MHP'den Yargıtay'a destek Anayasa Mahkemesi'ne eleştiri! AYM yargısal aktivizmde bulunamaz
Abone olMHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Yargıtay'ın Can Atalay ve AYM hakkındaki kararına destek verdi. Yıldız, "Anayasa Mahkemesi yargısal aktivizmde bulunamaz. Yasama organın yerine geçerek norm da ihdas edemez, mevcut olan normu da görmezden gelemez, anayasayı yeniden yorumlayamaz. Suç ve ceza politikasını belirlemek, Anayasa Mahkemesi kararlarında sıkça ifade edildiği gibi kanun koyucunun, Türkiye Büyük Millet Meclisinin takdirindedir” dedi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, bir ilke imza attı ve Can Atalay
hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında
suç duyurusunda bulundu. Can Atalay'ın daha önceden mahkumiyet
kararını onayan daire önceki kararının doğru olduğunu öne sürerek
AYM'nin ihlal kararına uyulmamasına hükmetti. Yargıtay 3. Ceza
Dairesi Atalay'ın milletvekilliğinin de düşürülmesi için TBMM'ye
bildirimde bulundu.
MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Yargıtay'ın kararı sonrası AYM'yi hedef aldı. “Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı kontrol mekanizmasının bulunmaması önemli bir eksikliktir." diyen Yıldız, "Anayasa Mahkemesi yargısal aktivizmde bulunamaz. Yasama organın yerine geçerek norm da ihdas edemez, mevcut olan normu da görmezden gelemez, anayasayı yeniden yorumlayamaz. Suç ve ceza politikasını belirlemek, Anayasa Mahkemesi kararlarında sıkça ifade edildiği gibi kanun koyucunun, Türkiye Büyük Millet Meclisinin takdirindedir” ifadelerini kullandı.
Yıldız, sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
“Ceza kanunlarının yorum tekeli ceza hakimlerine bırakılmıştır. Hakim yargı faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Hakim, soruna ölçülü duygusallıktan uzak ve soğukkanlı yaklaşarak gerek metne bağlı dar yorumla, gerekse kanun koyucunun iradesini ortaya koyan amaca yönelik yorumla, meseleyi çözmeye ve doğru sonuca ulaşmaya çalışır.
AYM kararları gücünü, bir başka hukuki merciin denetiminden
geçmeyecek olmasından, herkesi bağlayıcı olmasından değil, yetkin
ve tutarlı hukuki gerekçelerden almalıdır. Hukuk kuralı
uygulayıcının elinde değişmemelidir. Hakimler ne diyorlarsa anayasa
odur denebilir mi?
Kuvvetler ayrılığı ilkesi çeşitli şekillerde zedelenebilir. Bunlardan biri de yargısal aktivizmdir. Yargısal aktivizm, bazen yasama organının etkisizleşmesine, bazen yasama kararlarının iptaline, bazen yargının yasama organının yerine geçmesi olarak karşımıza çıkar.
Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı kontrol mekanizmasının bulunmaması önemli bir eksikliktir. Hukuk normu koymanın, muhakeme meselesi değildir. Anayasa Mahkemesi yargısal aktivizmde bulunamaz. Yasama organın yerine geçerek norm da ihdas edemez, mevcut olan normu da görmezden gelemez, anayasayı yeniden yorumlayamaz. Suç ve ceza politikasını belirlemek, Anayasa Mahkemesi kararlarında sıkça ifade edildiği gibi kanun koyucunun, Türkiye Büyük Millet Meclisinin takdirindedir.”