MHP'de kongre yapılmasına onay veren hakim meğer...
Abone olYeni Şafak yazarı Mehmet Acet, bugünkü yazısında MHP'de kongre yapılmasına onay veren Ankara 2. İcra Hakimi hakkında çarpıcı bir ayrıntı paylaştı.
MHP'li muhaliflerin 15 Mayıs'ta olağanüstü kongrenin
engellenmesi kararına yaptığı itirazı kabul ederek, kongrenin
yapılmasına onay veren Ankara 2. İcra Hakimi hakkında sarsıcı
iddia.
Yeni Şafak gazetesi yazanı Mehmet Acet, "Paralel yapı devletten ne kadar temizlendi?" başlıklı köşesinde Ankara 2. İcra Hakimi'nin "paralel yapı" üyesi olduğunu yazdı.
MHP'de kongre krizini derinleştiren o kararın altındaki hakim hakkında çarpıcı iddiayı okurlarıyla paylaşan Acet, görüştügü HSYK üyesinin açıklamalarını köşesinde böyle aktardı:
HAFTANIN RESMİ MESAİ BİTİM SAATİNE YAKIN BİN
VAKİTTE
"Ankara 2. İcra Hakimliği, Cuma ikindi vakti, yani haftanın
resmi mesai bitim saatine yakın bir vakitte, MHP kurultayının
toplanması yönünde bir karar aldı.
Ankara'yı bilenler, böyle bir zamanlama kollanarak verilen kararların genellikle hesapsız kitapsız olamayacağını bilir.
Verilen kararın 'operasyonel' olduğunu kavramış olmalı ki, Gemerek Hakimliği hızlı davranıp yeni bir kararla operasyonu boşa çıkarmış oldu.
Cumartesi günü, bir HSYK üyesine, “Ankara'daki kararı veren hakimi tanıyor musunuz?” diye sordum. Muhatabım “evet tanıyoruz” cevabını verdi.
HSYK ÜYESİNİN AÇIKLAMALARI
Meğer, yargı içindeki 'meşhut yapılanmanın' olabildiğince etkisiz hale getirilmesi için yapılan çalışmalar içerisinde, bu hakim, paralel yapının bir elemanı olduğu tespit edildiği için etkisini kaybeder düşüncesiyle İcra Hakimliğine gönderilmiş.
“İşte görüyorsunuz” dedi, konuştuğum HSYK
yetkilisi:
“Hiç beklemediğiniz anda, aklınıza gelmeyecek bir mahkeme
eliyle böyle şeylerle karşılaşabiliyorsunuz”.
MHP'li muhalifler ne kadar reddetse de, paralel yapının ellerinde kalan yargı gücünü icap ettiğinde icap ettiği biçimde kullanarak bu partiyi dizayn etme, lojistik destek verme çabası içerisinde olduğu bir gerçek.
Kaldı ki, bu memlekette siyaset mühendisliği yapmanın en ideal yolunun yargı gücünü kullanmak olduğu, vesayet düzenini kuranların en çok bu alandan yararlandığı, geçmişten gelen tecrübelerle sabit."