MHPden kurşun gibi sözler
Abone olMHP Genel Başkanı Bahçeli, Şemdinli kararında yargıya baskı olduğunu öne sürdü.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AB yetkililerinin, Şemdinli
davasında ''kararı çok olumlu bulduklarını, kararın hızından ve
ağırlığından duydukları büyük memnuniyeti saklamadıklarını''
belirterek, ''Şemdinli olaylarının devletle bir hesaplaşma vesilesi
olarak görüldüğü ve terörle mücadele eden güvenlik güçlerimize
karşı bir linç kampanyasına dönüştürüldüğü bir gerçektir''
dedi.
Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, ''Hükümet eliyle, Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin temel değerlerini ve kurumlarını hedef alan
büyük bir yıpratma ve tahrip kampanyası yürütüldüğünü'' öne
sürdü.
''Yargıya doğrudan ve dolaylı siyasi müdahalelerin, çok tehlikeli
bir alışkanlık olarak yer ettiğini'' savunan Bahçeli, ''Türk yargı
organları üzerinde AB'nin psikolojik baskısı ve karantinası tesis
edilmeye çalışılmaktadır'' dedi.Bağımsız Türk yargısının ''fiilen
AB'nin denetimi, kontrolü ve hatta vesayeti altına alınması için
yoğun çaba harcandığını'' ileri süren Bahçeli, şunları
kaydetti:
''Şemdinli yargı süreci henüz sonuçlanmamıştır. Karar üzerinde
nihai bir yorum yapmak bu safhada doğru olmayacaktır. Bununla
birlikte, Şemdinli olaylarının devletle bir hesaplaşma vesilesi
olarak görüldüğü ve terörle mücadele eden güvenlik güçlerimize
karşı bir linç kampanyasına dönüştürüldüğü bir gerçektir. Terörist
PKK'nın yayın organları, Şemdinli mahkemesinin alacağı kararı ve
bunun tarihini günler önce ilan etmişlerdir. Yargı sürecinin ve
kararın alınış şeklinin esas ve usul bakımından sakatlıklarla malul
olduğu hukukçular tarafından kamuoyu önünde tartışılmaktadır. Türk
milletinin aklında ve zihninde haklı olarak soru işaretlerinin
oluşmasına yol açan bütün bu hususlar, elbette Yargıtay safhasında
değerlendirilecektir. Mahkemenin 6 hafta gibi kısa bir sürede
görülmemiş bir hızla hüküm vermesinden sonra Türkiye'deki bölücü
ihanet odakları ile AB yetkililerinin gösterdikleri tepkiler de bu
kapsamda bir ibret vesilesi olarak hatırlanacaktır. AB yetkilileri,
çok olumlu buldukları kararın hızından ve ağırlığından duydukları
büyük memnuniyeti saklamamışlardır. İmralı canisinin adil
yargılanmadığı gerekçesiyle mahkemenin yeniden yapılması talebini
Türkiye'nin önüne getiren, Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu
terör belası ve bununla mücadele konusunda büyük bir riyakarlık
sergileyen AB, Şemdinli davası vesilesiyle, şimdi de PKK'nın bu
konudaki taleplerinin sözcülüğü ve takipçiliği rolünü
üstlenmiştir.''
''HİSTERİ NÖBETİNE TUTULDU''
Bahçeli, AB'nin, ''terörle meşru yollardan mücadele eden güvenlik
güçlerini hedef göstermek istediğini'' ileri sürerek, Türk Silahlı
Kuvvetlerinin yargılanmasını isteyecek kadar ileri gidebildiğini
kaydetti. Bahçeli, ''Derin ihanet erbabı, yine (derin devlet)
çığlıklarıyla histeri nöbetine tutulmuştur. PKK ve bölücüler, AB ve
AKP, bu konuda da aynı çizgide bir araya gelmiştir'' dedi.
''AB dayatmalarının, PKK'nın talepleri ve AKP'nin siyasi
gündeminin, bu konuda da örtüştüğü ve kesiştiğinin bir kere daha
ortaya çıktığını'' öne süren Bahçeli, TBMM'de komisyondan komisyona
''gezdirilen'' Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'nın, tatil dönemi
öncesi yasalaşmasının çok güçleştiğini belirtti. Bahçeli, ''AKP'nin
bu konuda niyeti ve siyasi iradesi bulunmamaktadır. Temel sorun da
budur'' dedi.
''Bugün karşımızda duran ve topyekun yangın manzarasını andıran
Türkiye tablosu, AKP hükümetinin eseridir'' diyen Bahçeli,
hükümetin, bütün olanlar karşısında ''çok anlamlı bir sessizlik ve
suskunluk içinde'' bulunduğunu savundu.