MHP'li Semih Yalçın'dan 'hedef gösterdi' eleştirilerine yanıt
Abone olMHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, 24 haziran seçimleri sonrası gazetelere verdikleri teşekkür ilanında gazeteci ve yazarları hedef gösterdiği yönündeki eleştirilere yanıt verdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, "MHP,
nazire yüklü teşekkür ilanında kimseyi hedef göstermemiş, aksine
bir durum tespiti yapmıştır. Teşekkür listesindeki isimlerin
kendilerini önemsemeleri ve bundan tehdit algısı çıkarmaları,
gülünç ve bir o kadar da maksatlıdır." değerlendirmesinde
bulundu.
Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, MHP'nin 49 yıldır Marksist ve neo-liberal gazeteciler güruhunun saldırıları altında siyaset yaptığını belirterek, partisinin önceki gün yayımlanan ironik teşekkür ilanına yönelik eleştirilere yanıt verdi.
MHP'nin ilan nedeniyle kindarlıkla suçlandığını bildiren Yalçın, ilanda yer alan isim ve kuruluşların tehdit edildiğinin öne sürüldüğünü ve eski defterlerin açılmak istendiğini aktardı.
MHP VE ÜLKÜCÜ HAREKET DÜŞMANLIĞI
Edip Semih Yalçın, bu suçlama ve iddiaların arkasında sinsi bir
nefret ve buğz ile kripto MHP ve ülkücü hareket düşmanlığının
saklandığını savunarak, açıklamasında şunları kaydetti:
"MHP'nin ilanına anlayıp dinlemeden zehir zemberek ifadelerle
karşılık veren Basın Konseyi ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC)
yönetimleriyse önce iğneyi kendilerine batırmak yerine, çuvaldızı
bize batırmaya yeltenmiş, meslek etiğini MHP düşmanlığıyla kirleten
mensuplarını görmezden gelmiştir. Aylardır MHP saldırıların
odağındayken nerelerdeydi bu Basın Konseyi ve Gazeteciler Cemiyeti
diye sormak lazımdır. Gazeteciliğin haysiyetini zedeleyerek,
doğruluk ve dürüstlüğü ayaklar altına alarak yapılan işe olsa olsa
gazetecilik değil, tetikçilik denir. MHP ve ülkücü hareketin
sicilli muarızı, tetikçi taifenin kırdığı fındık kırkı geçmiştir.
Marksist, neo-liberal ve solcu medyadaki cinnetin, akıl
tutulmasının ve ülkücü alerjisinin müsebbibi MHP değildir."
Medyada yuvalanmış ekserisi sol ve Marksist kökenli tetikçilerin, mesleklerinin arkasına sığınarak geleneksel düşmanlıklarını inatla sürdürdüğünü iddia eden Yalçın, her açıklama, söz, serzeniş ve kınamalarından tehdit çıkarılmaya çalışılmasının korkunun ve çöküşün eseri olduğunu belirtti.
BİR SİYASİ TARAF GİBİ TAVIR ALMALARI
MANİDARDIR
Bazı kulağı kesiklerin yönlendirip kışkırttığı güruhun, MHP'nin
varlığını ideolojilerine, dünya görüşlerine ve siyasi duruşlarına
karşı doğrudan tehdit olarak gördüğünü kaydeden Yalçın, şu
görüşlerini paylaştı:
"Bu taifenin kronik MHP düşmanlığı, toplumsal barışı, kardeşliği ve siyasi tesanütü baltalayan sosyal bir yara haline gelmiştir. Konsey ve Cemiyet ise bu freni patlamış eski tüfek Marksistlerle onların şakirtlerinin tehlikeli gidişine 'dur' diyeceğine, yangına körükle gitmektedir. Basın Konseyi ve TGC'nin ortalığı yatıştıran bir açıklama yapıp 'MHP'ye haksızlık ettik, hepimizi utandırdı.' demeleri gerekirken, bir siyasi taraf gibi tavır almaları manidardır. Bizim beklentimiz, basın kuruluşlarının bazı düzenbaz mensuplarını meslek ahlakı ve halkın sözcülüğü görevi hususlarında uyararak hizaya getirmesi, MHP muarızı medya mensuplarının kendilerine çekidüzen vermesidir."
