor…
Yargı önce kötüydü, şimdi
iyi ya…
Çevir kazı
yanmasın!
Başım döndü…
Bütün bu olanlardan sonra
midem daha da çok bulandı…
Çok karıştı
çünkü…
22 Temmuz"dan sonra,
bulantısı hiç geçmeyen midem için bir önerisi var mıdır Bülent
Arınç'ın?
Nasıl
rahatlayabilirim?
Ya da…
Acaba, “gerçek hukuk
devletinde” , “bağımsız yargının” vereceği bir karar, ülkenin
bağırsakları yanında, benim mide bulantıma da yardımcı olabilir
mi?