MHP'den Nazif Okumuş'a çok sert sözler
Abone olMHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, eski MHP'li vekil Nazif Okumuş'un Bahçeli'yi hedef alan sözlerine tepki gösterdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Bahçeli hakkında
'muğlak' ve 'arkasında kimsenin bilmediği bir irade olma ihtimali
yüksek' diyen eski MHP'li Nazif Okumuş'u hedef aldı.
Yalçın, eleştiri bombardımanına tuttuğu Okumuş için "1
Kasım’da MHP'ye oy vermiş midir? Yoksa eski Maocuların evrim
geçirmiş havası veren marjinal ve kuru gürültücü partisine
kapılanmasına rağmen hicap duymadan oradan MHP'ye saldıran birtakım
izan mahrumlarıyla dirsek temasında mıdır?" ifadelerini
kullandı.
Yalçın, MHP ve Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında ortaya atılan
iddialara yazılı açıklama ile yanıt verdi. MHP aleyhindeki
propaganda furyasının 1 Kasım seçimleri öncesinde olduğu gibi hız
kesmeden, hatta daha da hızlanarak devam ettiğini belirten Yalçın,
Türkiye'nin yoğun gündemine rağmen son günlerde gerek gazetelerde
gerekse televizyon programlarında en çok masaya yatırılan konuların
başında, MHP'de liderlik tartışması yaratma çabalarının geldiğini
aktardı. Yalçın, ilgili ilgisiz herkesin bu konuda ahkam kestiğini
savundu.
MHP ile ilgisi kalmayan ve olmayanların MHP hakkında ileri geri
konuşmalarının, elbise seçer gibi partiye lider beğenmeye
kalkmalarının ciddiye alınmaması gerektiğini kaydeden Yalçın,
"MHP'de genel başkanın kim olacağına karar verecek olan ülkücü
iradedir. Partimizde bunun dışında irade aramaya kalkmak
beyhudedir" açıklamasında bulundu.
Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, şunları ifade etti:
"Kendini ülkücü iradenin yerine koyup çeşitli gazete ve
televizyonlarda ahkam kesenlerin samimiyetine inanmak imkansızdır.
Hele bunlar arasında 1 Kasım öncesine kadar MHP'ye övgüler
yağdıranların bulunması, inandırıcılıklarını tamamen ortadan
kaldırmaktadır. Hemen hepsinin kesin çark edişlerinde bir korku,
bir telaş, iktidara hoş görünerek şimşekleri üzerine çekmekten
kurtulma çabası gözlemlenmektedir."
ESKİ MİLLETVEKİLİ NAZİF OKUMUŞ'A TEPKİ
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin arkasında gizli bir iradenin bulunduğunu öne süren eskİ MHP milletvekili Nazif Okumuş'un açıklamalarının, Devlet Bahçeli'siz MHP senaryolarını hayata geçirmek isteyenlere destek olduğunu öne süren Yalçın, şu değerlendirmeyi yaptı:
OKUMUŞ'UN ARKASINDA HANGİ MEÇHUL İRADE VARDIR?
"Nazif Okumuş gibiler MHP'nin her kongre dönemi öncesinde ortaya
çıkarak aslı astarı olmayan iddialar ortaya atmakta, dayanaksız
fikirler öne sürerek ortalığı karıştırmaya çalışmaktadır. Nazif
Okumuş bugüne kadar nerededir? 1 Kasım’da MHP'ye oy vermiş midir?
Yoksa eski Maocuların evrim geçirmiş havası veren marjinal ve kuru
gürültücü partisine kapılanmasına rağmen hicap duymadan oradan
MHP'ye saldıran birtakım izan mahrumlarıyla dirsek temasında mıdır?
Sayın Devlet Bahçeli'nin arkasında bilinmeyen bir irade
olabileceğini iddia eden Nazif Okumuş’un arkasında hangi meçhul
irade vardır?"
"Okumuş, Devlet Bahçeli’siz bir MHP’nin fetrete düşeceğini hesap
ederek rahatça Anayasa ve rejim değişikliği senaryolarını
sahnelemeyi planlayan, ellerini ovuşturarak partimizin karışmasını
bekleyen iradenin önündeki engellerin kalkacağını mı ummaktadır?"
diye soran Yalçın, "Belli ki Nazif Okumuş, Türk milleti yerine
Türkiyeliliği getirmek isteyenlerin değirmenine su taşımaktadır.
Kendisi, 2012 yılının Ekim ayında Abant Platformu'na katılmış ve
orada aynen şunları söylemiştir: 'Düşünce hürriyetine inanan bir
insan olarak, Anayasal Vatandaşlık ve Türkiyelilik kavramlarından
rahatsız değilim. Halkımızın da rahatsız olduğunu düşünmüyorum.'
Okumuş, o sırada henüz AKP iktidarıyla yağlı ballı ve işbirlikçi
konumda olan bazı aydınlara ve demokratikleşme adımlarına da
övgüler yağdırmıştır. Hızını alamayarak sözde demokratikleşmeyle
ilgili gelişmeler karşısında 'inanılmaz şekilde kıvanç duyduğunu'
da sözlerine ekleyen Nazif Okumuş'un yazısı turası silinmiş,
MHP'yle bağı kalmamıştır" ifadelerini kullandı.