Yalçın, Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın ise "Korkmuyoruz, çekinmiyoruz." diyerek, asıl tehdidi kendisinin savurduğunu, adeta MHP ve ülkücü camiaya meydan okuyarak, MHP ile çetin bir kavga başlatmak istediğini öne sürdü.
Edip Semih Yalçın, "Sendikanın eline bir demet çiçek almak yerine muştayla kavgaya çıkması, bunların kötü niyetini izhar eden bir başka gelişmedir." ifadesini kullandı.
MHP'nin, seçimlerde kendisine kin, garez ve nefretle yaklaşanlara yaman bir demokrasi dersi, ülkücü hareketin de kendisini siyaseten yok farz eden husumet ve şer cephesine büyük bir mevcudiyet dersi verdiğine işaret eden Yalçın, erken seçim kararının alınmasının ardından, listede adı geçenlerin yazı ve değerlendirmelerinden bir istatistik çıkarılmasının MHP'nin nasıl rezil bir hücum karşısında olduğunu ortaya koymaya yeteceğini vurguladı.
24 Haziran seçimlerinin sonuçlarına rağmen, MHP'nin hala itham
ve suçlamaların merkezine oturtulduğunu bildiren Yalçın, "MHP,
12 Eylül öncesinin düşmanlıklarını hortlatmak ve siyasi çıkarları
uğruna toplumsal barışı dinamitlemekten kaçınmayan Marksist
gazeteci güruhunun takipçisi olacaktır. Mesleki kisvelerinin
içine saklanan MHP muarızı gazetecilerle mücadelemiz sabır, itidal
ve kararlılıkla sürecektir." açıklamasını yaptı.
"MHP PABUÇ BIRAKACAK DEĞİLDİR"
Bütün bu yaşananların, mesleğinin gereğini yapanların değil,
mesleğini kötüye kullananların, kötü emelleri için gazeteciliği
istismar edenlerin marifeti olduğunu savunan Yalçın, açıklamasında
şu ifadelere yer verdi:
"MHP, nazire yüklü teşekkür ilanında kimseyi hedef göstermemiş, aksine bir durum tespiti yapmıştır. Teşekkür listesindeki isimlerin kendilerini önemsemeleri ve bundan tehdit algısı çıkarmaları, gülünç ve bir o kadar da maksatlıdır. Bunların, 'MHP hakkındaki haksız ithamlarını unutmayacağız.' ifadesinden tehdit çıkarmak da zorlama ve ahlaksızcadır. MHP’nin tehdit etmeye değer bulmadığı insanların kendini tehdit algısının dayanılmaz çekiciliğine kaptırmasında bile istismar ve ikiyüzlülük sırıtmaktadır. Rahatsızlıklarının sebebi, uydurma tehdit ve hedef gösterme iddiası değil, maskelerinin düşmüş olmasıdır. Bu yüzden partimize ve camiamıza terbiyesizce meydan okunmaktadır. Bu meydan okumayı görüyor ve alayını hadlerini bilmeye davet ediyoruz. Bunlar hem kel hem foduldur. Ancak MHP, gazetecilik mesleğinin içine eden, insanın haysiyet ve şeref gibi kavramları yerin dibine batıran medya mensubu ve yazar taslaklarıyla ikiyüzlü araştırmacıların örgütlü veya münferit saldırılarına pabuç bırakacak değildir."
Yalçın, ideolojik saplantılarından kurtulamayan bu güruhun, asıl gücün millet iradesi olduğunu, ülkücü hareketin de Türk Milleti'nin sinesinden çıkmış büyük bir dava hareketi olduğunu "paşa paşa" kabulleneceklerini, bu kavgada Türk milletinin, MHP'nin yanında yer alacağını belirtti.
