MHP'li Akşener'i dehşete düşüren şey!
Abone olMHP Meclis Grup Başkanvekili Meral Akşener, doğru olmayan bir haberle ilgili yapılan okuyucu yorumlarından şikayet etti.
MHP Milletvekili Meral Akşener, kaset iddialarıyla
ilgili olarak telefonla arayarak geçmiş olsun dileklerini ileten ve
bu işin takipçisi olacaklarını söyleyenlerin şu ana kadar
verdikleri sözlerini tutmadığını söyledi. Türkiye'de dinin,
siyasetin emrine girdiği yönünde bir algının giderek
yaygınlaştığını iddia eden Akşener, din kisvesi altında hareket
eden bazı kişilerin maillerle kendisine küfürler yağdırdığını
söyledi.
Meral Akşener, CNN Türk'te Taha Akyol'un gündeme
ilişkin sorularını cevapladı. Meclis'te yaşadığı bir olayı
izleyicilerle paylaşan Akşener, Star gazetesinde kendisiyle ilgili
yanlış bir haberden dolayı Mustafa Karaalioğlu'nu aradığını ve daha
sonra da yine gazete aracılığıyla kendisin özür dilendiğini
söyledi. Bu haberi alan bazı internet sitelerinde yorumları
gördüğünde ise dehşete kapıldığını anlatan Akşener şöyle
konuştu;
"Ben o zaman dehşete düştüm. Ben kendimi sanıyordum ki 28 Şubat
sürecinde birlikte yol yürüdüğümüz, kader birliği yaptığımız bu
arkadaşların Meral Akşener dendiği zaman hüznü zannı vardır.
Taha Bey, ölmüş anneme söven mailler aldım ben ve inanılmaz
ve korkunçtu. Bunların her biri din kisvesi altında
yapılan şeyler. O yorumlar beni bu konuda düşünmeye itti. Uzun bir
okumadan sonra geldiğim nokta şudur: Türkiye'de maalesef
uzunca bir zamandır, oluşturulan iklimde gelinen nokta, siyasetin
emrine giren bir din algısı oluşturulmuş durumda. Maalesef
pekçok aydının da buna katkısı vardır. Kadınlarla ilgili bu tür
iftiraya yönelik iftiralar oldu. Ben sadece bu işin peşine düştüm.
Ben hiç bu konuda kendi mahallenizden değilseniz, bunun yanlış
olduğunu çok sert biçimde söyleyen hiç kimseyi görmedim.
"O KADINLARA YAPILAN TELKİNLER"
Bu konuda yapılan telkinler genelde şöyle oluyor, pisliği
karıştırma! Ben 58 yaşında olmamış olsaydım, babanne olacak yaşta
olmasaydım böyle bir kasetin olmadığını bilen bir insan olmamış
olsaydım, gelen ilk telkin şöyle olurdu, aman bu pisliği
karıştırma. Öyle olunca da maalesef kadınlar siniyor. Bunu genç
kadınlara bir borç olarak gördüm ve oradan yürüdüm. Abdulkadir
Selvi'nin çok güzel bir yazısı oldu. Sayın Ahmet Taşgetiren'in oldu
bazı kadın yazarların oldu. Onlara teşekkür ediyorum; ancak
topyekün bir karşı durma olmadı. O insanlara da eminim bana yazılan
yorumlar gibi yorumlar yazılmıştır. Yazık olanı da budur
zaten.
"İLK KEZ EKONOMİ TARTIŞILIYOR"
Seçimde ilginç biçimde muhalefetin ekonomik görüşleri tartışılıyor.
MHP'nin üreten ekonomi modeli gibi bir kavramı var. Yeni türkü
söylemek lazımda buna bakmak gerekiyor. İkinci olarak orta gelir
tuzağı denilen, Selçuk Şirin de bunu uzun süredir söylüyor.
Türkiye'de uzunca zamandır ekonomi, inşaat üzerinden yürüdü. İnşaat
mutlama olmalı ama vasıfsız insan istihdam eden bir yapıdır. Bunu
yaparken sanayi ihmal edildi. Üretmeye yöneten, doğru eğitim almayı
da talep eden insan tipini oluşturamassınız. Maalesef Türkiye'de
uzun zamandır dışlayıcı ekonomik-politik kurumlar söz konusudur.
Yandaşlara kaynak aktarıldığı bir dönem yaşadık. Bu yapıda
sürdürülebilir bir kalkınma yürütümessiniz.
"HDP BARAJI AŞAMASSA NE OLUR?
Bütün siyasi partinin rakibiyiz. Biz Türkiye'nin yüzde yüzünden oy
istiyoruz. Yüzde 10 barajını aşarsa şu olur ya da böyle olur
sözlerini doğru bulmuyorum. HDP'nin bu konuda bir hayli gayreti
var. Sonucu ise açıkçası tahmin edemiyorum. HDP barajı geçemesse
Diyarbakır'da şöyle olur ya da böyle olur sözlerine ise açıkça
doğru bulmuyorum.
"8 HAZİRAN SONUÇLARI ŞAŞIRTACAK"
8 Haziran'da hepimizin şaşıracağı bir sonuçla karşılaşacağız.
Seçmen, saklı tercih ve açık tercih diye bir kuramı var. Korkup
sonra da gerçek tercihi yerine beklenen tercihi koyduğu bir sistem
de var. Bu saklı tercihlerin yavaş yavaş açık tercihe döndüğünü
görüyorum"