"CAMİAMIZDAN GELEN YAPICI DEĞERLENDİRMELER DİKKATE ALINACAK"
Hiçbir siyasi partinin, kendisiyle uzaktan yakından alakası
olmayan çevrelerin değerlendirmelerine itibar etmeyeceğini belirten
Yalçın, "Bizden bunlara bakarak politika belirlememizi beklemek,
siyaset bilmemektir. Camiamızla en küçük bağı bile bulunmayanların
MHP hakkındaki ipe sapa gelmez açıklamaları, utanmaz bir papazın
camiye gelerek vaaz vermek istemesine benzemektedir. Herkes kendi
işine bakmalıdır. MHP zaten kendi sorgulama ve öz eleştiri
mekanizmalarını devreye sokmuştur. Camiamızdan gelen yapıcı
değerlendirmeler mutlaka dikkate alınacaktır" açıklamasını
yaptı.
Seçim sonrasına ilişkin değerlendirme yapan Yalçın, şunları
kaydetti:
"1 Kasım'da oylarında meydana gelen ciddi düşüşe rağmen MHP, 5
milyon 600 binden fazla oy almıştır. MHP’nin uğradığı oy
kayıplarını Sayın Devlet Bahçeli’nin başarısızlığına karine ve
gerekçe gösterenler, bunun için istifa etmesi gerektiğini
söyleyenler, partimize ve Genel Başkanımıza bel bağlayanlarca
kullanılan 6 milyona yakın oyu görmezden gelmektedir. Bu, açıkça
ülkücü iradeye saygısızlıktır. Partimize oy vererek umutlarını
yitirmediğini gösteren saygıdeğer milyonları yok saymaktır. MHP, 1
Kasım akşamında ortaya çıkan seçim sonuçlarına olduğu kadar,
kendisine bel bağlayarak desteğini esirgemeyen 6 milyona yakın
seçmenin vefasına da saygı duymaktadır. Çünkü MHP’nin kimliğini
yansıtan davaya bağlılık; gerçek hamiyet, fazilet ve şeref; o
yüksek vefada gizlidir."
"MHP DÜŞTÜĞÜ TAKDİRDE PUSUDA BEKLEYENLER EMELLERİNE KOLAYCA ULAŞACAKTIR"
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin alınan sonuçlardan sorumlu
tutulduğunu ve kendisine yakışıksız, saygısız ve seviyesiz
ifadelerle saldırıldığını savunan Yalçın, şöyle devam etti:
"Bazıları da hiç üzerlerine vazife olmadığı halde MHP’ye genel
başkan gömleği biçmeye soyunmaktadır. MHP, sıradan bir parti
değildir. Temsil ettiği Milliyetçi-Ülkücü Hareket, Cumhuriyet
tarihinin en büyük siyasi teşekkülüdür ve Türk milletinin bekası
açısından varlığı elzemdir. MHP'nin dillendirdiği siyasi görüşlerin
retorikten ibaret olduğunu sananlar veya öyle göstermeye çalışanlar
aldanmaktadır. MHP'nin fikriyatında Türk milletinin egemenlik
haklarını, bekasını savunan vazgeçilmez değerler manzumesi vardır,
milletimizin varlık mücadelesi vardır."
Cumhuriyet'i ve Anayasa'da yer alan hakları savunacak tek siyasi
teşekkül olarak MHP'nin kaldığını iddia eden Yalçın, "Bu haklar
milletimize bahşedilmemiş, çetin bir kurtuluş mücadelesi sonucunda
canla, başla, şehit kanıyla alınmıştır. MHP düştüğü takdirde,
pusuda bekleyenler kolayca emellerine ulaşacaklardır. O zaman
Anayasa ve rejim değişikliği gerçekleşecek, Türk milletinin kendi
kurduğu devlet, içerideki bedhahların eline geçmiş olacaktır. Son
günlerde Atatürk'e yönelik saldırılarla onun şahsında
değersizleştirilmeye çalışılan da onun temsil ettiği Türk
milliyetçiliği ve Anayasa'yla korunan üniter yapıdır" açıklamasını
yaptı.
LİDERLİK TARTIŞMASI YOK
MHP'nin siyasette ve TBMM'deki varlığının ne kadar önemli olduğu
önümüzdeki günlerde daha iyi anlaşılacağını belirten Yalçın, şu
mesajları verdi:
"Çünkü iktidar partisi, sağladığı çoğunluğun rüzgarıyla yeni bir
Anayasa metni gündeme getirecek ve bu metinde Türk milletinin temel
haklarını ortadan kaldıran, Türkiye'yi çok uluslu şirket haline
getiren maddeler yer alacaktır. Bu maddeler, eninde sonunda
halkoyuna sunulacaktır. İşte herkesin burada durup düşünmesi
gereklidir. Buradan yola çıkarak asıl analiz edilmesi gereken,
Türkiye'nin onca meselesine rağmen MHP'yi kendisine hasım
belleyenlerin neden partimiz hakkındaki iddiaları sürekli gündemde
tuttukları, MHP'de liderlik tartışması varmış gibi göstererek
kamuoyunu meşgul ettikleri, bu münakaşalarla setrettikleri yeni
gizli gündemlerine nasıl zemin hazırladıklarıdır. İç çekişmelerle
boğuşarak zayıf düşmemizi ve ayağımıza kurşun sıkmamızı isteyenler,
boş yere beklemektedir. MHP sadece Ülkücü iradenin gereğini
yapacak, iç dinamiklerini parçalamak isteyenlere fırsat
vermeyecektir."