MHP'NİN TEŞEKKÜR İLANI
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli , gazeteci, yazar, anket
şirketleri ve akademisyenleri eleştiren bir mesaj yayınlamıştı. Tek
tek saydığı isimlere ‘teşekkür’ eden Bahçeli, “Sizin gibiler olmasa
hakikat, haysiyet, doğruluk, adamlık, ahlak, insanlık nasıl
seçilir, ayırt edici vasfını nasıl gösterirdi” ifadelerini
kullanmıştı. İşte o ilanda ismi geçenler:
Uğur Dündar (Sözcü), Yılmaz Özdil (Sözcü), Rahmi Turan (sözcü),
Emin Çölaşan (Sözcü), Necati Doğru (Sözcü), Soner Yalçın (Sözcü),
Namık Kemal Zeybek (Anayurt), Birgül Ayman Güler (Aydınlık), İsmet
Özçelik (Aydınlık), Mehmet Yuva (Aydınlık), Oktay Ekşi (aydınlık),
Oktay Yıldırım (Aydınlık), Rafet Ballı (Aydınlık), Rıza Zelyut
(Aydınlık), Sabahattin Önkibar (Aydınlık), Ahmet İnsel
(Cumhuriyet), Ali Sirmen (Cumhuriyet), Aslı Aydıntaşbaş
(Cumhuriyet), Aydın Engin (Cumhuriyet), Erdem Gül (Cumhuriyet),
Hikmet Çetinkaya (Cumhuriyet), Kadri Gürsel (Cumhuriyet), Orhan
Bursalı (Cumhuriyet), Özgür Mumcu (Cumhuriyet), Öcal Uluç (Gözlem),
Nagehan Alçı (Habertürk), Nihal Bengisu Karaca (Habertürk), Oray
Eğin (Habertürk), Sevilay Yılman (Habertürk), Abdulkadir Selvi
(Hürriyet), Ahmet Hakan (Hürriyet), İsmail Saymaz (Hürriyet), Taha
Akyol (Hürriyet), Etyen Mahçupyan (Karar), Mehmet Ocaktan (Karar),
Can Ataklı (Korkusuz), Hüsnü Mahalli (Korkusuz), Ümit Zileli
(Korkusuz), Mehmet Tezkan (Milliyet), Hıncal Uluç (Sabah), Hilal
Kaplan (Sabah), Melih Altınok (Sabah), Nuh Albayrak (Star), Adnan
İslamoğulları (Türkiye’de Yeniçağ), Agah Oktay Güner (Türkiye’de
Yeniçağ), Ahmet Gürsoy (Türkiye’de Yeniçağ), Ahmet Takan
(Türkiye’de Yeniçağ), Arslan Bulut (Türkiye’de Yeniçağ), Burhan
Ayeri (Türkiye’de Yeniçağ), Orhan Uğuroğlu (Türkiye’de Yeniçağ),
Yavuz Selim Demirağ (Türkiye’de Yeniçağ), Güngör Mengi (Vatan),
Kemal Öztürk (Yenişafak), Hakan Bayrakçı (SONAR), Bekir Ağırdır
(KON-DA), Özer Sancar (METROPOL), Faruk Acar (ANDY-AR), Murat
Gezici (GEZİCİ), İbrahim Uslu (ANAR), Gürkan Hacir (CNN TÜRK),
Murat Sarı (KONSENSÜS), Mehmet Murat Pösteki (ORC), Mehmet Ali
Kulat (MAK), Ahmet Kasım Han (KADİR Has Üniversitesi), Doç Dr.
Barış Doster (Marmara Üniversitesi), Tanju Tosun (Ege
Üniversitesi), Şaban Sevinç (Halk TV), İsmail Dükel (Halk TV),
İsmail Küçükkaya (FOX TV), Fatih Portakal (FOX TV).